Kadınlar için kapkara tablo

Haberleri —

Çok düşük oranla da olsa çalışma hayatına atılan kadınlar, elde ettikleri ücret bakımından erkeklerin gerisinde kalıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yayınladığı ‘İstatistiklerle Kadın 2016’ çalışmasında çok iç açıcı veriler yer almadı. Türkiye genelinde okur-yazar olmayanların oranı yüzde 5.4 iken, erkeklerde yüzde 1.8 olan bu oran kadınlarda yüzde 9. Erkeklerde yüzde 71.5 olan işgücüne katılım oranı, kadınlarda yüzde 31.5’te kaldı.

İstihdamda geride, işsizlikte önde olan kadınlar, elde ettikleri ücret bakımından da erkeklerin gerisinde kaldı. 2015 yılı itibarıyla Türkiye’de yıllık ortalama çalışan ücreti 21 bin 514 lira iken, erkekler 22 bin 673, kadınlar ise ortalama 17 bin 596 lira gelir elde ettiler.

İşgücüne katılım oranı düşük olan kadınların, istihdam oranları da çok geride kaldı. Üstelik Türkiye, yüzde 27.5 ile kadın istihdamı oranı ile hem 60.4 olan AB ortalamasının, hem de 42.5 olan Yunanistan’daki oranın çok altında yer aldı. Kadın istihdam oranı, İsveç’te yüzde 74, Danimarka’da yüzde 70.4, Almanya’da yüzde 69.9...

Siyasette temsil

Kadınların Meclis’te temsili 1983 yılına göre yaklaşık 5 kat arttı ama tatmin edici seviyeye ulaşılamadı. 1983 Meclisi’nde 399 milletvekilinin 12’si kadınken, temsil oranı sadece yüzde 3 oldu. 2016 itibarıyla ise 550 milletvekilinin 81’i kadın ve temsil oranı yüzde 14.7 seviyesinde. Türkiye’de bakan sayısı 2016 yılında 27 olup bunların sadece biri kadın oldu. Türkiye’de 2009 yılı yerel seçimlerinde kadın belediye başkanı oranı yüzde 0,9 iken 2014 yılı yerel seçimlerinde bu oran yüzde 2,9 oldu. Kadın muhtar oranı 2009 yılı yerel seçimlerinde yüzde 2,3 iken 2014 yılı yerel seçimlerinde bu oran yüzde 2 oldu.

Eğitimli kadınların katılımı

Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; 2015 yılında, Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde işgücüne katılma oranı yüzde 51,3 olup, bu oran erkeklerde yüzde 71,6, kadınlarda ise yüzde 31,5 oldu. Eğitim durumuna göre işgücüne katılım oranı incelendiğinde, kadınların eğitim seviyesi yükseldikçe işgücüne daha fazla katıldıkları görüldü. 

Güvende hissetmiyorlar

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre; 2016 yılında yaşadıkları çevrede gece yalnız yürürken kendilerini güvensiz hissedenlerin oranı toplamda yüzde 26,2 iken bu oran erkeklerde yüzde 15,2, kadınlarda yüzde 37 oldu. Erkeklerin yüzde 71’i, kadınların ise yüzde 47,5’i yaşadıkları çevrede kendilerini güvende hissetti.

Türkiye son sırada

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, “Türkiye’de kadın emeği her geçen gün daha da görünmez ve değersiz hale getiriliyor” dedi. Çerkezoğlu, her 4 kadından 3’ünün ücretsiz çalıştığını, kadınların, ev ve aile bakımına erkeklerden 5 kat fazla zaman harcadığı için 11 milyon kadının çalışma hayatına katılamadığını vurguladı. Çerkezoğlu, şunları söyledi: 

* Erkekler kadınlardan 2.5 kat daha fazla ücret alıyor.

* İşsizlikten de en fazla kadınlar etkileniyor. İşsizlik oranı yüzde 20’lere ulaşmış iken kadın işsizlik oranı yüzde 28’i buldu.

* Dünya Ekonomik Forumu’nun (World Economic Forum, WEF) geçtiğimiz aylarda yayınladığı ‘Kapsayıcı Büyüme ve Kalkınma Raporu’na göre kadınların işgücüne katılım oranı açısından Türkiye, kendi gelir kategorisindeki 26 ülke arasında son sıradadır. 

* Kadın ve erkek gelir eşitsizliğinde ise Türkiye yine son sıradadır.

* Finansal varlıklar açısından ise 26 ülke arasında cinsiyet eşitsizliğinin en yüksek olduğu ikinci ülke yine Türkiye’dir.

* Kadınlara ‘en az üç çocuk doğurma’ dayatmasının yapıldığı Türkiye, 26 ülke arasında ücretli gebelik izinlerinin en düşük olduğu üçüncü ülkedir. 

Bu verilerin Türkiye’de kadın emekçilerin ne adı ne de yeri olduğunu gösterdiğini kaydeden Çerkezoğlu, “toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştirecek, kadın emeğinin daha güvencesiz, esnek hale getirilmesinin önünü açacak” tek adam rejimine ‘Hayır’ diyeceklerini söyledi. Çerkezoğlu, “Eşit işe eşit ücret ile çalışma hakkı için; sendikal haklarımız için; sağlık, eğitim ve sosyal güvenlik haklarının güvence altına alınması için; kreşler, bakımevleri ile ev işlerinin toplumsallaştırılmasına yönelik adımların atılması için; kadınların toplumsal yaşama eşit biçimde katılımı için mücadeleye devam edeceğiz. Emeğimize, bedenimize ve kimliğimize sahip çıkıyor; eşitlik, özgürlük ve barış için mücadele etmeye devam ediyoruz. Eşitlik, özgürlük, ekmek ve gül istiyoruz.” 



 HABER MERKEZİ



paylaş

Haberler


   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.