İran'da seçim: Organizeli seçim mühendisliği

Dünya Haberleri —

foto: AFP

foto: AFP

  • İran, Cumhurbaşkanlığı seçimi için yarın sandık başına gidiyor. Gazeteci Peyman Aref, siyasi nitelikten çok organizeli bir seçim mühendisliği yapıldığını ve bu nedenle halkın büyük bir çoğunluğunun oyunu kullanmayacağını belirtti.

 

DİNDAR KARATAŞ/MA

İran’da gazetecilik yapan Peyman Aref, gerçekleşecek seçim öncesi ülkedeki mevcut tablo ve seçimin bölgesel önemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Aref, İran’da aday adayların elenme sürecinde karar veren Anayasayı Koruyucular Konseyi AKK üyelerinin 12 kişilik bir meclisten oluştuğunu ve bunun 6’sının ülkenin dini lideri Ayetullah Ali Hamaney tarafından atandığını 6’sının ise yine başında Ali Hameney’in bulunduğu Yargı mercii tarafından atandığını vurguladı. Seçimin bu nedenle ilk başta siyasi nitelikten çok organizeli bir seçim mühendisliği ile yapıldığını dile getiren Aref, özellikle reformist ve tanınmış bir aday adayın aday olarak seçilmemesinin bunun en önemli örneği olduğunu ifade etti.

Aref, “Bu dönem tanınmış reformist bir adaya o siyasi nitelik verilmedi. Yedi kişiye aday niteliği verildi. Sistematik bir şekilde Ayetullah Ali Hamaney bugün yargı erkinin başında olan bir kişi ve yaşlanmış biri ve yakında vefatı öngörülüyor. Hamaney'in yerine ise tam da bu nedenle İbrahim Reisi düşünülüyor. Dolayısıyla konsey reformist kanattan oy alma potansiyeli olan her hangi bir şahsa siyasi bir nitelik vermedi. Merkez bankası başkanı olan ve az da olsa reformist olan Abdulnasır Himmeti, mühürlerin döndüğü bir başka aday oluyor.  Halk ve reformist kanat şuanda Reisi seçilmesin diye Himmeti’yi destekliyor” dedi. 

Boykot hareketi çok güçlü

 Halkın büyük bir çoğunluğunun sandığa gitmeyeceğini belirten Aref, bunun en büyük nedeni ise istediği adayların elenmesi olduğunu söyledi. Büyük bir oy potansiyeli olan adayların elenmesinin ülkede ciddi bir eleştiri konusu olduğuna dikkati çeken Aref, “Şu anda güçlü bir boykot çağrısı var. Muhalif kanattan iki strateji kullanılmaktadır. ‘Eğer seçim Reisi’nin çıkması için mühendislik edilmişse Himmeti’ye oy verelim’ diyorlar. Hatta ‘Reisi’nin karşısında kuru bir odun bile olsa biz gidip kuru oduna oy vereceğiz’ söylemi ve stratejisi var. İkinci bir strateji de, ‘Böyle bir seçime ahlaken katılmamız bile doğru değil’ diyorlar. Bu da çok yüksek bir taban taşımaktadır. Boykot hareketi çok güçlü bir hareket ve bunun karşısına çıkmak zor oluyor” diye konuştu. 

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.