Hiperenflasyona doğru

  • Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Kasım ayı yıllık tüketici enflasyonunun yüzde 21,31 olduğunu açıklamayı uygun gördü. Bu bile son üç yılın zirvesi. TÜİK verisindeki 415 mal ve hizmet kaleminin 345’inin fiyatı arttı; ancak arttış oranlarıyla oynandığı açık. ENAG’ın hesapladığı enflasyon ise yüzde 58,65 oldu. Bu da artık hiperenflasyona işaret ediyor.

Mevcut ekonomik yapısıyla faizleri düşük tutup ihracatı artırmayı hedefleyerek çıkış bulmaya çalışan AKP-MHP hükümeti, artık enflasyonda kontrolü kaybettiği gibi Merkez Bankası marfietiyle üste üste piyasaya yaptığı döviz müdahalesi de TL’nin değer kaybını durduramıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Kasım ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. Buna göre, 2021’in Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 3,51; bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 19,82, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 21,31 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 17,71 artış gerçekleşti. Böylece resmi enflasyon, beklentileri aşmış oldu. Enflasyonda son üç yılın zirvesi görülmüş oldu. En son yine kur krizinin yaşandığı Kasım 2018’de enflasyon yüzde 21,62 olmuştu.

Üretici enflasyonunda rekor

Yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) 2021 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 9,99 bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 51,06; bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 54,62 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 38,94 artış gösterdi.

Sadece bir örnek

TÜİK verisindeki 415 mal ve hizmet kaleminin 345’inin fiyatı arttı; ancak arttış oranlarıyla oynandığı görülüyor. Otomobil fiyatları örneği TÜİK’in manipülasyonunu izaha yetiyor. Sıfır otomobile sadece son bir ayda 31 zam geldi. 2021’in ilk 11 ayında otomobillere yaklaşık yüzde 34 zam geldi, ancak yüksek vergilerden dolayı tüketicinin hissettiği zam yüzde 50’yi aştı. TÜİK verilerine göre 2021 Ekim’den Kasım’a geçen bir aylık süreçte bu zam oranı benzinli araçlarda yüzde 6.3, dizel araçlarda ise yüzde 12 ile sınırlı kaldı.

ENAG’a göre iki katından fazlası

Ekonomist ve akademisyenlerden oluşan Enflasyon Araştırma Grubu da Tüketici Fiyat Endeksi (E-TÜFE) araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Kasım 2021 dönemi günlük fiyat değişimlerinden elde edilen ENAGrup Fiyat Endeksi aylık bazda yüzde 9,91 arttı. ENAGrup’a göre TÜFE’deki yıllık artış oranı yüzde 58,65.

ENAG’dan Prof. Veysel Ulusoy, BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada, ”Kendi hesaplamamızda TÜİK’in enflasyon sepetindeki 418 maddeyi baz aldık ama TÜİK’ten farklı olarak, aynı ürünlerin sıklık verilerini de çekerek toplamda ürünlerin bir ayda değişine değişen fiyatlarıyla ilgili daha çok veriye ulaştık. TÜİK 1 ayda mükerrer gidişle yaklaşık 550 bin fiyat verisine ulaşıyor ama ENAG 2 günde o sayıyı tamamlıyor. Geri kalan 28-29 günde, her gün yaklaşık 260 bin datayla TÜİK’in bir ayda aldığı datanın 15 katı bir veri seti elde ediyor” dedi. Böylece istatistiksel örneklemenin bir kenara bırakılarak fiyat popülasyonu ile bütün fiyatları elde ettiklerini söyleyen Ulusoy, bu yöntemle enflasyon hesaplamasında hata olasılığının minimize edildiğini ifade etti. Ulusoy, ”Gerçek enflasyon yüzde 35-40 ise ve resmi veriler bunu yüzde 14 olarak lanse ediyorsa, sizin maaşınızdan aradaki fark kadar erime, diğer adıyla fakirleşme olacaktır” dedi. Türkiye’nin toplam ithalatının hala yüzde 90 itibarıyla ara malı ve sermaye malından oluştuğunu söyleyen Prof. Ulusoy ise ithalat ve enflasyon ilişkisini şöyle açıkladı: ”İthalatımızın sadece yüzde 10’u tüketim ürünlerinden oluşuyor. Biz ne kadar büyük bir kriz yaşarsak yaşayalım, hep aynı seviyede ithalat yapmak zorunda hissediyoruz. İthalata o kadar bağlıyız ki tüketimimiz, yatırımımız, faizimiz ve bütün parasal dengelerimiz ithalata bağlı. Bu, enflasyon problemidir. Üretmezseniz, enflasyon olur. Biz de üretemiyoruz.”

Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) ve Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Başkanı Aziz Koçal da ”TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranının mutfaktaki gerçek enflasyonu yansıtmadığını hepimiz biliyoruz” dedi. Koçal, bizzat TÜİK verileri baz alınarak yaptıkları hesaplamalarda 2020 yılında mutfakta hissedilen gerçek gıda enflasyonun yüzde 40-50 olduğunu söyledi.

Kira artış oranı belli oldu

Enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla Aralık ayı kira artış oranı belli oldu. TÜFE’nin 12 aylık ortalaması baz alınarak belirlenen kira artış oranı Aralık ayı için yüzde 17,71 oldu.

Memmur zammı

Memur ve memur emeklilerinin alacağı zam yüzde 5 toplu sözleşme zammı ile yüzde 12.5’i bulacak. TÜİK’in rakamlarına göre, temmuz ayından Kasım sonuna kadar geçen 5 aylık sürede tüketici fiyatları endeksi kümülatif olarak yüzde 7,47 oranından arttı. Tüketici fiyatları endeksi Aralık ayında geçen yılki kadar artarsa yıl başında memur ve memur emeklileri yüzde 5 toplu sözleşme zammına ilave olarak yüzde 7.5 enflasyon farkı alacak. Böylece memur ve memur emeklilerinin alacağı toplam zam oranı yüzde 12.5’i bulacak.

Enflasyon rakamları TL’yi bastırdı

Enflasyon rakamlarının ardından güne 13,60 seviyelerinde başlayan dolar 13,75’e yükseldi. Mevcut yükselişi destekleyen faktörler arasında Türkiye’nin artan risk primi (CDS), yukarı yönlü enflasyonist beklentileri ve yapısal endişelerden bulunuyor. Dolar/TL kuru, gün içinde 13,88’i; euro/TL ise 15. 70’i gördü.

Merkez Bankası müdahale etti

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) da dü yaptığı açıklama ile bir kez daha doğrudan döviz müdahalesinde bulunulduğunu duyurdu.TCMB’den yapılan açıklamada, “Döviz kurlarında görülen sağlıksız fiyat oluşumları nedeniyle piyasaya satım yönünde doğrudan müdahale edilmektedir” ifadesine yer verildi. TCMB bu bağlamda bugün yeniden dolar satışı yaparak döviz kurlarına müdahale etti. Bunun üzerine 13,40’a kadar gerileyen dolar/TL, kısa süre sonra yeniden artarak 13,76 seviyesine çıktı. Euro/TL’de 15.50’le kadar gerileyip yeniden 15.60’ın üstüne oturdu. TCMB, 1 Aralık’ta da vadeli ve spot piyasada dolar satmak suretiyle kurlara 2014’ten bu yana ilk kez doğrudan müdahalede  bulunmuştu. Üç gün önceki müdahale nedeniyle gün içerisinde 13,95’i gören dolar/TL kuru, 12,50’nin altına inmişti. Ancak bu da uzun sürmemiş ve kur yeniden hızla tırmanışa geçmişti. 1 Aralık’taki müdahalenin 1 milyar dolar civarında olduğu, mevcut faiz politikasıyla kurları tutmanın ise pek mümkün olmadığı dile getiriliyor.  HABER MERKEZİ

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.