Hakikate yoldaş: Sofî Nûreddîn

• Sofî Nûreddîn hareketle büyüyen, yılların tecrübesiyle kendini oluşturan, kendi farkına varan bir devrimciydi. Bir lokma bir hırka felsefesiyle yıllarca bu dağlarda mücadele vermiş ve kendini eğiterek hakikatin yolunda yol almaya başlayan yoldaşlarımızdan biriydi. Temel felsefesi bildiğini yaşamaktı, paylaşmaktı.

RUKEN JİRKİ

Her toplum hafızasıyla vardır. Bu hafıza ki tarihten günümüze gelmiş ve çoçuklarını bu hafızayla birlikte dışardan gelen yönelimlere karşı korumasını öğretmiş. Bu hafıza ki tarihten günümüze ve yarınlarımıza yön veren, bilincimizi oluşturan, bizi koruyan ve bizi biz yapan yaşam refleksimiz oluyor. Bu refleks bilinçte, bilinç de toplumsallığımızda saklıdır. Bu bilinçle tarihten günümüze geldik ve çoçuklarımız bu hafızayla büyümeye başladı. Her bir bilinç bir farkındalığa, her farkındalık kendini tanımaya neden oldu. PKK hareketi de Kürt toplumu hafızasında doğan bir güneşti ve ışınları da bu yolda yürüyen ve hakikate ulaşan şehit yoldaşlarımızdı. Bundan kaynaklı olarak kaybolan insanlığımız tekrardan gün yüzüne çıktı. Bu bilinçle nice Kürt kızları ve oğulları kendilerini bulmaya başladı.

Kürt evlatlarından biri olan Sofî Nûreddîn de bu harekete katılan ve hareketle büyüyen, yılların tecrübesiyle kendini oluşturan, kendi farkına varan bir devrimciydi. Bir lokma bir hırka felsefesiyle yıllarca bu dağlarda mücadele vermiş ve kendini eğiterek hakikatin yolunda yol almaya başlayan yoldaşlarımızdan biriydi. Temel felsefesi bildiğini yaşamaktı, paylaşmaktı.

İlk defa heval Sofî’yi 1991 yılında Zagros’ta; Cilo- Çarcella- Semader’ın heybetli dağlarında gördüm. O sürecin zorluklarıyla ve güzellikleriyle birlikte gerillalığını da bu dağlarda birlikte yaşadık. Bizim için her şey bir ilkti ve yeniydi. Her bir keşifte kendimizi daha çok tanıyor ve tanıdıkça da kendi tarihimizin farkına varıyorduk. Her bir farkına varış, seni tanıtır etrafına. Bundan kaynaklı Sofî arkadaş başta kadın arkadaşlar olmak üzere arkadaşların yüreğinde yerini verdiği emekle ilmik ilmik örüyordu. Kadın Özgürlük Hareketi’ne karşı olan duruşu ve yaklaşımı, kendini değiştirip doğru yoldaşlığın özelliklerini yaratan bir yoldaştı. Verdiği özeleştirilerle kadının yoldaşı olduğunu yaşadığı her an mücadelesiyle gösterdi. Kişiliğinde doğru yoldaşlığı yaratan, komünal değerler çerçevesinde, sosyalist yaşam tarzıyla örnek bir arkadaştı.  

Kürdistan dağlarında her düzeyde komutanlık yaptı. Ordulaşma süreçinde ordu komutanı oldu. 1 Haziran hamlesinin de öncülüğünü yaptı, Amed’den Botan’a, Botan’dan Zagroslara, Zagroslardan Medya Savunma Alanları’na kadar mücadele yürüttü. Eğitim alanlarından askeri çalışmalara kadar yaşamın her anını halkların kardeşliğine adadı. Kürdistan dağlarını an be an, her taşının yanında, her ağacının altında, yolunun üzerinde, bu coğrafyanın her su kaynağı heval Sofî’nin izini taşıyor.

Verdiği emekle her arkadaşa kendini tanıttı ve gerilla yaşamından kendinden anılar bıraktı yoldaşlarına. Yoldaşlık aşkıyla, yöneticilik tarzıyla, hep Önderliğin yoldaşı oldu. Kişiliğinde duygu yanı olduğu kadar, düşünsel yönü de ön plandaydı. Sosyalist bir kişilikti. Doğal, rahat ve ilkelerinin disipliniyle oluşan bir kişiliğe sahipti. Her boyutta kendini yaratan bir duruştu heval Sofî. Önder Apo’nun dediği gibi komutan dediğin, kendini her yönüyle yaratandır. Apocu kadrolar kendilerini yaratarak bir halkın öncülüğünü yaparlar.

Sen de böyle bir yoldaştın. Halkların öncüsüydün. Hem uzun süreli halk savaşının, hem de devrimci halk savaşının öncü militanıydın, komutanıydın. 

Rojava devriminin başından şehit düştüğü ana kadar verdiği emekle, değerler oluşturturdu. Kürtlerin, Arapların, Farsların, Asurilerin, Türkmenlerin tarihsel boyutundan kültür boyutuna kadar hepsini birlikte yaşayan ve yaşatmak isteyen bir kişiliğe sahipti. Halkçı yanları ön plandaydı. Büyüklerle büyük, gençlerle genç, siyasetçelerle siyasetçi. Felsefeciydi, kuantum fiziğinden savaş derslerine kadar, yine sosyoloji derslerinden öz savunma derslerine kadar ihtiyaçlar temelinde kendini her konuya hazırlayan komple bir militandı. Hem gerilla yaşamında hem de Rojava pratiğinde her yönüyle zafer komutanıydı, savaşçılarının kalbinde taht kuran bir komutandı, sonuna kadar yoldaşlığına bağlı bir yoldaştı. Halkın değerlerini, kültürünü sonuna kadar esas alırdı. Ahlaki politik duruşu kendini yaratan bir karaktere sahipti. Yüreği, düşüncesi Kürdistan dağları için atıyordu. Varlığını oluşturan, koruyan dağlara aşıktı. Kürdistan mücadelesini verdiği bu dağlarda her yer onun için aynıydı. Zorluk nedir bilmezdi. Kendini davasına yatıran, her koşulda halkların özgürlüğü için, kaygısız, hesapsız bir katılımın sahibiydi.  

Bugün de demokratik modernitenin özgür yaşam ilkelerinde yaşayan ve yaşatan duruşuyla herkese ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Yoldaşların yoldaşı olarak onlara layık olmak boynumuzun borcudur.

İlk eğitimini Önderlik’ten almıştı ve şehit düşünceye kadar da bu eğitimi geliştirip yürüyüşüne yön verdi. Önderliğin düşüncesini, hakikatini Kürdistan başta olmak üzere dünya halklarına yansıtmak istedi. Apocu olmak, yoldaş olmak sosyalist olmak budur. Eğitimle zafere gideceğini bildiğinden bir an’ını dahi boş geçirmezdi.

Sofî arkadaşın Kürdistan dağlarında yarattığı değer, Kürdistan devrimi için verdiği emek, en büyük değerdi. Yorgunluk nedir bilmeden yürüdü, arkasında yılları bırakarak. Umutsuzluğa karşı kendi duruşuyla umut oldu, böylece aktı her bir Kürt gencinin yüreğine. Ardıllarını yaratmanın coşkusuyla coştu yüreği, yeni doğan umut dolu yarınlar için. Bir şeye inandı mı, soluk soluğa yaşardı onu. Çünkü biliyordu, devrimci dediğin an’da kendini yaratmalı ve bu yaratımla yarınlarda özgürlüğün tadına varmalı. Bu bilinç ve duygu yoğunluğuyla hesapsız katıldı yaşadığı an’a, yıllar bir su gibi akarken bir kez olsun arkasına bakmadı. Baktığındaysa eksik kalan yanlarını tamamlamak ve daha güçlü bir pratiğin sahibi olmak içindi. Önderlik felsefesi her an onu yaratırken, O da kendisiyle yoldaşlarını yaratmaya başladı büyük bir özlemle.

Sofî Nûreddîn arkadaş şahsında devrim şehitlerimizi bir kez daha anıyor ve onlara olan bağlılıklarımızı yeniliyoruz. Ailesine ve Kürt halkına başsağlığı diliyoruz. Sofî arkadaş tek değil, milyonlarca Sofîler şimdi onun izinde mücadele veriyor, her yerde bu bilinçle mücadeleye katılıyor.