•  Yeşil Sol Parti seçmenin oylarına sahip çıkacağını belirten HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encu, 14 Mayıs’ın kaderini belirleyecek İstanbul’da sandık güvenliği için de çalıştıklarını söyledi. 
•  Encu, "Sahada kaybeden, sandıkta da kaybedecek olan iktidarın, sandıktan hileyle çıkmayı planlanını halkla birlikte bozmalıyız. İktidar ne yaparsa yapsın kaybetmekten kurtulamayacak" dedi.

İstanbul’da oy kullanacak 11 milyon 350 bin 969 seçmene sandıkları koruma çağrısı yapan HDP İl Eşbaşkanı Ferhat Encu, "Oy sayımı bitene kadar sandık başında beklenmeli. Seçim günü bu mesajı vermezsek AKP, sandıklardan farklı bir sonucu çıkacaktır" diye konuştu.  

Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilli Seçimleri’nin gerçekleştirileceği 14 Mayıs’a üç gün kaldı, siyasi partiler seçim güvenliği için yoğun mesai harcıyor. Olası usulsüzlüklerin önüne geçmek isteyen partiler, sandıkları korumaya alarak 21 yıllık AKP iktidarını göndermeyi hedefliyor. HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encu, 14 Mayıs’ın kaderini belirleyecek İstanbul’un 11 milyon 350 bin 969 seçmenine sandıkları koruma çağrısı yaptı.

Kurtuluşun yolunu açabilir

14 Mayıs’ın Türkiye halkları için otoriteleşmeye karşı demokratik bir yaşamın tercih edileceği bir seçim olacağını belirten Encu, aynı zamanda 21 yıllık AKP iktidarının halklara dayattığı savaş, ekonomik kriz, tecrit ve yoksulluğa karşı bir seçim olacağının altını çizdi. Encu, “Halklar açısından kurtuluşun yolunu açabilecek bir seçim olacak. Yani ‘AKP iktidarının gitmesiyle halklar özgür olacak’ gibi bir bakış açımız yok, ancak bunun yolu açılmış olacak. Çünkü ülkenin demokratikleşmesinin önündeki en büyük engel, AKP-MHP iktidarıdır” dedi.   

Kaybetme korkusu var

AKP-MHP iktidarının, başta Yeşil Sol Parti olmak üzere tüm siyasi partilere dönük saldırılarının arttığını dile getiren Encu, bunun nedeninin iktidarın seçimleri kaybetme korkusu olduğunu söyledi. Encu, şöyle devam etti: “Seçimleri kaybedeceklerini bilmelerinden dolayı saldırılarla tutunmaya çalışıyorlar. Bu saldırıları da kutuplaştırma, ötekileştirme ve şiddetin zeminini oluşturarak yapıyorlar. İktidar bugüne kadar büyük suçlar ve günahlar işledi. İktidarın değişmesiyle toplumun hesap soracağından dolayı bu kadar saldırı politikalarını devreye koydular. Gitmemek için her türlü saldıracağının da göstergesidir. Ne yaparlarsa yapsınlar, iktidar kaybetmekten kurtulamayacak. Seçim sahasında iktidarın artık kaybettiğini görüyoruz. Sahada kaybeden, sandıkta da kaybedecek olan iktidarın manipüle planının olduğu yönünde kaygımız var. Bu yüzden halkların, sandıktan hileyle çıkmayı planlayan iktidara engel olması gerekiyor.” 

Halk seferber olmalı

Seçim güvenliği için uzun zamandır hazırlıkları olduğunun altını çizen Encu, şunları paylaştı: “Yeşil Sol Parti ile seçime gireceğimiz için sadece müşahit bulundurabiliyoruz. Sadece müşahit olarak değil, halk olarak da sandıklara sahip çıkacağız. Halkların bu pencereden bakması gerekiyor. AKP-MHP iktidarı her seçimde olduğu gibi bu seçimi de hileyle taçlandırmayı hedefliyor. Önceki seçimler yaşananları gördük. Dolayısıyla Türkiye halkları sandık başlarından ayrılmamalı. Oy sayımı bitene kadar sandık başında beklenmeli. Seçim günü bu mesajı vermezsek AKP, sandıklardan farklı bir sonucu çıkacaktır. Diğer siyasi partilerin de bu konuda çalışması var. 

Müşahitlerden okul sorumlularının eğitimine ve toplumsal duyarlılığa kadar yoğun bir çalışma sürdürüyoruz. Özellikle Yeşil Sol Partili seçmenlerimiz seçim günü oylarına sahip çıkmalı. Herkes fedakarlık göstermeli. Bizler açısından kader seçimidir. Siyasi tutsakların özgürlüğü için, daha demokratik bir gelecek için, eşit bir temsiliyet için, daha güçlü bir parlamento için herkes oyunu kullanıp sandığa sahip çıkmalıdır.” İSTANBUL

 

*****

Sandığın koruyucusu seçmendir

Önceki seçimlerde Sandık Kurulu Başkanlığı yapan Rauf Kocaman, müşahit olmayan sandıklarda halkın seçimleri takip etme hakkı olduğunu söyledi. 

Pippa Norris tarafından yürütülen ‘Seçim Dürüstlüğü Projesi’ne (Electoral Integrity Project) göre; Türkiye, 165 ülke arasında 123. sırada yer alıyor. Balıkesir’de Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’nin (Yeşil Sol Parti) seçim çalışmalarında yer alan Rauf Kocaman, sandık güvenliği ve oy kullanma sırasında dikkat edilmesi gerekenlere dair uyarılarda bulundu. 

Yeşil Sol'un ağacı

Daha önceki birçok seçimde Sandık Kurulu Başkanlığı yapan Kocaman, seçmenin kararlılığının birçok şeyin önüne geçtiğini belirtti. Kocaman, bu seçimlerde özellikle dikkat edilmesi gerekenlere dair şunları belirtti: “Seçmen Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) amblemini arayabilir. HDP, Yeşil Sol Parti ile seçime giriyor. Bu konuda pusuladaki ‘Ağaç’ amblemine dikkat edilmelidir. Cumhurbaşkanlığı pusulası farklıdır. Milletvekili seçimi farklıdır. Seçmen şu hataya düşebilir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun resmini gördüklerinde direkt hem Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) hem de Yeşil Sol Parti’ye oy verebilirler. Bu hataya kesinlikle düşmemeleri gerekir.”

Her pusulaya bir mühür 

Yurt dışında kullanılan oylarda bu hatalara düşüldüğünü hatırlatan Kocaman, “Kullanılan oylara baktığımızda hem Yeşil Sol Parti’ye hem de CHP’nin olduğu yere mühür basılmış. Bu oylar iptal oluyor. Milletvekilleri seçimleri için Yeşil Sol Parti’ye vereceğiz. Onun içinde biz diyoruz ki ‘Bir oy Yeşil Sol Parti’ye bir oy Kemal Kılıçdaroğlu’na’ hata yapılmamalıdır” diye belirtti.

Seçmenin itiraz hakkı var

Müşahitlerin olmadığı yerlerde seçmenlerin de seçimi takip etme hakkına sahip olduğuna dikkat çeken Kocaman, şunları dile getirdi: “Yapılan herhangi bir ihlalle karşı orada itirazları kabul eden yetkili bulunuyor. Sayım yapılırken, oy pusulaları okunduğunda doğru şekilde olduğu gibi tutanağa geçirildiğine bakmak gerekir. Yapılacak olan her ihlalle karşı yurttaş orada itiraz edebilir. Bu seçmenin hakkıdır. Seçim alanını terk etmemek gerekir. Sandık sonuç tutanağının doğru bir şekilde İlçe Seçim Kurulu’na yansıtıldığından emin olmak gerekir. Kurdistan’da korucuların hakim olduğu yerlerde kadınların ve seçmenlerin sandık başına gidemediğini biliyoruz. Bütün o bölgedeki seçmenlerin blok olarak oyların iktidar partilerine verildiğini biliyoruz. Bu tür durumlarda direk seçmen gelip Seçim İlçe Kurulu’na itirazda bulunabilir. Bur tür durumların yaşanmaması için bütün okullara avukat görevlendiriliyor.”