Faysal Sarıyıldız irademdir!

Merhaba, yazılarını okumaya alışık olduğunuz Faysal Sarıyıldız’dan bu haftaki köşesini 3 dönemdir irademi temsil eden kendisinden kendisini anlatmak için rica ettim. Öncellikle bir kez daha kendisine teşekkür ediyorum.
Geçtiğimiz hafta benle birlikte binlerce insanın iradesini temsil eden HDP Şırnak Vekilimiz Faysal Sarıyıldız ve Van Vekilimiz Tuba Hezer Öztürk’ün meclis devamsızlığı bahane edilerek vekillikleri genel kurul oylaması ile düşürüldü. Buna bahane diyorum zira meclisin kurulduğu günden bugüne hiçbir örneği bulunmayan hukuk dışı, adaletten yoksun bir süreç işletildi. Demokratik seçim sonucu ve halkın iradesi ile seçilmiş başta Eşbaşkanlarımız olmak üzere 11 vekilimiz rehin alınıp 4 vekilimizin de vekilliği düşürüldü. Demokratik siyasete yapılan bu faşist darbe 6 milyonun iradesini yok saymaya çalışsa da bizlerin iradesi olan vekillerimiz bizim temsilimiz olmaya devam edeceklerdir.
Şimdi size vakıf olduğum kadarıyla Faysal hevalden bahsetmek istiyorum. Cizîr’in Emerîn köyünde doğan Faysal Sarıyıldız, doğduğu günden bugüne yaşadığı topraklarda devletin uyguladığı zulmün hep tam ortasındadır. 90’lardaki köy yakmalarından bilir doğanın katlinin ne demek olduğunu… Bu yüzden 2015’te Cudî Dağında ormanlar yakılırken ilk o koşmuştur ateşi söndürmeye. Gençlik yılları ve üniversite zamanlarında bir bir dağlara giden arkadaşlarının mücadelesini hep yüreğinde taşımıştır. Attığı her adımda söylediği her sözde onlar vardır, o güzel insanlara verdiği söz vardır. Üniversite yıllarından sonra da çıkmamıştır Kürdistan’dan. Özgür Kürdistan için direnişin hep bir parçası olmuştur. Devrim kendinde başlar ve devrim devrimcinin yaşam biçimi olmuşsa işte Faysal Sarıyıldız bir devrimcidir.
2009 yılında KCK’den tutuklanır. Tutsak olduğu zamanlarda da direnişi bırakmamıştır, defalarca girilen açlık grevleri sağlığını etkilese de bu onu engellememiştir. Tutsaklığının 2. Yılında 2011’de vekil seçilmiştir. Halkın iradesiyle Milletvekili seçilmesine rağmen vekilliğinin ilk 3,5 yılında tutsaklığı devam ettirilmiştir. O dönem de bizler iradesi tutsak edilmiş bir halktık. 4 Ocak 2014’te tahliye olduğunda dışarıdaki havayı solumadan iradesini temsil ettiği halkın yanına koşmuştur. Tüm Kürdistan’ı kışın ortasında gezerken halkın coşkusuyla karşılaşması, bu halkın iradesini nasıl teslim ettiğinin bir göstergesiydi. 4 parçasında da devlet zulmünün sürekli ve artarak yaşandığı bir halkın vekili iseniz ayaklarınızı uzatıp rahata erdiğiniz vakitler çok kısıtlıdır. İşte tam tutsaklığı bitti derken Özgürlüğün filiz verdiği Rojava’nın Kobanê kentine DAİŞ’in saldırıları başladı. Türkiye metropollerinden ve Bakur’un her yerinden Pirsûs’a akın eden Kürtler, Kadınlar, Gençler, Sosyalistler, Sosyal Demokratlar, Sanatçılar, Aydınlar… sınırı yok sayarak Kobanê direnişini selamlıyorlardı. Direnişin en başından Kobanê’nin özgürleştirilmesine kadar her anını bu devrime adayarak geçirdi. Bu süreçte hem siyasi iktidar hem siyasi iktidarın aracı haline dönüşmüş yandaş medya hakkında bir çok asılsız, spekülatif haber yaptı. Ne de olsa İktidarın normlarına uyan ‘makul’ bir vekil değildi.
Yıl 2015 olduğunda geçmişte devletin Roboskî katliamına, ‘Kobanê düştü düşecek’ sözlerine ve barış müzakerelerini yok saymasına rağmen barışın tohumlarını filizlendirme adına 7 Haziran 2015’te yeniden legal siyasal alanın temsilcilerinden biri oldu. Geçtiğimiz iki yılda neler olduğu hepimiz yaşadık, gördük. Özellikle Faysal Sarıyıldız’ın vekilliğini yapmış olduğu Şirnex, Silopiya, Cizîr ve Hezex’in nasıl yıkıldığını yoldaşlarının bodrumlarda nasıl katledildiğinin en önemli tanıklarından biri oldu. Sarıyıldız, halkının yürüttüğü mücadelenin bir milim gerisinde durmadı. Hatta 20 Ocak 2016 tarihinde Taybet Ana gibi günlerce yerde bırakılan insanların cenazelerini almaya giderken taranarak katledilmek istenmiştir. Kıl payı kurtulan Sarıyıldız’ın yanında bulunan 2 kişi katledilmiş 12 kişi de yaralanmıştır. Bugün Faysal Sarıyıldız’ın vekilliğini gasp edenler dün de canına kastetmiştir.
Faysal Sarıyıldız’ı ne koruma ordularıyla gezerken ne vekilliği üzerinden ihale kovalarken ne de mecliste birilerinin talimatıyla el kaldırıp indirirken görebilirsiniz. Vekil olmak Faysal Sarıyıldız’a ne kazandırmıştır derseniz, tüm vekillik sürecine baktığımızda ona pek de bir şey kazandırmış gibi görünmüyor. Ama devletin kürt halkına bu denli yöneldiği bir dönemde canı pahasına halkının yanında olması bizlere çok şey kazandırmıştır.
Faysal Sarıyıldız onurlu ve kalıcı barışın hakim olduğu bir toplumda yaşamamız adına verdiğimiz mücadeleyi sadece meclis çatısı altında değil yaşamın her alanında, her an yanımızda yer alarak yükseltti. İradesini temsil ettiği ben şunu söyleyebilirim ki, vekilliği sırasında Faysal heval ne yaptıysa bizlerin yapacağından daha da fazlaydı. Botan halkının onurlu duruşunu, direnişçiliğini, boyun eğmeyen tavrını, kürdi yanını yaşamı boyunca esas almış, vekilliği boyunca da doğrudan temsil etmiştir. Faysal Sarıyıldız Botan’dır, Botan halkının iradesidir.
Faysal Sarıyıldız Orhan Doğanların, Tahir Elçilerin yoldaşıdır, Mehmet Tunçların, Asya’nın, Berjin hevalin ve ablukalarda, bodrumlarda direnen/katledilen yüzlerce insanın yoldaşıdır, halkının onurlu yaşamına canını adamış binlerce isimsiz kahramanın yoldaşıdır. Faşist iktidar ve ortakları; sizler Cizîr’in Emerîn köyünde onurlu bir yaşamın direniş hikayeleri ile büyümüş, kendini mücadeleye adamış irademizin boyun eğmeyeceğini, eğdiremeyeceğinizi bilemediniz mi? Vekilliği mecliste düşmüş… teeey mala minê…, ma nolmuş. Anayasanızdan tutunda hangi yasanızda Kürt halkının haklarını tanıdınız ki sizin verdiğiniz bu kararın Kürt halkı nezdinde bir hükmü olsun. Hükmü yoktur, Faysal Sariyildiz Îradeya Min e (Faysal Sarıyıldız irademizdir). Ahaa bu da size dert olsun.
