Kobanê’de kılınmayan namaz Ayasofya’da kılındı

• ‘Kobanê’de Cuma namazı kılacağım’ diyen IŞİD başarılı olamayınca, çete başı Erdoğan’ın talimatıyla Ayasofya’da Cuma namazı kılındı. Yılların hayali Kürdistan’da tutmayınca aynı zihniyet yüzünü Ayasofya’ya çevirdi.

DİROK AMED

Bin beş yüz yılı aşkın süre ayakta kalan ve nice savaşlara depremlere direnip bu güne gelen Ayasofya sadece bir ibadethane değil, bir semboldür. Katedral olmadan öncede tapınak görevi yapan Ayasofya, iki kez isyanlar sırasında yakılarak yıkılmış ve üçüncüsü bu güne kadar gelmiş bir yapıdır.

Ayasofya, mimari bakımdan, bazilika planı ile merkezi planı birleştiren, kubbeli bazilika tipinde bir yapı olup kubbe geçişi ve taşıyıcı sistem özellikleriyle mimarlık tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak ele alınır. Dünyanın en eski katedrali olma özelliğinin yanında birçok ilk ve enler arasında da yer alır. Mimari ve sanat tarihi açısından önemli bir yeri olan Ayasofya Müzesi, yine iktidarın oyuncağı haline getirilmiş durumda.

Önce talimatlardan dayanağını alan bir karar, sonra bunu hızla hayata geçiren padişah soytarıları. Mustafa Kemal’in kararına karşı Erdoğan’ın kararı hiç zorlanmadan uygulamada. Aslında M.Kemal’in kurup gençlere emanet ettiği Cumhuriyet yeniden Osmanlı formatına dönüşmekte ve sanırım bundan rahatsız olan kimse yok. Rahatsız olmak bir yana aniden şarkılar bile yazılmaya başladı. Pes, ancak bu kadar olur dedirtecek kadar yalakalık ve bastırılmışlık kokan bu günlerde soytarıların sayısı kültür mantarı gibi artmakta.

24 Temmuz 1923’te Lozan Antlaşması imzalandığı gün (ki birçok kapitülasyon verilmiştir), 24 Temmuz 2015’te milyonlarca insanın umudu haline gelen barış sürecinin hava saldırıları ile bozularak amansız bir savaş başlaması haline geldi. Kürdistan’da dağlardan şehirlere her yer yangın yerine döndü. 24 Temmuz’da İstanbul’un orta yerinde binlerce insan toplanmış ortak miras olan bir müzenin tekrar Cami’ye dönüştürülmenin keyfini yaşıyor. Erdoğan başrolde, figüranlar arasında Tansu Çiller’e kadar birçok isim var. Diktatörler ve uşakları gövde gösterisinde.

Zincirler kırıldı Ayasofya açıldı derken dünyaya ne mesaj verilmek isteniyor? Viyana kapılarına kadar dayanan güruh geri geldi mi demek istiyorsunuz? İbadet reklamı sever mi? Yoksa mütevazı ve gizli, Allah ile kul arasında olması gerektiğini bize öğretirken yalan mı söyledi imamlarımız ve ilkokuldaki din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenlerimiz? Dinin reklamı oluyormuş gün boyu tüm kanallardan canlı takip ettik. 86 yıl sonra yine tek dinin reklamına dönüştü.

86 yıllık kilit kırıldı deniliyor, merak edilen şey sizi kilitli tutan neydi? Halkların demokraside ısrarı mı engelledi sizi? Fetih’in sembolü deyip yeni fetih, yani yeni işgallerin sinyalini veriyorlar Libya, Suriye, Güney Kürdistan, Yemen ve Somali gibi yerlerden sonra asla durmayacaklarını Büyük Osmanlı hayali peşinde olduklarını alenen bildiriyorlar. Sarıklı topluluğu ellerinizi açıp neye dua ediyorsunuz katil devletiniz ve çete başı başkanınız tarafından daha fazla insanlar öldürülsün diye mi dua ediyorsunuz. Oysa ülkenizdeki şu vahşice işlenen kadın cinayetleri bitti de şükür mü ediyorsunuz? Belki de açlıktan kendini yakanlar yoktur artık? Ailece siyanür içip topluca intihar edenlerin ardından Fatiha mı okuyorsunuz? Sahi siz nerede yaşıyorsunuz? Bunca savaş ve hak tecavüzünün olduğu ülkede duyarlı olduğunuz şey Ayasofya’nın efendiliği mi?

Minberi yeşil sancaklar ile kaplanmış, yeniden İstanbul fethedilir gibi kılıçlar meydana çıkmış. Osmanlı’nın sembolü olan 3 hilal Ayasofya’nın orta yerinde dünyaya biz döndük mesajını taşıyor. Freskler beyaz çarşaflarla kapatılmış içler acısı bir tablo bu. Ali Erbaş elinde kılıç ile hutbe okuyor. Halifelik Erdoğan’ın eline geçti kılıçlar meydana çıktı. O kılıçlar gelip sizin boynunuzu bulmasın! ‘Ayasofya’nın kapıları bütün Müslümanlara açık’ diyor, ya diğerlerine? Orası müze olmayı en çok hak eden yerlerden biriyken sadece Müslümanların ibadethanesi olması hangi ahlakın eseri?

Ama biz çizilmeye çalışılan bu resmi önceden biliyoruz, yüreği cesaret dolu devrimci savaşçılar tablonun tamamlanmasına izin vermemişlerdi Kobanê’de. IŞİD, Kobanê’de Cuma namazı kılacağım deyip yerine getiremeyince çete başı Erdoğan’ın talimatıyla Ayasofya’da Cuma namazı kılındı. Yılların hayali Kürdistan’da tutmayınca aynı zihniyet yüzünü Ayasofya’ya çevirdi.

1453’te Fatih Sultan Mehmet, 2020’de Erdoğan diye alt yazı geçiyorlar. Bu gelecek günlerde olacakların en açık mesajıdır hem Türkiye halklarına hem de dünya ülkelerine. Kılınan namaz Allah’a değil Ayasofya’ya ve iktidar tekellerineydi.

Namazdan sonra Fatih Sultan Mehmet’in türbesini ziyaret eden Erdoğan 500 yıl sonra senin yerine ben varım rahat uyu mesajını verdi.

Namaz kılınacaksa eğer hakların daha öncede yaptığı gibi sivil cumalar kılınacaktır. İktidarın elinin değdiği her ibadet haramdır ve cehennem terazisine eklenen ağırlıktır.

Şimdi Türkiye halklarının bir araya gelip bu gidişata dur deme zamanı. Şimdi Deniz GEZMİŞ’lerin, Mahir ÇAYAN’ların, İbrahim KAYPAKKAYA’ların, Mazlum DOĞAN’ların ruhlarını yeniden canlandırma zamanı. Şimdi sokağa çıkıp birlikte devrimi başlatma zamanı.