Kayyum geldi, 93 kadın kurumu kapatıldı
Kadın Haberleri —

Kayyum protesto/Batman
- KHK ile kayyum atanan Bakurê Kurdistan’daki 93 belediyeye bağlı kadın kurumları ya kayyumlar tarafından kapatıldı ya da erkekler atandı. HDP Milletvekili Ayşe Acar Başaran, iktidarın, “Kadınların örgütlü olduğu tüm alanlarda, onların varlığını ortadan kaldırmaya çalıştı” dedi.
MUSTAFA DOĞAN / AMED
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kayyum atanan belediyeler, vali ve kaymakamlar ile AKP yandaşları tarafından talan edilmeye başlandı. Kayyumların hedefinde ise büyük emeklerle kurulan kreşler ile Kürt kadın merkezleri vardı. HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, iktidarın kurumsal Kürt kadın hareketini hedeflediğini, onlarca çocuk ve kadın kurumlarının kapatıldığını belirterek, "15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra bu süreci kendine 'Allah'ın lütfu' olarak gören iktidar, bunu kadın mücadelesine saldırma, kazanımlarını hedefleme üzerine kurdu. Kadınların örgütlü olduğu tüm alanlarda varlıklarını ortadan kaldırmaya çalıştı" dedi.
1 Eylül 2016 tarihinde imzalanan 674 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile belediyelere kayyum atama yetkisi ile aynı zamanda belediyelerin taşınır ve taşınmaz mallarına el koyma, belediye çalışanlarını görevden uzaklaştırma yetkisi vali ve kaymakamlara verildi. Bu kararnameden sonra DBP'den seçilen belediyelere 11 Eylül 2016 tarihinde el konulmaya başlandı. 3 Büyükşehir, 7 il, 63 ilçe ve 22 belde olmak üzere 95 belediyeye kayyum atandı. 93 belediye eşbaşkanı ise tutuklandı. Kurdistan’da kamuda ve belediyelerde çalışan 15 bine yakın Kürt işçi ve memur, 300’e yakın muhtar ihraç edildi. Milletvekillerinin yanı sıra, yüzlerce belediye meclis üyesi ve il genel meclis üyesi ile sayısı binleri aşan il ve ilçe teşkilatlarında çalışan parti yöneticisi ve çalışanı tutuklandı. İktidarın kayyumlar eliyle hedeflediği ve ortadan kaldırmaya çalıştığı kurumların başında ise belediyelerin kadın merkezleri geldi.
İkinci kayyum dönemi
19 Ağustos 2019 tarihinde Amed, Mêrdîn ve Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanları görevlerinden uzaklaştırılarak yerlerine il valileri kayyum olarak atandı. Kayyum atamaları ilerleyen zamanda 48 belediyeyi daha kapsadı. Yüzlerce meclis üyesi gözaltına alındı, onlarcası tutuklandı. Farklı tarihlerde 88 belediye meclis üyesi ili 17 il genel meclis üyesi görevlerinden uzaklaştırıldı. İkinci kayyum atamalarında da yine hedefte Kürt kadın merkezleri vardı.
Örneğin Wan'da Kadın Politikaları Daire Başkanlığı’nda çalışan birim müdürü ile diğer daire başkanlıkları ve birimlerde müdür olan 11 kadın açığa alındı. Amed Büyükşehir Belediyesi Kadın Politikaları Daire Başkanı gözaltına alınıp görevinden uzaklaştırıldı. DİKASUM'un müdürü görevinden alındı. Mêrdîn Belediyesi Kadın Daire Başkanı görevden alındı ve memurluktan men edildi. Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Gençlik Daire Başkanlığı’na erkek müdür atandı.
'Çok ciddi bir saldırı söz konusu'
Tek adam rejimine geçişle beraber, iktidarın rejimin kurumsallaşmasına engel gördüğü bütün kesimlere yönelik çok yoğun ve sistematik bir saldırı olduğunu ifade eden HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, bu saldırılarının asıl hedefinin kadın mücadelesi olduğunu söyledi.
"Özellikle 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra bu süreci kendine 'Allah'ın bir lütfu olarak gören iktidar bunu kadınların mücadelesine saldırma, kazanımlarını hedefler üzerine kurdu" diyen Başaran şunları söyledi: "Kadınların örgütlü olduğu tüm alanlarda, onların varlığını ortadan kaldırmaya çalıştı. Aslında kadın kurumlarının kapatılması da buna bağlıdır. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra onlarca çocuk ve kadın kurumu kapatıldı. Bu da yetmedi, bu süreç içerisinde yüzlerce kadın ihraç edildi. Kadın örgütlüğü hedef haline getirildi. Bugün de kurumsal Kürt kadın hareketini hedefleyen iktidar aynı zamanda Türkiye’deki kadın hareketini de benzer biçimde hedefine almış durumda."
'Kadına şiddet cezasızlık politikasıyla ödüllendiriliyor'
En son olarak Tevgera Jinên Azad/Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivistlerinin gözaltına alınması ve 8'inin tutuklanması, yine Kadın Cinayetlerini Durduracağız Plaformu'na karşı açılan kapatma davasının esasında, direnen ve mücadele eden gücü ortadan kaldırmaya yönelik olduğunu belirten Başaran, "Bunlar tabiki sadece örgütlü kadın mücadelesine bir saldırı değil, toplum içerisindeki bütün kadınlar da bu saldırının hedefi oluyor. İktidar, bütün mekanizmalarıyla, ellerindeki aygıtlarıyla bu süreci yürütmeye çalışıyor. Kadına şiddet cezasızlık politikasıyla ödüllendiriliyor. Ama kadınlar buna itiraz ettiğinde de hedef haline geliyor" şeklinde konuştu.
‘Kadın karşısında varlık gösteremiyor'
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle Türkiye ve Kurdistan'ın dört bir yanında meydanlara çıkan kadınların devlet şiddetiyle yüz yüze kaldığını kaydeden Başaran, "İstanbul'da 200 kadın darp edildi. Amed'de de benzer şekilde. Bütün bunlar, dünyadaki ve Ortadoğu'daki kadın mücadelelerinin yükselmesi ve sonuç alınmasıyla da ilgilidir. Rejimler, erkek egemen tekçilik üzerine kendini var ediyor. Alternatif sunan çok güçlü bir kadın hareketi var. Rojava'da, Rojhilat'ta. ‘Jin, jiyan, azadî’ sloganının uluslararası alanda kullanılması ve bir paradigma haline dönmesini iktidar kendi açısından büyük bir risk görüyor. Çünkü kadınlar özgürleştiği, mücadele ettiği yerlerde faşist rejimler kendini var edemiyor. Kendini ayakta tutamıyor" dedi.
Kadına yönelik şiddet arttı
Örgütlü mücadele eden kadınlara karşı baskı, gözaltı ve tutuklamalarla toplumdaki tüm kadınlara da bir mesaj verilmek istendiğini kaydeden Başaran, "Özellikle kayyum sonrasında, OHAL sonrasında kapatılan kadın kurumlarıyla bölgede kadına yönelik şiddet vakaların arttığını, kadınların destek alamadığını görüyoruz. Kadınlar karakola gittiğinde oralardan geri çevriliyorlar. Kadınların beyanları esas alınmıyor. Bu ortam, kadınların daha fazla şiddet görmesine de neden oluyor. Tam bu nedenle kadına yönelik şiddet politiktir diyoruz. Politikalarını uygulayarak, kadınları belli bir sınır içerisine hapsetmeye çalışıyorlar. Ancak bunun karşısında da her zaman olduğu gibi direnen bir kadın çizgisi var" şeklinde konuştu.
* * *
Örgütlü kadınlara gözaltı ve tutuklama
Kayyumların Kürt kadın kurumlarını yok etme girişimine karşı örgütlenen kadınlar, bu kez de gözaltına alınarak ya da tutuklanarak sindirilmeye çalışıldı. 2018 yılında Amed'de kurulan Rosa Kadın Derneği, sadece kent özelinde değil, bölgede ve ülke genelinde Kürt kadınlar başta olmak üzere kadın hakları alanında mücadele ediyor ve çalışmalar yapan bir kurum. Bugün, TJA gibi Kürt kadın hareketinin temsilcileri arasında yer alan derneğin bünyesindeki birçok kadın, 20 Temmuz 2016 yılında ilan edilen OHAL'in ardından çıkarılan KHK ile kapatılan, kimisine kayyum atanan kadın kurumları ve derneklerinde çalışmalar yürütüyordu. Rosa Kadın Derneği'ne yönelik 24 Mayıs 2022 tarihinde yapılan baskında gözaltına alınan 13 kadından 8'i tutuklandı. Yine Ankara merkezli soruşturma kapsamında TJA aktivisti Figen Aras, Figen Ekti, Mekiye Ormancı, Didar Çeşme, Bedia Akkaya, Hatice Güngör, Hülya Kınağu ve Gülistan Dehşet "örgüt adına faaliyette bulunmak" iddiasıyla tutuklanırken, Yeliz Ayyıldız Kıyak, Hülya Taşar, Zekiye Güler, Sultan Esen, Meral Şimşek, Zeynep Boğa, D.A., Merve Tekin Demirel, Hazal Aras, Aysel Ceylan, Beritan Canyaş, Tamcihan Çelebi ve Hatice Ay, ev hapsi şartıyla serbest bırakıldı.
Kapatılan kadın merkezleri
Kayyumlar tarafından kapatılan, çalışmaları durdurulan ve içeriği değiştirilen kadın merkezleri şunlar: Amed Büyükşehir Belediyesi (DİKASUM), Kayapınar Belediyesi (Ekin Ceren Kadın Merkezi), Sur Belediyesi (Amida Kadın Merkezi), Yenişehir Belediyesi (Roza Kadın Merkezi), Çınar Belediyesi (Jînwar Kadın Merkezi), Silvan Belediyesi (Meya Kadın Merkezi), Lice Belediyesi (Nujiyan Kadın Merkezi), Kulp Belediyesi (Zozan Eren Kadın Merkezi), Hani Belediyesi (Hani Belediyesi Kadın Merkezi), Bismil Belediyesi (Nujin Kadın Merkezi), Batman Belediyesi (Selis Kadın Merkezi, Hevi Kadın Atölyesi), Bitlis Belediyesi (Dilan Kadın Merkezi), Mardin Büyükşehir Belediyesi (Arin Kadın Merkezi), Kızıltepe Belediyesi (Nuda Kadın Merkezi), Nusaybin Belediyesi (Gûlçilav Kadın Merkezi), Mazıdağı Belediyesi (Rewşen Kadın Merkezi), Dargeçit Belediyesi (Çiçek Kadın Merkezi), Derik Belediyesi (Peljîn Kadın Merkezi), Şırnak Belediyesi (Zahide Kadın Merkezi), Cizre Belediyesi (Sitiya Zin Kadın Merkezi), Silopi Belediyesi (Viyan Kadın Merkezi), Viranşehir Belediyesi (Berjin Amara Kadın Merkezi), Halfeti Belediyesi (Sara Kadın Merkezi), Van Büyükşehir Belediyesi (Rojin Kadın Yaşam Merkezi), İpekyolu Belediyesi (Maya Kadın Yaşam Merkezi), Erciş Belediyesi (Kadın Destek Evi), Bahçesaray Belediyesi (Kadın Yaşam Merkezi), Hakkâri Belediyesi (Binevş Kadın Merkezi), Çukurca Belediyesi (Bervar Kadın Merkezi), Şemdinli Belediyesi (Nujîn Kadın Merkezi), Doğubayazıt Belediyesi (Sema Yüce Kadın Merkezi), Siirt Belediyesi (Berfin Kadın Merkezi), Baykan Belediyesi (Arîn Kadın Danışma Merkezi), Varto Belediyesi (Savuşka Kadın Merkezi), Dersim Belediyesi (Yaşam Kadın Merkezi) ve Akdeniz Belediyesi (İştar Kadın Merkezi)














