Fahiş fiyatlarla gelen ders zili!

❏
- Türkiye’de milyonlarca öğrenci 11 Eylül’de ders başı yapacak. Yeni eğitim öğretim yılı ekonomik sıkıntıların gölgesinde başlarken, kırtasiyeden, okul kıyafetlerine kadar yapılan zamlar yurttaşın belini büküyor. Tüm bu masraflar yetmezmiş gibi devlet okullarında bağış adı altında alınan kayıt paraları da velileri isyan ettirdi. Çocuğunu oturduğu adresin dışında bulunan bir okula kaydetmek isteyen bir yurttaş 60 bin TL kayıt parası vermek zorunda.
ERDOĞAN ALAYUMAT/İSTANBUL
2023-2024 eğitim öğretim yılı başlıyor. Türkiye’de milyonlarca öğrenci 11 Eylül’de ders başı yapacak. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) açıkladığı eğitim öğretim takviminde, birinci dönemin 11 Eylül 2023 Pazartesi başlayıp 19 Ocak 2024 Cuma günü sona ereceğini açıkladı.
Takvime göre öğretmenlerin mesaileri ise yeni eğitim ve öğretim yılında 4 Eylül 2023 Pazartesi başlayacak. Öte yandan okul öncesi eğitim ile ilkokul birinci sınıf öğrencileri de 4-8 Eylül 2023 tarihinde uyum eğitimlerine başlayacak.
Her şey 4 kat zamlandı
Eğitim yılının başlamasına kısa bir süre kalmasına rağmen veliler çocuklarının ihtiyacı olan gereçleri karşılayabilmiş değil. Her öğrencinin ihtiyacı olan defter, kalem, pastel boya, sulu boya, A4 kâğıdı gibi temel okul masrafları geçen yıla oranla yüzde 400 artış gösterirken, sadece kurşun kalemin fiyatı 3 kat, boya kalemlerinin fiyatı 4 kat arttı. Kırtasiyeden okul kıyafetine tüm masraflar artarken, okula yeni başlayacak öğrenciler için istenen kayıt paraları ise dudak uçuklatıyor. Artan okul maliyetleri, velilerin diğer zorunlu harcamalarından kısmasına neden oluyor.
Enflasyon rakamların çok üstünde
Konuya ilişkin gazetemize konuşan Eğitim-Sen İstanbul 9’Nolu Şube Başkanı Hüseyin Özev, 11 Eylül’de başlayacak 2023-2024 eğitim ve öğretim yılının çok büyük ekonomik sıkıntıları da beraberinde getirdiğini söyledi.
Türkiye’de uzun zamandır derin bir ekonomik kriz yaşadığını hatırlatan Özev, “Temel gıda maddelerinden, akar yakıta ve konut fiyatlarına kadar her şeye çok büyük zamlar yapıldı. Gerçek enflasyon Türkiye İstatistik Kurumumun (TÜİK) açıkladığı rakamların çok üzerinde olduğunu yaşayarak görüyoruz. Bu durum haliyle Eğitim ve Öğretim yılında velilerin yapacağı masraflara bire bir yansıyor. Veliler mutfak masraflarını karşılamakta ciddi zorluklar yaşarken, bu masraflara birde çocuklarının okul giderleri eklendi” dedi.
Devlet eğitimde eşitsizlik dönemini başlattı
“Kırtasiye ve giyim malzemelerinin fiyatları aldı başını gidiyor” diyen Özev, birinci sınıfa başlayan bir öğrencinin 8 bin ile 10 bin TL arasında değişen masrafları olduğunu dile getirdi.
Tüm bu masraflar dışında okul yönetimlerinin velilerden bağış ve okul katkı payı adı altında istediği kayıt paralarına dikkat çeken Özev, “Örneğin İstanbul gibi bir yerde devlete bağlı okullar arasında nitelik farkı yaşanıyor. Gelir düzeyi yüksek olan ilçelerde bulunan okullar daha nitelikli eğitim verirken, ekonomik olarak geri kalmış, emekçilerin yoğunlukta yaşadığı ilçelerde bulunan okullarda eğitim nitelik olarak daha düşük. Hal böyle olunca veliler çocukları daha iyi bir eğitim alması için kendi bulundukları yerler dışındaki okullara kaydetmek istiyor” ifadelerini kullandı.
Her veliden 20 bin ile 60 bin lira isteniyor
Milli Eğitim Bakanlığında adrese dayalı kayıt sistemine değinen Özev şöyle devam etti: “Bir veli nerede oturuyorsa ikamet ettiği bölgede bulunan herhangi bir okula çocuğunu kayıt yapabilir. İkamet ettiği yerin dışında başka bir okul arayışına girdiğinde ise okul idaresi velilerden astronomik miktarlar da para talep ediyor. İstenilen paralar ise 20 bin TL ile 60 bin TL arasında değişebiliyor.”
Lise ve üstü eğitim kurumları sınav sistemiyle öğrenci alımı yaptığı için buralarda bezer sorunların yaşanmadığını kaydeden Özev, “Kayıt paralarının alındığı yerler daha çok ilk ve orta okullar. Velilerin bu duruma itiraz etme şansı olmuyor çünkü kendi adresi bölgede olmadığı için bu parayı vermek istemeyen velilerin çocukları okula kayıt ettirilmiyor. Okul idareleri bu parayı almak için veliler üzerinde bir baskı oluşturmuş oluyor” dedi.
Sorunların nedeni eğitime bakış açısı
Yaşanan tüm sorunların nedeninin devletin eğitime bakış açısından kaynaklandığını sözlerine ekleyen Özev son olarak şunları söyledi: “Eğitim sistemi tamamen ticarethane mantığı ile yönetiliyor. Özel eğitim kurumlarının bu kadar yaygın olması eğitime tamamen ticari bir bakış açısından kaynaklanıyor. Oysa eğitim devletin kendi yurttaşlarına parasız, bilimsel ve nitelikli vermesi gereken bir hizmettir.”
Bağış adı altında kayıt parası
Çocuğunu kaydettiği okulla sorun yaşamak istemediği için ismini vermek istemeyen bir veli, kendisinden 50 bin TL kayıt parası alındığını ifade etti. Bağcılarda yaşayan ancak kızını Bakırköy’de daha iyi bir okula kaydettiren veli, bunun için de bağış adı altında kayıt parası vermeye mecbur bırakıldığını söyledi. Eşi ile birlikte fabrika işçiliği yaptığını çocuğunun daha iyi bir eğitim alması için çabaladıklarını dile getiren veli, okulun istediği parayı ilk önce vermek istemediklerini bu yüzden daha başka okullarda arayışa girdiklerini ancak diğer okullardan daha fazla kayıt parası istediği için mecburen bu okulla anlaştıklarını dile getirdi.
Sorumlu Milli Eğitim Bakanlığı
Çocuğunun okul masrafları ve kayıt parası ile birlikte nerdeyse 100 bin TL masraf yaptıklarını sözlerine ekleyen veli, bu durumun sorumlusunun Milli Eğitim Bakanlığı olduğunun altını çizdi.















