İngiliz vekiller: PKK yasağı bitmeli

• İngiliz vekiller, Parlamento’daki tartışmada, Türkiye ile ilişkilerin sorgulanmasını; Belçika Yüksek Mahkemesi’nin PKK ile ilgili kararının dikkate alınmasını istedi.

 

Türkiye, Kürdistan, Suriye Tüm Partiler Parlamento Grubu (APPG), Kürtlere yönelik saldırı ve baskıları Britanya Parlamentosu gündemine taşıdı. İngiliz vekiller, PKK’nin ‘terör örgütü listesi’nden çıkarılmasını, Türkiye üzerinde baskı kurulmasını ve silah satışına denetim getirilmesini istedi.

APPG, Kürtlerin haklarının iyileştirilmesini destekleyen İşçi Partisi, Muhafazakar ve İskoçya Ulusal Partisi (SNP) vekillerinden oluşuyor. Parlamento’daki tartışmanın merkezinde ise APPG’nin Haziran 2021’de yayınladığı “Türkiye’de Kürt Siyasi Temsili ve Eşitlik” başlıklı raporu bulunuyor. Raporda, Türkiye’nin Kürt muhalefeti üzerine süregiden baskıları inceleniyor. Raporda, Belçika Yüksek Mahkemesi’nin PKK’yi ‘terör örgütü listesi’nden çıkarma kararına atıf yapılıyor ve İngiliz hükümetine PKK ile ilgili değerlendirmesini gözden geçirmesi isteniyor. Türkiye’de süregiden insan hakları ihlallerine dair Türk hükümeti üzerindeki baskısını arttırma ve Türkiye’ye silah satışlarına insan hakları çerçevesinde denetimler getirme çağrısında bulunuluyor.

Oturum APPG Grup Sözcüsü İşçi Partisi Moyle Kempton ve Brighton Milletvekili Lloyd Russell Moyle’un sunumu ile başladı. Moyle, raporu özetlediği konuşmasında Türkiye’deki demokrasi güçleriyle dayanışma mesajı verdi, Kürt halkının özgürlük, özerklik ve demokrasi mücadelesine desteğini ifade etti. Türkiye’nin en fazla muhalefeti hapse atmış ülke olduğunu, basın özgürlüğünün olmadığını, medyanın hükümet tekelinde olduğunu vurgulayan Moyle, Belçika Yüksek Mahkemesi’nin PKK’nin Türk devletinin iddia ettiği gibi ‘terör örgütü’ değil, bir iç savaşın meşru tarafı olduğu yönündeki kararını hatırlatarak, Britanya hükümetini PKK konusundaki değerlendirmesini gözden geçirmeye, Türk hükümetinin barış görüşmelerine yeniden dönmesi konusunda rol üstlenmeye çağırdı.

Belçika kararı incelenmeli

İşçi Partisi Milletvekili Kim Johnson, HDP üzerindeki baskılara dikkat çekerek, “Seçilmiş 65 HDP belediye başkanından yalnızca 6’sı görevinde kalabildi, Leyla Güven gibi önde gelen figürler görevden alındı ve yerlerine kayyum atandı. Güven 22 yıl ceza verilerek hapse atıldı, Kürtçe şarkı söylediği için ziyaret ve telefon hakkı iptal edildi” hatırlatmasında bulundu. Belçika Yüksek Mahkemesi’nin kararına değinen Johnson, “Hükümet bu kararı inceleyerek, PKK’nin pozisyonunu gözden geçirmelidir” dedi.

Açık çek verilmemeli

Britanya Parlamentosu’nun Kürt vekili Feryal Clark ise Türkiye’deki insan hakları ihlalleri ve baskılara değindiği konuşmasında HDP’nin Türkiye demokrasisi açısından taşıdığı kritik öneme işaret etti. Türkiye’nin NATO müttefiki olarak açık çek almaması gerektiğini vurgulayan Clark, “İnsan hakları ve demokrasi konularında dost ve müttefikleri eleştiremiyorsak dostumuz olmayanları ne yapacağız” şeklinde konuştu.

Türkiye istedi yasakladık!

Muhafazakar vekil Crispin Blunt ise Türkiye’de Kürtlerin temsili ve eşitliği meselenin Britanya için önemini şu sözlerle vurguladı: “AB’den ayrıldık, şimdi küresel Britanya olma yolunda değerlerimizi belirlemeye çalışıyoruz. Açık ki Türkiye kritik önemde bir partner. Tam da bu yüzden onunla ilişkilerimizi son derece ciddi şekilde gözden geçirmemiz gerekiyor. Türkiye’yi kilit önemde müttefikimiz olarak görüyorsak insan hakları ihlallerini ve dünyanın en fazla sayıda gazeteci hapseden ülkesi olma konumunu görmezden gelemeyiz.”

Blunt, PKK yasağı için ise “PKK neden terör listesine alındı, bunu yakinen sorgulamamız gerek. Türkiye öyle istiyor diye yaptık. Bu yerinde bir karar değil” dedi.

12 milyon Sternlik silah

SNP sözcüsü Alan Smith, Muhafazakar, İşçi Partisi ve diğer vekillerin bu önemli meselede görüş birliği içinde olduğuna işaret ederek, “Türkiye önemli bir müttefik ama Kürtlere yönelik tutumu son derece sıkıntılı. Bir ülkenin niteliğini, azınlıklarına yönelik tutumu belirler. Birleşik Krallık siyasi tutsakların salıverilmesi konusunda ne yaptı? Türkiye’ye 12 milyon Sterlinlik silah gönderdi. Bu silahların Türkiye’ye satılmasında insan hakları açısından bir denetleme oldu mu?” diye sordu.

Birleşik Krallık aktif rol almalı

Muhalefet sözcüsü Catherine West ise “Düşünün, 54 vekil tutuklu bu ülkede. Tepkileri bir düşünün. Kürt halkının demokratik talepleri göz ardı ediliyor ve saldırıya uğruyor. Birleşik Krallık hükümetinin daha aktif bir rol alması gerekiyor. Dost ve müttefiklerimizi eleştirebilmeliyiz. Dışişleri Bakanlığı’nın Belçika Yüksek Mahkemesi’nin PKK ile ilgili kararını incelemesi yerinde olacaktır” diye konuştu.

Bakan geçiştirdi

Vekillerin açıklama ve sorularına hükümet adına yanıt veren Devlet Bakanı Amanda Milling, Türkiye ile yakın iş birliği içinde olduklarını belirtirken, demokrasi ve insan hakları ihlalleri ile HDP üzerindeki baskıların farkında olduklarını ifade etmekten öteye geçmedi. PKK’nin listeden çıkarılması görüşüne katılmadıklarını belirterek, HDP’ye ‘terör faaliyetleriyle arasına mesafe koyma çağrısı yapan’ bakana tepki gösteren Moyle, bakana sözünü ettiği terör faaliyetlerini tanımlama talebinde bulundu. “Türkiye ile stratejik çıkar ortaklığımız var, insan hakları konularını Avrupa Konseyi’ne bıraktık” mealindeki açıklamalarına tepki gösteren Moyle, “Söylemeliyim ki son derece hayal kırıklığına uğramış durumdayım. Türkiye’nin en azından İstanbul Sözleşmesi’nden çıkması konusunda ‘kaygılıyız’ ve ‘üzüntü duyuyoruz’ dışında bir şey söyleyemez miyiz?” diye eleştirdi.  LONDRA