Gençler gelecekleri için buluştular
Kültür/Sanat Haberleri —

Kürt Halk Dansları Okulu
- Kürt kültürünün asimilasyon politikalarına karşı korunması ve genç nesillere aktarılması açısından önem taşıyan Kürt Halk Dansları Okulu, yalnızca dans eğitimini değil, kültürel bilinci ve dayanışmayı da ortaya çıkarıyor.
ARAT ARARAT/BİELEFELD
Avrupa’da yaşayan Kürdistanlıların kültür-sanat alanında yaptığı en önemli çalışmalardan biri olan Kürdistan Halk Dansları Okulu Kampının 36’ncısı, Almanya’nın Bielefeld kentinde düzenlendi. 1997-2002 yılları arasında yılda iki kez yapılan kamp, 2002’den itibaren her yıl düzenlenmeye başladı. 20-29 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen bu yılki kampa, 122 öğrenci ve 24 eğitmen katıldı. Kamp, Kevana Zêrîn üyesi Şehît Şoreş Semsur’a (Devrim Çoban) adandı.
49 yeni öğrenci
Organizasyon sorumlusu ve eğitmen Mustafa Şahin, Almanya, Hollanda, Fransa, Avusturya ve İsviçre gibi Avrupa ülkelerinden gelen 49 öğrencinin ilk kez kampa katıldığını belirtti. Bu yıl dört sınıf açıldığını ifade eden Şahin, şu bilgileri verdi:“Birinci sınıflar kalabalık olduğu için ikiye böldük. Birinci sınıfta 49, ikinci sınıfta 25, üçüncü sınıfta 20 ve dördüncü sınıfta 7 öğrenci eğitim aldı. Kampımızda Agirî, Amed, Botan, Colemêrg, Gimgim, Îdir, Qerejdax, Qoçkirî ve Riha yörelerine ait yaklaşık yüz oyun gösterildi. Ayrıca ritim dersleri ve akşam seminerleri düzenledik.”
Eğitmenlere özel dersler
Mezun eğitmenler için özel bir program hazırlandığını ifade eden Şahin, şunları söyledi: “Her yıl kamptan mezun olan eğitmenlerimiz oluyor. Bu yıl uzmanlık alanlarına göre araştırma, dengbêjlik, pedagoji, halk oyunları teknikleri, ritim ve jüri üyeliği dersleri aldılar. Mezun olacak 7 arkadaş, renk psikolojisi, Elif Ana, Semsur kostümü, Zilan katliamı, Kürt müziği ve asimilasyon, Şakiro ve Efrîn kültürü üzerine yaptıkları araştırmalarla mezuniyet sınavlarına katıldılar.”
Sertifikaları verildi
Kamp süresince uygulanan yoğun program hakkında bilgi veren Şahin, “Sabah spor ve kahvaltı ardından her ders 45 dakika olarak düzenlendi. Ayrıca zanistî (bilim), huner (sanat) ve kostüm dersleri de verildi. Akşamları seminerler düzenlendi. Kampın son gününde coşkulu bir moral gecesiyle 9 günlük yoğun program sona erdi. Koma Amed müzik grubunun şarkılarıyla renklenen etkinlikte, mezun öğrencilere belgeleri takdim edildi” dedi.
Müthiş bir keyifti
Kampa Hollanda’dan katılan Ahmet Cangezer, Amedli ve ilk kamp deneyimini yaşadı. Siyasi nedenler nedeniyle üniversiteyi bırakıp Avrupa’ya göç etmek zorunda kalan Cangezer, kampı şu sözlerle anlattı: “Birinci sınıfta olmama rağmen çok istekliydim. Amed, Botan, Qerejdax ve Îdir yörelerini öğrendim; kostüm, ritim, kültür ve ahlak konularında dersler aldım. Yoğun bir programdı ama müthiş bir keyifti. Kürdistan’da öğrenemediğim bilgileri burada öğrendim. Halk oyunlarının hikayelerini öğrendik. Kendi yöremin oyunlarının aslını burada öğrendim.”
Her yıl ilgi artıyor
Hamburg’dan katılan aynı zamanda eğitmen olan Miro’nun kampa 5. katılışı. Miro da kampların kültürel asimilasyona karşı önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “Bu kamp, Avrupa’da yaşayan Kürt gençlerinin kültürel anlamda asimile olmasının önüne geçmek için çok değerli. Her yıl ilgi daha da artıyor. Gençlere bu gibi çalışmalara katılarak kendi kültürlerini öğrenmelerini öneriyorum.”
Hem öğreniyor hem öğretiyor
Frankfurt’tan kampa katılan Aysel Karaman ise kültürünü düzenlenen kamplarda öğrendiğini belirtti: “Üç yıl önce bir arkadaşımın önerisiyle katıldım. İlk geldiğimde çok etkilendim. Bu kadar zengin bir kültürümüz olduğunu bilmiyordum. Burada halk oyunlarının yanı sıra kostümlerini ve melodilerini de öğreniyoruz. Kamplar sayesinde asimilasyona direniyorum. Burada öğrendiklerimi gençlerle de paylaşıyorum. Mainz’da üniversitede farklı halklardan gençlere Kürt halk oyunlarını öğretiyorum. Gelecek yıl da katılacağım kampa, gençlere de katılmalarını öneriyorum.”