İlk hedef Erdoğan’ı göndermek

• Yeşil Sol Parti İstanbul 1. bölge 3. sıra adayı Emekçi Hareket Partisi (EHP) Genel Başkanı Hakan Öztürk, seçim kampanyasını, iş ve kadın cinayetleri, ranta dayalı kent politikalarına karşı mücadele ve işçi hakların güvence üzerine oturtuyor. 

ERDOĞAN ALAYUMAT/İSTANBUL

14 Mayıs seçimlerinde Erdoğan’ı gönderme ve Meclis'e en az 100 vekil götürme stratejisi ile hareket eden Yeşil Sol Parti, İstanbul’un her üç bölgesinde çıkardığı adaylarla bu iddiasını güçlendiriyor. HDP'nin 2018’de 1 milyon 204 bin oy ile 12 milletvekili çıkardığı kentte, 2019 yerel seçimlerinde ise Kurdistan’da kazanma Türkiye’de AKP-MHP iktidar blokuna kaybettirme stratejisi izlendi ve İstanbul’daki AKP iktidarına son verildi. Yeşil Sol Parti'nin şimdiki hedefi,  oyları ikiye katlayarak en az 20 milletvekili çıkarmak. Türkiye’nin en büyük Kürt kenti olma özelliğine sahip İstanbul aynı zamanda Türkiye işçi sınıfının kalbinin attığı bir kent. Tekstil, inşaat, gemi yapımı, ağır sanayi, otomotiv gibi iş kollarının bulunduğu kentte milyonlarca emekçi çalışıyor. 

Baskıcı rejimden kurtaracağız 

Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenlerinden Emekçi Hareket Partisi (EHP) Genel Başkanı Hakan Öztürk, Yeşil Sol Parti’den İstanbul 1. bölge 3.’ sıradan milletvekili adayı gösterildi. Uzun yıllardır tek adam rejimine karşı yaşamın her alanında mücadele ettiklerini belirten Öztürk, Türkiye’nin despotik bir rejim tarafından yönetildiğinin altını çizerek, seçimlerde ilk hedeflerinin mevcut baskıcı rejimi göndermek olduğunu vurguladı. Emek ve Özgürlük İttifakı olarak güçlü bir ivme kazandıklarını aktaran Öztürk, Yeşil Sol Parti çatısı altında girilecek seçimlerde ülkeyi değiştireceklerini ifade etti. Türkiye’yi tepeden tırnağa bu baskıcı rejimden kurtaracaklarını kaydeden Öztürk, “Bunu gerçekleştirebilirsek tarihsel başarılara imza atabiliriz” dedi. 

Seçim kampanyasının 6 sacayağı

İstanbul’da seçim kampanyalarını 6 sacayağı üzerinden yürüteceklerini belirten Öztürk, şöyle sıraladı: 

* Meclis'i güçlendirmek için halk örgütlerinin gücünü katmak. Halk örgütleri kendi gücünü Meclis'e yansıtabilirse güçlenir. 

* Ülkedeki en büyük sorunlardan biri olan Kürt sorununun çözümü. Kürt halkı bir kimlik mücadelesi veriyor. Halkların kardeşliğini, eşit yurttaşlık temelinde sağlamak için barış mücadelesi verilmesi gerekiyor. 

* Emek alanında yaşanan iş cinayetlerinde binlerce işçi yaşamını yitirdi. Bu alanda kar mantığını geriletmek istiyoruz. İnsanın, toplumun, halkın yararını ön plana çıkartmak için kamulaştırma mantığını ileri sürüyoruz. Aynı şekilde sağlık sektöründe de aynı durumun geçerli olduğunu düşünüyoruz. Aynı zamanda halkın ısınma sorununu çözmek için enerji sahalarını da kamulaştırmak gerekli. 

* Dördüncü hedefimiz ise kadın cinayetlerini durdurmak. 

* Depremle birlikte halkın konut sorunu tüm yakıcılığıyla bir kez daha karşımıza çıktı. Ranta dayalı kent planıyla gördük ki; binlerce insan canından oldu. Bu iktidarı göndermeden bu sorunun çözülemeyeceğine inanıyoruz. Bu nedenle kentlerin inşa sürecini kontrol etmeliyiz. Binaların yapılma sürecini kontrol etmeliyiz ve yıkılmayacak kentler yaratmalıyız ve daha sonra yani mevcut hükümetlerin bu konuda şov yapmasına müsaade etmemeliyiz. 

* Altıncı hedefimiz de ‘bu kadar teknoloji gelişti, verimlilik gelişti, bu kadar ilerledik, bu kadar büyüme oldu’ diyorlar. İşçi sınıfına bir hak olarak asla bunlar yansımıyor. Tüm bunlar işçi sınıfına hak olarak yansımalı. İşçi sınıfı kağıt üzerinde 8 saat çalışıyor, gerçekte 13-14 saat çalışıyor. Biz diyoruz ki işçiler günde sadece 6 saat çalışmalı.

Ekonomi içinden çıkılamaz halde 

Hedeflerini tek tek topluma anlatacaklarını ifade eden Öztürk, “Bunları yaparsak toplumun iyiliği yönünde çok önemli başarılara imza atabiliriz. Bunu da hayata geçirdiğimiz takdirde hakikaten ülkemizde aydınlık bir geleceğin uzak olmadığını söyleyebilirim” şeklinde konuştu. 

AKP iktidarının 21 yılda ülke ekonomisini içinden çıkılamaz bir noktaya getirdiğini ifade eden Öztürk, “Yıllardır bir beton ekonomisi kurmuşlardı ve buna bağlı olarak sanki ekonomi iyiymiş gibi yansıtıyorlardı. Kredi muslukları ne zaman ki kısıldı, gerçeğin böyle olmadığı ortaya çıktı. Ekonomik olarak hiç de iyi yolda gitmediğimiz ortaya çıktı. Buna benzer bir şekilde demokrasi yönünde hiç iyi ve ileriye doğru gitmediğimiz ortaya çıktı. Bütün bunların nedeni bu hükümet ve yarattığı sistemdir.” 

Böyle demokrasi olmaz

Türkiye’de yaşanan sorunlarından birinin de işsizlik olduğuna dikkat çeken Öztürk, şunları dile getirdi: “İşsizlik çok yaygın. Bunu da kökten değiştireceğiz. Hakikaten insanlarımızın iş sahibi olduğu, insanca koşullarda yaşadığı bir ülke kurmalıyız. AKP-MHP iktidar bloku, artık halkı kandıramayacak. Enflasyon ortadadır, işsizlik ortadadır, doların geldiği nokta ortadadır. Demokrasi anlamında geldiğimiz yer ortada. Yani gelin demokratik yollardan bütün mücadelenizi verin, seçimlere girin, hakkınıza olanı alın denirken Kürt halkının seçtiği bütün belediye başkanları cezaevinde ve o belediyelere kayyum atanmış durumda. Kürt siyasetçiler cezaevine atılmış durumda. Böyle demokrasi olmaz. O açıdan bu ülkenin gerçeğini değiştirmeliyiz. Bu ülkenin çehresini değiştirmeliyiz ve gerçekten demokratik, gerçekten işçi sınıfının haklarını alabildiği ve bu ülkeye yön verebildiği koşullar yaratıyor olmalıyız.”

Hakan Öztürk kimdir?

Elazığlı, 1970 doğumlu Hakan Öztürk, orta ve lise öğrenimini Elazığ’da okudu. Üniversite eğitimini Eskişehir Anadolu Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi’nde tamamladı. Kooperatifçilik alanında yüksek lisans yaptı. Eskişehir’deki gençlik hareketi içinde aktif bir mücadele yürüttü. O yıllarda ve sonrasında amatör tiyatro topluluklarında çalıştı. Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) ve Sosyalist Demokrasi Partisi’nin (SDP) kuruluşlarında yer aldı. Başka Kültürevi çalışmalarının İstanbul ve diğer illerde organize edilmesinde emek verdi. 2004'te Emekçi Hareket Partisi’nin kuruluşunda yer aldı ve Genel Başkan olarak seçildi. 2022 yılında partide yeniden Genel Başkan olarak görev aldı ve halen devam ediyor. Öztürk, Yol TV’deki Seyir Defteri olmak üzere televizyon programları yaptı. Hareket, Emekçi Hareket, Daima, Yarın dergilerinde ve günlük yayınlanan Günlük ve Biryol gazetelerinde yazıları yayımlandı. Şu an Yeni Yaşam gazetesinde haftalık köşe yazıları yazıyor.