Kadınlar yargıya ‘aklını başına al’ diyor

Kadın Haberleri —

.

.

  • Feminist Avukat Canan Arın, yükselen mücadelenin tüm kadınları cesaretlendirdiğini ve erkeklerin bundan sonra rahat hareket edemeyeceğini belirterek, “Kadınlar, devlet korumuyorsa o zaman kendi kendilerini koruyacakları mesajını veriyor” dedi. 

Türkiye’de 8 Aralık’ta Yazar Hasan Ali Toptaş ile başlayan ifşa hareketi, her sektörden farklı isimlerdeki erkeklerin teşhiriyle devam ediyor. Kadınlar, sosyal medyada “Uykularınız Kaçsın” etiketiyle yıllardır saklamak zorunda kaldıklarını ve kimseye anlatamadıklarını bir bir dile getiriyor, erkeklerin cinsel taciz ve saldırılarını ifşa ediyor, bundan sonra sesiz kalmayacaklarını belirtiyor.
Geçtiğimiz günlerde Heinrich Böll Vakfı’nın verdiği ‘Anne Klein Kadın Ödülü’nü alan Feminist Avukat Canın Arın, #MeToo hareketine dönüşen ifşaları, eylemin neden şimdi patlak verdiği ve çifte standart kararıyla tepkilerin odağındaki yargıyı, Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Semra Turan’a değerlendirdi.  

Mücadele cesaretlendiriyor

Tacizi açıklamanın olağanüstü cesaret isteyen bir durum olduğunu belirten Canan Arın, gecikmiş olsa da bu süreci büyün kalbiyle desteklediğini belirtti. 
Tacizi ifşa etmede kadın hareketinin büyük etkisi olduğunu kaydeden Arın, şöyle dedi: “Tacizi ifade etmek çok zordur. Öyle olaylar var ki!.. Çok vahşi vahim ensest olaylar var. Bazı anneler bu durumu bilmesine rağmen susuyor. Hatta babadan yana oluyorlar. Kızlarını susturmaya çalışıyorlar. Kızlarının yalan söylediğini iddia ediyorlar. Tacizi ifşa etmede kadın hareketinin çok büyük önemi olduğunu düşünüyorum. Yükselen kadın mücadelesi tüm kadınları cesaretlendiriyor. Tacizci erkeklerin ifşa edilmesi çok önemli. Umarım devam eder ve tüm meslek gruplarını etkiler.”
 
Kadınlar korkmayacak

İfşa edilen tacizci Yazar Hasan Ali Toptaş’ın önce özür dileyip sonra yargıya gideceğini söylemesine ilişkin hatırlatmada bulunan muhabire yanıt veren feminist avukat, “Toptaş ise önce kabul etti. Sonra baktı bütün kadınlar ayağa kalktı, şimdi de yargıya gideceğini söylüyor. Eğer yargı bağımsız olursa Toptaş mahkûm olacak. Ancak ne yazık ki Türkiye’de bağımsız bir yargı söz konusu değil. Toptaş’ın yargıya gitmesi kadınlara bir gözdağı ise kadınlar bundan korkmayacak. Yargıda kadınların aleyhine çıkacak her karar Türk yargısı açısından bir yüz karası olacaktır” dedi. 
 
İfşalar yaygınlaşacak

İfşaların bazı kesimler tarafından ‘örgütlü bir linç girişimi’ olarak öne sürüldüğünü ve bu söylemlerin kadınlara saldırıları da artırdığını belirten Canan Arın, “Linçse linç. Onlar kadınları linç ederken, katlederken, tecavüz ve tacize maruz bırakırken hiç düşündüler mi? O kadınların yıllarca hangi travmalardan geçtiğini, neler yaşadıklarını düşündüler mi? Nasıl korktuklarını, rüyalarını kaçırdıklarını düşündüler mi? Yok; gayet hayatına hiç bir şey olmamış gibi devam ettiler. Kadınlar kimsenin ölmesini istemiyor. Yüz yılların birikimini, korkunç travmalarını ifşa ediyor. Çok büyük isyan içerisindeler. İfşalar her alanda etkisini gösterecek, yaygınlaşacak. Bunu da birbirlerinden cesaret alarak yapacaklar. Tüm kalbimle kadınları destekliyor, cesaretlerinden kaynaklı kutluyorum“ diye konuştu.

Hukuk varsa dava açsınlar

Arın, “Eğer bir hukuk sistemi varsa savcıların ifşa edilen tacizci erkeklere dava açmaları, bu kapsamda ifadeleri almaları gerekiyor” dedi. 
İktidarın tecavüzleri desteklediği için sessiz kaldığına işaret eden Arın, şöyle devam etti: “Ensar Vakfı‘nda çocuklara tecavüz ettiler; ne dedi Bakan? ‘Ensar Vakfı iyi bir vakıftır, bir şey olmaz’ dedi. Ondan sonra da ben AKP aleyhine bunu söyledim diye dava açtılar. Ben AKP’nin onuruyla oynuyormuşum. Senin onurunla kendi Bakan’ın oynuyor, eğer bir onurun varsa. Kadın direnişi güçlendikçe, hukuk üzerinde bir baskı kurulacak. O zaman hep birlikte göreceğiz neler oluyor mahkemelerde. 
 
Kadınlar güvenmemekte haklı

Semra Demir’in ‘Kadınlar neden yargıya başvurmuyor?’ sorusuna ise Arın, “Çok açık kadınlar, Türkiye hukuk sistemine güvenmiyor. Yalnızca kadınlar değil, toplum da güvenmiyor. Çünkü hukuk hiçbir zaman kadınlardan yana olmadı. Hukuk sistemi önce tacize tecavüze maruz kalan kadınları yargılıyor. Nasıl elbise giymişti? Kahkaha mı atmıştı? Böyle saçma sapan sorularla geçmişini sorguluyor. Yargı her zaman erkeklerden yana oldu ve erkekleri koruyup kolladı. Kadınlarda bir suç bulmaya çalışıyorlar. Kadınlar hukuk sistemine güvenmemekte çok haklılar” diye cevap verdi. 
“Kanunların düzgün uygulanması için kadınların sosyal medya hesaplarını baskı unsuru olarak kullanması gerekiyor” diyen Arın, hukuk diye bir kavramın kalmadığı yerde kadınların çare olarak bu yola başvurduğunu söyledi.

Örgütlü hareket şart

Arın son olarak taciz-tecavüze maruz kalan ve ses çıkaramayan kadınların, herhangi bir kadın örgütünde yer alıp ifşa etmelerini istedi. Arın şöyle dedi: “Arkalarında müthiş bir kadın desteği var. Korkmasınlar. Utanması gereken tacizi tecavüzü yapanlardır, mağdur kadınlar değildir. Kadınlar tek tek olduklarında kolay ezileceklerini biliyorlar. O yüzden örgütlü hareket etmek zorundalar. Özellikle genç kadınlara tavsiyem mutlaka bir kadın örgütünde yer almalı, örgütlü mücadele etmeleri gerekiyor. Kadınlar, devlet korumuyorsa o zaman kendi kendilerini koruyacakları mesajını veriyor. Yargıya ‘aklını başına al taciz yapan erkekleri cezalandır’ diyor. 

HABER MERKEZİ

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.