İşkence her yerde!


Amed’deki ev baskınında 70 yaşındaki ev sahipleri silah dipçikleriyle darp edildi, evdeki para ve bilezik gasp edildi; Antalya’da kolu ve kaburgası kırılan üniversite öğrencisine sahte rapor düzenlendi, savcı suç duyurusuna takipsizlik kararı verdi; kadın tutsak hastaneye götürülürken ring aracında cinsel saldırıya maruz kaldı.
Türkiye’de tek Kürtçe günlük yayın yapan Azadiya Welat Gazetesi merkez bürosuna 28 Ağustos’ta düzenlenen baskında gözaltına alınan 24 dağıtımcının evleri basıldı. Gözaltındaki İbrahim Bayram’ın evini basan polisler, darp ettikleri aile üyelerini “OHAL süreci var. Biz istediğimizi yaparız” diyerek tehdit etti. Gazete dağıtımcısı Bayram’ın Amed’in Kayapınar ilçesindeki evine kar maskeli özel harekât polisleri baskın düzenledi. Evin kapısını kırarak içeri giren polisler, aile üyelerini yere yatırıp, silah dikçikleri ve tekmelerle darp etti. Polisin şiddetine dayanamayan 67 yaşındaki baba Mehmet Bayram, fenalaşarak Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Aileyi yere yatırıp, evde arama yapan polisler, Bayram Ailesi’nin 500 TL para ve 2 altın bileziğini gasp etti. Polisin eve baskın yaptığı sırada evin kapsını kırdığı ve aile üyelerinin üzerine yürüdüğü anlar telefonla kaydedildi.
‘Hakimi de savcıyı da tanımıyoruz’
Baskın sırasında polislerin işkencesine maruz kalan ve ardından hastaneye kaldırılan Bayram’ın babası Mehmet Bayram yaşadıklarını şöyle anlattı: “Gece saat 03.00’te eve gelerek koçbaşıyla evin kapısını kırdılar. Yüzleri maskeli özel harekat polisleri eve girdiği gibi göğüs kafesime tekme attı. Yere düştüm. Bu sırada cebimde bulunan 580 TL para yere düştü. Daha sonra bu paranın 500 TL’sinin kaybolduğunu gördüm. Aramada evde bulunan 2 altın bileziği de aldılar. Arama bitene kadar, beni, eşimi ve çocuklarımı yere yatırıp silah dipçikleriyle, tekme ve yumruklarla sürekli darp ettiler. Bize karşı ağza alınmayacak küfürler ettiler. Karşı çıktığımızda polisler bize, ‘OHAL var. Biz savcıyı da hâkimi de kimseyi de tanımıyoruz. İstediğimizi yaparız. Her eve gireriz’ dediler. Arama kâğıdını istediğimizde polisler bize, ‘OHAL var. Arama kâğıdına gerek duymuyoruz’ cevabını verdi.”
‘Polis ambulans çağırmadı’
Göğüs kafesine aldığı darbeler nedeniyle fenalaştığını ancak talep etmelerine rağmen polisin ambulans çağırmadığını ifade eden Bayram, çocuklarının 112’yi araması üzerine eve gelen ambulans ile hastaneye götürüldüğünü belirtti. Hastaneden “Yumuşak doku zedelenmesi” yönünde darp raporu aldığını dile getiren Bayram, polislerden davacı olduğunu söyledi.
69 yaşındaki kadını darp ettiler
Arama boyunca özel harekât polislerinin işkencesine maruz kalan ve vücudunun birçok yerinde morluk oluşan 69 yaşındaki anne Minte Bayram ise şunları aktardı: “Eşime ve çocuklarıma işkence eden polisleri engellememeye çalıştığım için silah dipçikleri, tekme ve yumruklarla vurdular. Ayağımda, vücudumun bir yerinde şişlik ve darp izi oluştu. Polisler sürekli bizi tehdit edip ağza alınmayacak küfürler ettiler. ‘Niye yapıyorsunuz, Müslüman değil misiniz’ dediğimde, beni tehdit etmeye devam ettiler. Onlara ‘bizi öldürseniz de sizden korkmuyorum’ dedim. Bu zulmü kabul etmiyoruz. Hakkımızı arayacağız.”
İnfazla tehdit etti
Saatlerce süren polis işkencesi nedeniyle vücudunun birçok yerinde morluklar oluşan ve infaz edilmekle tehdit edilen kardeş Heybet Bayram da, baskın yapan polislerden arama kararı istediğini ve aksi taktirde kapıyı açmayacaklarını söylediklerini aktardı. Kapılarının koçbaşıyla kırıp içeri girildiğini anlatan Bayram, “Sırtımda ve vücudumun birçok yerinde birçok morluk var. Ayaklarıyla ellerime bastıkları için ellerimde yaralar oluştu. Bizi öldüreceklerini söylüyorlardı. Hatta bir özel hareket polisi silahı kafama doğrultarak bana sıkmak istedi. Başka bir polis silahı onun elinden aldı. Polisler dışarıya çıkan komşuları da ‘girin içeriye yoksa sizi de öldürürüz’ diyerek tehdit etti” diye anlattı.
Gazeteciler 1 haftadır gözaltında
Öte yandan Şehitlik Semti’nde oturan Engin Özelçi’nin ailesinin evine yapılan baskında, evin kapıları kırıldı. Aile üyeleri polisin şiddetine ve hakaretine maruz kaldı.
Azadiya Welat merkez bürosuna yapılan baskınla gözaltına alınan dağıtımcılar 5 gündür il emniyet müdürlüğünde tutuluyor.
DİHA/AMED
Polis-doktor-savcı çetesi
Antalya’da durakta gözaltına alınan, polis otosunda kolu, emniyette kaburgası kırılan üniversite öğrencisi Abdulilla Turan için doktor “inşaattan düştü” şeklinde rapor düzenledi, savcı suç duyurusuna takipsizlik kararı verdi.
Antalya’nın Kepez ilçesinde Akdeniz Üniversitesi öğrencisi Abdulilla Turan 19 Şubat tarihinde bir durakta evine gitmek için beklerken polisler tarafından gözaltına alındı. Polis otosunda darp edilen Turan’ın kolu kırıldı. Kolu kırık şekilde Antalya İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen Turan’a yönelik şiddet deva etti ve bir kaburgası kırıldı. Emniyetteki işlemlerinin ardından sağlık kontrolü için hastaneye götürülen Turan hakkında hazırlanan sağlık raporunda “bir kolu ile bir kaburgasının kırık olduğu, vücudunun birçok yerinde darp izlerine rastlanıldığı, kulağının arkası ile vücudunun ön ve arka taraflarında morluklar, bacaklarında yaralar olduğu” tespit edildi.
Ancak polisler Turan’ın inşaattan düştüğünü iddia ederek, sağlık raporundaki işkence izlerinin “yüksekten düşmeye bağlı” olduğuna dair rapor düzenletti.
‘İnşaattan düştü’ dediler
İşlemlerinin ardından savcılık sorgusu için Antalya Adliyesi’ne sevk edilen Turan, maruz kaldığı işkenceyi “Durakta gözaltına alındıktan sonra gördüğüm işkencede bir kolum kırıldı. Emniyete götürüldüğümde işkence devam etti ve burada da polisler beni yere yatırarak, üzerimde zıpladılar. Burada da bir kaburgamın kırılmasına sebep oldular. Hastanede aldığım sağlık raporunu da kendi istedikleri gibi doldurtarak, inşaattan düştüğümü iddia ettiler” sözleri ile anlatarak, işkenceci polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.
Savcılık işkenceyi göremedi
Turan’ın ifadesi üzerine başlatılan kovuşturma dosyası Antalya Adliyesi Memur Suçları Savcılığı‘na gönderildi. Memur Suçları Savcılığı da, 7 ay aradan sonra yapmış oldukları kovuşturma sonucunda Turan’ın işkenceye maruz kaldığına dair delil bulunamadığı iddiasıyla dosya hakkında takipsizlik kararı verdi.
Takipsizlik kararına itiraz
Turan’ın avukatı Özden Saldıran, müvekkilinin gözaltına alınmasından 3 gün sonra sağlık raporu aldığını, işkenceye maruz kaldığının açık olduğunu kaydederek, durakta gözaltına alınan birisinin inşaattan düştüğüne dair iddianın inandırıcı olmadığını belirtti. Av. Saldıran, müvekkilinin vücudunda işkence izlerinin olduğunu kaydederek, düşmeye bağlı oluşabilecek yaralanmalarda vücudun belli bir bölgesinin zarar görebileceğine dikkat çekti. Takipsizlik kararına itiraz edeceklerini belirten Saldıran, dosyanın takipçisi olacaklarını ifade etti.
DİHA/ANTALYA
