Kayıplar ve Saray’ın sürekli darbesi

Haberleri —

Mayıs ayı devrimcilerin çokça toprağa düştükleri bir zaman. 

31 Mayıs 1971 Sinan ve yoldaşlarının Nurhak'ta katledildiği tarih. 6 Mayıs 72 Deniz, Yusuf, Hüseyin'in idam edildikleri gün. 18 Mayıs 73 Kaypakkaya'nın işkenceyle aramızdan alındığı gün.

1 Mayıs 77 37 genç ve işçi yoldaşın Taksim 1 Mayıs mitinginde katledildiği zaman. 18 Mayıs 1977 sınırsız enternasyonalist Haki Karer'in katledildiği gün. 82 17-18 Mayıs gecesi Ferhat Kutay ve 3 yoldaşının, Dörtler'in, faşist sömürgeciliğin zulmünü protestoda yaşamlarını yitirdiği zaman. Başta bütün dünyada 1 Mayıs'larda yitirdiklerimiz gelmek üzere, sayısız isimsiz devrimci kahramanı yitirdiğimiz aydır Mayıs ayı. Mücadelelerinden öğrenmeye devam sözüyle, saygıyla anıyoruz. 

Katledip kaybederek korku salma, devlet faşizmi ve gericiliğinin geleneksel saldırı yöntemi. Çok gerilere gitmeye gerek yok. Devlet gerçekleştirdiği Ermeni ve Kürt katliamlarında çukurlara katlettiği canlarımızın naaşlarını doldurarak üzerini toprakla kapatıyordu. Köprü ve vadilerden nehirlere atıyordu. Aydınları ve liderleri bilinmeyen yerlere gömüyordu. Mustafa Suphileri Kardeniz'in soğuk sularını gömüyordu. Sonra tek tek kayıpları da yaşattı. 1936'da TKP'li Salih Bozışık'ı, 1949'da Sabahattin Ali'yi kaybederek katletti. 

12 Eylül askeri faşizmi kaybederek katletmeyi yeniden başlatmıştı. Faşist sömürgecilik, 90'lı yıllarda Kürdistan'da çok yoğunlaştırarak, Türkiye kentlerinde artırarak bu yoketme yöntemiyle şok ve dehşet yaratmaya çalıştı. Kaybederek, faili gizli tutarak katlettiği canlarımız onbinleri buldu. 

Gazi ayaklanmasından öc almak için 1995 21 Mart'ında kaçırıp katlettiği ve 26 Mart'ta Beykoz Buzhane köyü ormanlık alanına İstanbul işkenceci polislerince bırakılan Hasan OCAK yoldaşın cansız bedeni, kayıplara karşı mücadelenin sonucu olarak 17 Mayıs tarihinde Altınşehir kimsesizler mezarlığında bulundu. Aynı tarihlerde kaçırılıp katledilen ve aynı yere bırakılan Rıdvan Karakoç yoldaşın cansız bedeni de 28 Mayıs'ta kimsesizler mezarlığında bulundu. Onların şahsında ve kayıplara karşı mücadelede bilinç ögesi olsun diye 17-31 tarihi gözaltında kaybedilmeye karşı mücadeleye ve kaybedilen canlarımızı anmaya adandı. 

Bugün, diktatör Erdoğan, sürekli darbesiyle, soykırımcı ve yokedici katliamlarını açıktan gerçekleştiriyor. Kobanê'de IŞİD katillerini gelişmiş silahlarla donatıp saldırtmasına karşı protesto serhildanında onlarca Kürt gencimizi katletti. 5 Haziran Amed seçim mitinginde, 20 Temmuz Suruç'ta, 10 Ekim Ankara Barış Mitingi'nde IŞİD'li canileri kullanarak yüzlerce canımızı aldı. 

 Şok ve dehşet yaratan bu saldırıların belirtisi olduğu Kürt halkımıza soykırımcı ve devrimcileri yokedici savaşı yoğunlaştırdı ve sürdürüyor. 

Tank ve topla, helikopter ve uçakla, Kürt halkımızı vuruyor. Kürdistan'ın kentlerini ve mahallelerini yok ediyor. Vahşet bodrumları yaratıyor. Canını aldığı halkımızın cenazelerini kazan ve yangın bombalarıyla tanınmaz hale getiriyor. 90'ların kaybederek yoketmesini geride bırakan vahşetle dehşet saçıyor. 

Diktatör Erdoğan soykırımcı ve yokedici Çöktürme Planı'nı, süreklileştirdiği darbesi eşliğinde yapıyor. Reis'in diktatörlüğünü kalıcı kılmak için darbeciliğini sürekli kılıyor. 7 Haziran seçiminde HDP'nin seçim başarısını kan dökerek 1 Kasım darbesiyle engelliyor. Yetinmiyor. Diktatörlüğünün hukukunu yapmak için kan dökücülükte kardeş olduğu Davutoğlu'nu daha düşük profilli Binali Yıldırım'ı emireri olarak başbakanlığa atıyor.

Dahası diktatörün kanlı seçimi altında bile halklarımızın demokratik iradesinin vekilleri olarak seçilen HDP'lilerin dokunulmazlığını kaldırarak emirerleriyle doldurduğu yargı eliyle hapsetmek istiyor. Bunun sonrası eleştiren her vatandaşı ve vekili zindana göndermektir. Süreklileştirilmiş darbesi yoluyla kukla parlementolu, tek partili, Reis'in hanedanlığının yöneteceği faşist diktatörlüktür. İslamcı-Türkçü-neoliberalci yamalı bohça ideolojiye dayanan ve Reis'in hanedanlığını sürdürecek bir diktatörlüğü elbetteki halklarımız kabul etmeyecek boyun eğmeyecektir. Büyüyen direniş bu gerçeği kanıtlıyor. 

Kayıplara karşı mücadele, bugün Reis'in soykırımcı ve yokedici saldırısına karşı mücadeledir. Kayıplarda ve Mayıs'ta yitirdiğimiz devrimci yoldaşlarımızın anısı bu mücadelede ısrarlı ve kararlı olmamızı bize emrediyor.

Direnişin soykırımcı saldırıyı kışkırttığı liberal safsatası , Erdoğan ve generallerinin akılalmaz soykırımcı ve yokedici katliamları karşısında yerlebir olurken, yiğit Kürt gençlerimizin YPS'yle kahraman direnişi, Erdoğan ve generallerini şaşkına çevirmeye başladı. Kürt gerillalarının bahar direnişini başlatmaları katillerin şaşkınlığını artırıyor, morallerini yere çalıyor. Baksanıza, NATO'nun 2. büyük ordusunun Genel Kurmay Başkanı düşürülen helikoptere ilişkin yalanını ancak bir hafta sürdürebiliyor.

Erdoğan ve generallerinin saldırısına karşı hendekle, barikatla, siperle, HDP'li vekillerimizin faşist darbeye maruz bırakılmasına karşı demokratik kitlesel mücadelemizle de direnecek, faşizme karşı zaferi yakınlaştıracağız. 

paylaş

Haberler


   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.