İklim krizinin sebebi erkekler
Kadın Haberleri —
- 30 Kasım'da Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) başkenti Dubai’de Birleşmiş Milletler (BM) İklim Zirvesi (COP28) başlayacak. İklim aktivistleri, kadınların arazi haklarının güvence altına alınması, kadın kooperatiflerinin teşvik edilmesi ve kadınların iklim politikalarının geliştirilmesine öncülük etmelerinin teşvik edilmesi gibi taleplerinin zirvede görünmesini istiyor.
İklim krizinin kadınların üzerindeki etkilerinin hafifletilmesi ve küresel ısınmayla mücadelede kadınların etkin rol alması için neler yapılması gerekir sorusunun cevabı halen belirsizliğini koruyor.
En son geçtiğimiz Eylül ayında Hindistan’ın başkenti Yeni Delhi‘de bir araya gelen G20 liderleri kadınların iklim değişikliği uyum süreçlerine katılımını ve liderliğini arttırarak, merkezinde toplumsal cinsiyet eşitliği olan iklim eylemlerinin hızlandırılması çağrısında bulunmuştu.
Peki çağrı nasıl yankı buldu, hangi ülkeler kadınları iklim krizinin merkezine koyarak önlem aldı? Buna verilecek net bir yanıt yokken, 30 Kasım'da Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) başkenti Dubai’de Birleşmiş Milletler (BM) İklim Zirvesi (COP28) başlayacak.
İklim aktivistleri, kadınların arazi haklarının güvence altına alınması, kadın kooperatiflerinin teşvik edilmesi ve kadınların iklim politikalarının geliştirilmesine öncülük etmelerinin teşvik edilmesi gibi taleplerinin zirvede görünmesini istiyor.
Sadece yüzde 14 pay alabiliyorlar
Ayrıca Hindistan gibi ülkelerin iklim politikalarında cinsiyet eşitliğini sağlamaya daha fazla bütçe ayırılmasını öneriyor. Hükümetin 2021-22 işgücü verilerine göre, tarımda çalışanların yüzde 75’i kadın ancak tarım arazilerinin yalnızca yüzde 14’ü kadınlara ait.
En çok emek veren savunmasız
Transform Rural India Foundation [Kırsal Hindistan’ı Dönüştürme Vakfı] için toplumsal cinsiyet sorunlarını takip eden Seema Bhaskaran kadınların iklim krizinden nasıl etkilendiğini şöyle açıklıyor:
“Kırsal kesimde yaşayan ve iklimden etkilenen topluluklardaki kadınlar, düzensiz hava koşulları ve artan işgücü ihtiyacı gibi iklim değişikliğine bağlı zorluklar nedeniyle daha da yorucu hale gelen fiziksel olarak zorlu tarımsal işlerin yükünü sıklıkla taşıyor.”
Associated Press‘nin aktardığına göre Bhaskaran, Hindistan’da erkekler kentsel alanlara göç ederken kadınların genellikle tarımda birincil roller üstlendiğini ve bunun da kadınları iklim değişikliğinin doğrudan etkilerine karşı özellikle savunmasız hale getirdiğini belirtiyor.
Erkek önlem almadı, parmağı kesildi
Nanu köyünde yaşayan tarım işçisi Savita Singh’in tarlasında haşerelerin artması sonucu buğday ve pirinç üretim düşüyor. Bunun üzerine evli olduğu erkek, hiçbir güvenlik önlemi olmadan böcek ilacı ve haşere öldürücü kullanımını artırmaya karar veriyor. Kimyasal maddeler yüzünden Ağustos 2022’de 62 yaşındaki Singh’in parmaklarından biri kesiliyor.
Bhaskaran’a göre bu durum, yoğun sıcakta uzun saatler boyunca böcek ve tarım ilaçlarına maruz kalarak, temiz suya erişimleri belirsiz bir şekilde sağlıklarını feda eden kadınların genel durumunu ortaya koyuyor.
Yükü yaşından büyük
Pilakhana köyünde yaşayan 22 yaşındaki Babita Kumari tuğla ocağında işçi olarak çalıştı. 2021’de aşırı sıcaklar altında uzun saatler boyunca çalışması sonucu ölü doğumlar yaptı. Kumari bunun nedenini her gün taşımak zorunda bırakıldığı ağır yüklere bağlıyor:
“Annem ve onun annesi hayatları boyunca tuğla ocaklarında çalıştılar ama benim gibi sekiz saatten fazla çalışmalarına rağmen sıcaklık bu kadar kötü değildi. Ancak son altı-yedi yıldır durum daha da kötüleşti ve sıcak dayanılmaz hale geldi ama buna katlanmaktan başka seçeneğimiz yok.”
Sorun parayla çözülmez
Nüfus, aile planlaması, üreme sağlığı ve toplumsal cinsiyet eşitliği konularına odaklanan bir sivil toplum kuruluşu olan Hindistan Nüfus Vakfını yöneten kadın hakları aktivisti Poonam Muttreja, COP28’in mali yardım sağlamanın ötesine geçmesi ve iklimle ilgili tüm politikalara, girişimlere ve eylemlere toplumsal cinsiyet hususlarının dahil edilmesini aktif olarak teşvik etmesi ve kolaylaştırması gerektiğini söylüyor.
Muttreja’ya göre iklim değişikliği nedeniyle kadınların karşılaştığı özel sağlık sorunlarını vurgulayan farkındalık programlarına öncelik verilmesi gerekiyor.
Health Care Without Harm‘da araştırmacı ve çevresel adalet aktivisti olan Shweta Narayan ise kadınlar, çocuklar ve yaşlıların aşırı iklim olaylarına karşı en savunmasız olanlar arasında yer aldığını söyledi. HABER MERKEZİ