Korucubaşının mağdurları adalet nöbetinde

• Amed’in Bismil ilçesinde arazi anlaşmazlığı nedeniyle imam nikahlı eşini ve oğlunu öldüren, tutuklanınca korucubaşı olduğu deşifre olan Mahmut Karaarslan ve oğlu Sidar Karaarslan’ın tahliye edilmesini protesto eden çocukları, ikinci kez adalet nöbetine başladı.

 

YILMAZ KAYA/AMED

Bismil ilçesine bağlı Kağıtlı Mahallesi’nde, 18 Temmuz 2020’de yaşanan olayda, korucubaşı Mahmut Karaarslan ve resmi nikahlı eşinden olan 5 çocuğunun, imam nikahlı eşi ve çocuklarına yönelik silahlı saldırısında Hamdiye Şık ve oğlu Kadir Karaarslan yaşamını yitirdi. Korucubaşı Karaarslan ve 5 çocuğu “Altsoya karşı kasten öldürmek, altsoya karşı kasten öldürmeye teşebbüs, kasten öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından” tutuklanarak cezaevine gönderildi. Tutuklu korucubaşı ve çocuklarının geçen yıl 22 Ekim’de yapılan duruşmada tutukluluğun devamına karar verildi. Sanık avukatlarının tahliye taleplerini içeren dilekçeleri de reddeden mahkeme, üç hafta sonra verdiği ara kararda, iki cinayetin baş zanlısı Mahmut Karaarslan ile oğlu Sidar Karaarslan’ı duruşma yapmadan tutuksuz yargılanmak üzere tahliye etti.

Aile ikinci kez adalet nöbetinde

17 Ocak’ta yapılan duruşma ileri bir tarihe ertelenirken, mağdur Karaarslan kardeşler ve yakınları adliye binası önünde ikinci kez ‘adalet nöbeti’ başlattı. Babası ve üvey kardeşlerinin, annesi ve kardeşini öldürmesinin planlı bir şekilde gerçekleştiğini ifade eden Sevinç Karaarslan, “Ele geçen güvenlik kamerası görüntülerinde saldırı anında silah çekenler net bir şekilde bellidir” dedi. Mahkemenin tutukluluk hallerinin devamına karar vermişken bir sonraki duruşma gününe zaman varken kendilerinden ve avukatlarından habersiz duruşma yapılarak tutuklu babası ve üvey kardeşinin tahliye edildiğini hatırlatan Karaarslan, şunları söyledi: “Sanık avukatlarının daha önce tahliye taleplerini reddeden aynı mahkeme, bir dilekçe üzerinden tahliye kararı veriyor. E-devlet üzerinden bizim haberimiz oldu. Kendilerini söylemlerine göre, MHP İl Bakanlığı aracı olmuş. CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, bu olayla ilgili daha önce de ‘adalet borsası oluşmuş’ şeklinde TBMM’ye soru önergesi vermişti. Bismil’de gidin kimden sorarsanız sorun herkes 15 milyon lira karşılığında serbest bırakıldıklarını size söyleyecektir.”

İçerdekilerini de çıkartacağız

Tahliye edilen babası Mahmut Karaarslan’ın “15 milyon verdik beraat ettik. İçerdekileri de çıkartacağız” şeklinde söylemleri olduğunu belirten Sevinç Karaarslan, “Bunu da hiç çekinmeden her yerde net bir şekilde konuşuyorlar. İki insanı öldürmenin bedeli 15 milyon lira mı? Saldırıda iki erkek kardeşim ve birinin eşi de sakat oldu. Yakın mesafeden ateş ettikleri için ölümden döndüler. Şu an katiller dışarıda, biz de adalet nöbetine başladık. Sesimizi duyurmak istiyoruz. Bu kadar delile rağmen nasıl serbest bırakılırlar. Kendileri de söylüyorlar, tutuklu bulunan 4 üvey kardeşimi de serbest bırakacaklarmış” şeklinde konuştu.

Ahlaksız teklif!

Sevinç Karaarslan, olayı kapatmak için ahlaksızca girişimlerde bulunulduğunu söyleyerek, şunları paylaştı: “Davadan vazgeçmemiz için sürekli tehdit ediliyoruz. Biz kızlar Diyarbakır’da yaşıyoruz. Saldırıda yaralanan kardeşlerim Murat ve Mehmet halen köyde yaşıyor, ki Mehmet ve eşi saldırıda ağır yaralandı. Mahkemeye verilmek üzere bir dilekçe hazırlamışlar. Dilekçenin içeriği, öldürülen kardeşim Kadir’in annemizi öldürdüğü ve yaşanan kargaşada Kadir’in de kimin tarafından öldürüldüğünü bilmedikleri yönünde. Bu dilekçeyi çeşitli vaatler ile kardeşlerime imzalatmak istiyorlar. Ancak kardeşlerim imzalamadı. Üzerimizde baskı ve tehdit var. İş giderek çirkefleşiyor. Sadece adalet istiyoruz. Bu adalet borsası gerçekse bugün bize, yarın başkalarına.”

Gözaltında onur konuğu gibi

Davanın avukatlarından Emine Taruk Yazgar, Mahmut Karaarslan’ın Bismil’de 2-3 bin dönüm arazisi olan bir ağa olduğunu, öldürülen eşi Hamdiye Şık’ı terk ederek ikinci kez evlendiğini ve ilk eşine ve çocuklarına sahip çıkmadığını söyledi. Cinayetin ardından Mahmut Karaarslan ve çocuklarının kendi araçlarıyla karakola davet edildiklerini, kelepçelenmediklerini ve jandarmanın onur konuğu gibi muamele gördüğünü kaydeden Yazgar, “Dosyaya giren beyanlarda ve duruşma tutanağında geçiyor bunlar. Sidar gözaltındayken 20-25 dakika eve geliyor ve geri dönüyor. Orda da Mahmut’un evin önünde kameralar var o görüntülerin silindiği iddia ediliyor. MHP İl Başkanlığı’nın 15 milyon karşılığında aracılık yaptığı iddiaları var. 3 celse boyunca tutuklu kalıp mütaaladan önce serbest kalmaları bu iddiaları da güçlendiriyor. Görgü tanıklarının Mahmut’un kendi evinin damından ateş ettiği yönündeki ifadelere rağmen Mahmut ve Sidar’ı olay yerinde değil evlerinden gözaltına alındığı gerekçe gösteriliyor. Ölen Kadir’in annesini öldürdüğü yolunda ifade vermek için baskı yapıldığı müvekkillerim bana söyledi” şeklinde konuştu.