Kobanê’yi düşüremedi

  • 6 yıl sonra soruşturma konusu yapılan ve Kürt siyasetine yönelik yeni bir “siyasi soykırım” operasyonuna dönüşen Kobanê eylemlerinde polis, Hizbulkontra ve ırkçı grupların saldırısı sonucu 42 kişi yaşamını yitirdi. Başlatılan gözaltı furyasında ise 199’si çocuk, bin 213 kişi gözaltına alındı. Bu gözaltılardan 20’si çocuk 183 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Bu dönemde protestolar nasıl başladı, neler yaşandı, kim hangi söylemlerde bulundu?

Türk devleti, Rojava’da Kürtlerine kendisine asker yapamayıp bağımsız bir irade olarak devrim yaptıkları görünce, önce El Nusra ve etrafındakileri üzerlerine saldı. El Nusra başaramayınca desteklediği DAİŞ’i Kobanê’ye saldırttı. Sınırdaki Kobanê, DAİŞ üyeleri tarafından çevresindeki köylerin işgal edilmesinden sonra üç yönden kuşatmaya alındı. Kobanê’nin tamamen işgal edilme ihtimali üzerine Kürtler bulundukları her yerde ayağa kalktı.

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanı Salih Muslim, 26 Eylül’de yazılı bir açıklama yaparak, başta NATO ve Birleşmiş Milletler olmak üzere bütün uluslararası kamuoyunu, DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı acil müdahaleye çağırdı. Muslim, şunun altını çizdi: “Öyle görülüyor ki Kobanê’nin düşürülme kararı verilmiş bulunuyor. Şu anda Türk devleti desteği ile IŞİD çeteleri 3 koldan, tank ve top gibi ağır silahlar ile Kobanê’ye saldırıyor.”

 Kobanê’ye komşu Urfa’nın Suruç’un ilçesi sınırında başlatılan direniş nöbetine 27 Eylül’de havan topuyla saldırı yapıldı. 29 Eylül’de de Türk devlet güçleri, sınırda direniş nöbeti tutup insan zinciri oluşturanlara tazyikli su ve gaz bombalarıyla saldırdı.

HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, 30 Eylül’de beraberindeki milletvekilleri ve belediye başkanları ile saldırı altındaki Kobanê’ye gidip, yetkililerle görüştü.

DAİŞ, 1 Ekim günü Türkiye sınırından Türk askerlerinin kontrolünde geçerek Kobanê’ye saldırıya geçti. Demirtaş, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu ile görüştü. Demirtaş, “Türkiye Kobanê’de yaşanan katliama sessiz kalırsa çözüm süreci önemli oranda zarar görür. Hükümetin, ‘IŞİD’e destek veriyorlar’ algısını yıkması için pratik adımlar atması gerekiyor” dedi.

Ertesi gün Amed ve diğer bölge kentlerinde kepenk ve kontak kapatma eylemleri yapılıp, okullar boykot edildi.

HDP heyeti ile görüşen Öcalan, “Bu katliam girişimi amacına ulaşırsa hem süreci sonlandıracak hem de yeni ve uzun sürecek bir darbenin temellerini atacaktır” uyarısında bulundu. Bu uyarı aynı gün HDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü tarafından Meclis Genel Kurul’unda dile getirildi.

 ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, 4 Ekim’de, Erdoğan’ın kendisine DAİŞ üyesinin Suriye’ye geçişine “göz yumduğunu” söylediğini açıkladı. Kurban Bayramı olmasına rağmen birçok merkezde binlerce kişi Kobanê sınırına doğru yola çıktı.

Erdoğan, bardağı taşıran konuşmasını 7 Ekim’de Antep’te yaptı. “Şu anda Kobanê de düştü, düşüyor” sözlerinin ardından Muş, Siirt ve Amed’deki protesto gösterilerinde 5 kişi yaşamını yitirdi, 32 kişi yaralandı. Daha sonra Amed, Van, Mardin, Batman ve Siirt’te sokağa çıkma yasağı ilan edildi. BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon, Kobanê’deki sivil halkın korunması için acilen harekete geçilmesi çağrısında bulundu.

8 Ekim’de Amed ve bazı bölge kentlerinde caddelere tanklar konumlandırıldı. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile görüşen HDP heyeti, görüşmeden olumlu bir sonuç çıkaramadığını açıkladı. Öcalan, “sükûnet” çağrısında bulundu.

9 Ekim’de DTK, DBP ve HDP eşbaşkanları, DAİŞ saldırılarına karşı gerçekleştirilen eylemlerde yaşanan şiddetin sorumlusunun hükümet yetkilileri olduğunu ifade etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, olaylara AKP’nin yanlış politikalarının neden olduğunu söyledi. İzmir’de ÇHD ve ÖHD üyeleri, Erdoğan ve Davutoğlu hakkında suç duyurusunda bulundu.

 Erdoğan ise 11 Ekim’de Rize’den Kürt siyasetçileri, “Hesabını soracağız” diyerek tehdit etti.

 Demirtaş, 14 Ekim’de yanıt verdi: ”Hesap soracağız diyorlar. Neyle tehdit ediyorsunuz bizi, neyle? Ne kaldı, boyun eğdik mi? Çözüm, barış olsun dedik, masaya oturalım dedik. Ne kaldı uygulamadığınız? Kime nasıl bedel ödeteceksiniz? Ölümden öte köy yoktur. Her birimizin canı Allah’ın emriyle halkımıza bin defa kurban olur” yanıtı verdi. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.