Kerbela devam ediyor
Alevi toplumunun Yası Muharrem Orucu’ndan sonra, aşure dağıtımı Avrupa’daki Kürt derneklerinde devam ediyor. Derneklerde aşure dağıtımı, aynı zamanda çeşitli mezheplere mensup Kürdistanlılar için bir toplumsal paylaşım ve kaynaşma işlevini de görüyor.
Fransa’nın Marsilya kentinde Mezopotmaya Kültür Merkezi’nde yapılan aşure gününe KONGRA GEL Başkanı Remzi Kartal’da katıldı. Aşure etkinliğine katılan Kartal, „Geçmişte Kerbela’da yaşanan katliamların benzeri, bugün kendi ülkemizde ve Ortadoğu’da yaşanıyor. Ortadoğu’da ezilen tüm halkları, katliamların yaşanmaması için birliğe davet ediyorum. Aşure lokmasının, barışa, özgürlüğe, kardeşliğe ve eşitliğe vesile olmasını diliyorum“ dedi.
Kadın meclisinden aşure etkinliği
Hollanda’da Den Haag kentinde faaliyetlerini sürdüren Den Haag Kadın Meclisi Alevi Komitesi, aşure etkinliği düzenledi. Çok sayıda kişinin katıldığı etkinlik, Pir Veli Uğur’un konuşması ile başladı. Pir Veli Uğur, etkinlikte şunları söyledi: „Mazlumlara karşı zalimlik devam ediyor. Biz halen neden katliam var? Osmanlı’nın oyunu neden bitmiyor? Bunları anlarsak, Kerbela’nın mesajını da anlamış oluruz. Zalimlerin düzeni yalan ve fesatçılıktır. Fesat yaparak toplumları birbirine kışkırtıyorlar. Birliğimizin olmasını istemiyorlar. Alevilikte hem cahillikle hem de kendi nefsiyle savaş vardır. Edep olmazsa, zalimlik devam eder ve bu durumda zalimliğin bir parçası oluruz. Kendi cahilliğimizi tanımazsak yine zalimliğin bir parçası oluruz. Kendi tarihimiz nedir ve kendi görevlerimiz nedir bunu iyi bilmeliyiz. Kerbela, güzel canlar ile zalimin savaşıdır. Bugün de Kerbelalar devam ediyor. Yeryüzünde zalimlerin sistemi devam ettikçe, mazlumların kanı akmaya devam edecek. Dağda halkı için mücadele verenlerin onur savaşı Kerbela değildir de nedir? Bu Alevilik değilse nedir?“
Etkinlikte konuşan Ana Melek Uğur da, kadının toplum içindeki yeri ve önemini dile getirdi. Uğur, „Kadınlar öncülük görevini erkeğe bıraktığı için geri kalmıştır. Bir toplumda kadın geri kalmışsa, o toplum ezilmeye mahkumdur. Kadının özgürlükçü bir çizginin yanında olması gerekiyor. İmam Hüseyin Kerbela’ya eşiyle, annesiyle gitmiştir. Orada bir direniş var. O direnişi kadınla kabul edersek güzel bir toplum yaratırız“ dedi.
Günümüzün Muaviyesi’ne karşı mücadele var mı?
Almanya’nın Bielefeld kentinde de aşure dağıtıldı. Mezopotamya Dostluk ve Barış Evi’ndeki etkinlikte, aşurenin anlamı ve tarihçesi hakkında bilgi verildi.
Yapılan aşure dağıtımı öncesi yapılan konuşmada AKP’nin Alevi politikası da değerlendirildi.
Mezopotamya Demokratik Kültür Hareketi (TEV-ÇAND) üyesi Yılmaz Beyazgül şunları söyledi: „İmam Hüseyin ve onunla birlikte olanları katledenlerin soyunu bugün AKP temsil etmektedir. Aleviler şapkayı önlerine koyup düşünmeli ve kendilerine sormalıdırlar: Dün İmam Hüseyin ve direnişçi yoldaşlarının Muaviye ve Yezid denen zalimlerin önünde diz çökmeme onurunu bugün biz layıkıyla yerine getirebiliyor muyuz? AKP, kendisinin uşaklık ettiği güçlerin bir sopası olarak zalimlik görevini yerine getirirken, Aleviler 680 yılından beri yasını tuttuğu İmam Hüseyin’in zalime karşı olan direnişçi duruşunu bugünün Muaviyesi’ne karşı sürdürebiliyor mu? Muharrem Ayı, ağlama ve kendi vicdanlarımızı tatmin etme ayı değildir. İmam Hüseyin’in zalime karşı yürüttüğü tarihsel mücadelesini bugün de sürdürme günüdür. Bugün aynı zamanda mücadeleye ilişkin eksik, hata ve yetmezliklerin halk divanında özeleştirisinin verileceği gündür. Bununla birlikte bir arınma ve hakikatle bütünleşme günüdür. Bu içerikten yoksun olan bir Muharrem Orucu’nu tutmak, kendimizi kandırmaktan başka bir anlama gelmez. Çünkü aslolan oruç tutmak değil, oruç tutulmasına neden olan zalimlere karşı örgütlü mücadeledir. Oruç ise bu mücadelenin bir sembolüdür.“
Frankfurt ve Ulm’de de aşure dağıtıldı
Öte yandan Almanya’nın Frankfurt kentindeki Mezopotamya Kültür Merkezi’nde de çok sayıda kişinin katıldığı aşure etkinliği düzenlendi. Almanya’nın Ulm kentinde de aşure dağıtıldı. Kürt İnformasyon ve Kültür Merkezi’ndeki etkinliğe onlarca kişi katıldı.
DOÐAN BOZTAŞ/BİRGÜL ROAV - MURAT MANG
