•  Prof. Gençay Gürsoy, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın, AKP-MHP iktidarına kaybettirecek bir potansiyele sahip olduğunu söyledi. TÖP Sözcüsü Perihan Koca da bir seçim birlikteliğinden öte mücadele birliği olduğunun altını çizdi.

ERDOĞAN ALAYUMAT/İSTANBUL

Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Türkiye halkları için büyük bir umut olabileceğini belirten Prof. Gençay Gürsoy, “Siyasi gelişmelere bakıldığında böylesi bir ittifaka ihtiyaç vardı" dedi.

İçinde Halkların Demokratik Partisi, (HDP) Emek Partisi, (EMEP) Türkiye İşçi Partisi, (TİP) Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Emekçi Hareket Partisi (EHP) ve Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) olduğu Emek ve Özgürlük İttifakı kuruluşunu 25 Ağustos’ta ilan etti. Türkiye siyaset sahnesine 3. Yol olarak kendini deklare eden ittifak, Türkiye halklarının Millet ve Cumhur ittifaklarına mecbur olmadığını söylüyor.

Gazetemize konuşan Prof. Gençay Gürsoy, Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Türkiye halkları için büyük bir umut olabileceğini ve bunun bir gereklilik olduğunu belirtti. Türkiye’nin geçmişten beri sol siyasetin çeşitli askeri cuntalarla defalarca darbe yediği bir ülke olduğunu anımsatan Prof. Gürsoy, “Emeği ile yaşayan milyonlarca insanın yaşadığı bir ülkede emekçileri ve sosyalistleri temsil eden bir blokun oluşması kaçınılmazdı. Karşımızda bir dönem daha iktidarda kalırsa Türkiye’nin bir daha belini doğrultmasının mümkün olmadığı bir iktidar bloku var. Bunun değişmesini sağlayacak seçim iş birliği ittifaklar arasında gerçekleşmezse çok acı bir şey olur. Bütün göstergeler iktidar partisinin aleyhine görülmesine rağmen karşımızda bu tür badireleri atlatma konusunda her türlü meşruiyeti çiğneyerek ustalık kazanmış olan bir cumhurbaşkanı var. Bu bakımdan ileride seçime doğru mümkün olan en yapıcı ve kapsayıcı anlayışla 6’lı masayla iş birliğinin kaçınılmaz olduğunu da düşünüyorum” şeklinde konuştu. 

Gerçekçi olmalıyız

Emek ve Özgürlük İttifakı'nın 24 Eylül'deki açıklamasının çok büyük bir ilgi uyandıracağını düşündüğünü ifade eden Prof. Gürsoy, “Türkiye’de sosyalistlerin temsil ettiği potansiyel geçmişe göre daha fazla ama iktidar rüyaları da görmemek lazım. Emek ve Özgürlük İttifakı, geçmişte yapılan ittifaklarla kıyaslanmayacak kadar temsil gücü yüksek, ancak teorik temsil özelliğinin realiteye henüz tam yansımadığını da kabul etmek lazım. İttifak, ilk testini 24 Eylül'de verecek. Toplantıyı gördükten sonra daha net konuşabiliriz” dedi.

Hedef demokratik Türkiye

Emek ve Özgürlük İttifakta yer alan TÖP Sözcüsü Perihan Koca da bir seçim birlikteliğinden öte mücadele birliği olduğunu söyledi. İttifak ile tüm kesimleri birleştirerek, politik öznenin merkezi haline getirmeyi amaçladıklarını belirten Koca, “İttifak seçimlerden sonra da sürecek. Hedefimiz demokratik Türkiye” dedi.

Yeni bir toplumsal düzen için

Açıklayacakları yol haritasıyla emekçilerin, işçi sınıfının, halkların acil ihtiyaçlarına dönük perspektif sunacaklarını aktaran Koca, şunları söyledi: “Genişlemesi için de çaba göstereceğiz. Yol haritası ilk adım. Toplumsal hareketler, anti kapitalist dinamiklerin, halk güçleri örgütsüz de olsa kendi bulundukları yerden taleplerini sokakta ya da yaşam alanlarında dillendiriyor. İşçiler, fiili grevlerle bunu yapmaya çalışıyor. Kadınlar, toplumsal cinsiyet eşitliği için İstanbul Sözleşmesi için ‘vazgeçmiyoruz’ talebiyle bunu yapmaya çalışıyor. Doğayı ve yaşamı güvence altına almamız gerekiyor. Aleviler eşit yurttaşlık hakkı istiyor. Herkesin kendi talepleriyle var olabildiği bir örgütlenme modelini ve yeni bir toplumsal düzeni yaratabileceğimizi düşünüyoruz.” 

İttifak yola koyuluyor

Yol Haritası açıklandıktan sonra ülkenin dört bir yanında halk buluşmaları gerçekleştireceklerini söyleyen Koca, "Belli buluşma, etkinlik ve kampanyalar yapacağız. Bunları masada konuştuk. Özellikle toplumsal güçlere gitmeyi çok önemsiyoruz. İşçi sınıfı, emek örgütleri, kadın, ekoloji, çocuk, LGBTI+ örgütlerine, doğa ve yaşam savunucularına gideceğiz. Halkın özneleşebileceği bir merkez nasıl olur, nasıl inşa edilir bu memleketin esas kurucusu olan bütün özneleri bir araya getirmekle olur. Bunu yapmaya çalışacağız” dedi. 

AKP-MHP'den kurtulmak mümkün

Seçimle birlikte AKP-MHP’den kurtulmanın da mümkün olabileceğine işaret eden Koca, şunları ekledi: "Emek ve Özgürlük İttifakı olarak düzen içi aktörlerin gündemi belirlediği yerden seçime gitmeyeceğiz. İttifak seçimlerden önce başladı ve seçimlerden sonra da sürecek. Bizim yola çıkış amacımız yeni bir Türkiye. Halkçı bir seçeneğin önü çok açık. Krizlerle bezeli olduğu kadar imkanlarla da bezeli tarihsel bir sürecin içindeyiz. Biz bu tarihsel sorumluluğu önemsiyoruz. Herkesi bu kurucu süreçte özne olmaya davet ediyoruz.” 

 

Büyük buluşma 24 Eylül'de

Emek ve Özgürlük İttifakı, Türkiye’nin köklü sorunları olan ve giderek derinleşen başta Kürt sorunu ve demokrasi sorunu olmak üzere ekonomik, ekolojik sorunlara da çözüm olarak ortay koyduğu Yol Haritası'nı 24 Eylül’de İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde bulunan Haliç Kongre Merkezi’nde bir deklarasyonla paylaşacak.

“Büyük Demokrasi Yürüyüşü” olarak ifade edilen programa HDP Eşbaşkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar’ın yanı sıra diğer siyasi partilerin genel başkanları ve parti sözcüleri, partilerin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ile Parti Meclis (PM) üyeleri de katılacak. İttifak partileri, son 10 gündür kentte bulunan sivil toplum örgütleri, emek ve meslek örgütleri, inanç örgütleri, yöre dernekleri gibi birçok demokratik kuruma ziyaretler gerçekleştirerek bu kurumları düzenleyecekleri programa davet etti. Dün itibarıyla in kişilik davetiyenin verildiği belirtildi. 

Programa ayrıca Barış Anneleri, kadın, ekoloji, çocuk hakları örgütleri ve kentin birçok yerinde hak gasplarına karşı direnişte olan işçilere de davetiye gönderilirken, yine programın yakından takip edilmesi için yaklaşık 300’e yakın gazeteci, hukukçu ve kanaat önderinin de ziyaret edildiği öğrenildi.

Aralarında insan hakları savunucusu, yazar, aydın, akademisyen, sanatçının da olduğu 40 HDP Danışma Kurulu üyesinin de programa katılması için özel davetiye gönderildi. 

İttifak partilerinin ortak hazırladığı dört sayfalık Yol Haritası'nın okunmasından sonra parti eşbaşkanları, başkanları ve sözcüleri 5’er dakika konuşacak. Program, müzik şöleniyle sonlanacak.