Kürdistan ve Türkiye'den kısa kısa

.

.

  • 5 gazeteciye engelleme
  • Dêrsim'de baskılara tepki
  • İstanbul’da 9 genç gözaltında
  • Van M Tipi’nde şüpheli ölüm

5 gazeteciye engelleme

Üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in ölümüne ilişkin iddiaları ve haberleri paylaşan 5 gazeteci sansür, ifade verme, engellenme ve soruşturmalarla karşı karşıya bırakıldı.

Van'da 27 Eylül'de kaybolan ve arama çalışmalarının 18. gününde cansız bedeni bulunan 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümüyle ilgili paylaşım yapan 5 gazeteci soruşturma ve sansürle engellenmeye çalışılıyor. Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (DİSK) bağlı Basın, Yayın ve Matbaa Çalışansalı Sendikası (Basın-İş), sosyal medya hesabından yaşananlara ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, "Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün aydınlatılmak yerine, olayı araştıran gazetecilerin soruşturma ve sansürle karşı karşıya bırakıldığı" ifade edildi.

DİSK Basın-İş'in açıklamasına göre, engellenen ve soruşturmalara maruz bırakılan gazeteciler şunlar:

 

 

* JİNNEWS Haber Müdürü Öznur Değer hakkında sosyal medya hesabı üzerinden Rojin Kabaiş'in şüpheli ölümüne ilişkin yaptığı "Araştırılmayan iddia: Yurt dışına kaçan güvenlik görevlisi" başlıklı haber nedeniyle "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamasıyla soruşturma başlatıldı.

* Benzer bir soruşturma, gazeteci Dilan Babat'a da açılmış, açılan soruşturma kapsamında Dilan Babat dün ifade vermişti.

* Rojin Kabaiş ile ilgili paylaşım yapan haber sitesi Amed Times ve gazeteciler Kadir Cesur ile Ruşen Takva'nın X hesapları erişime kapatıldı.

* Gazeteci Adnan Bilen'in Rojin Kabaiş ile ilgili X paylaşımlarına Van 2'nci Sulh Ceza Mahkemesi tarafından erişim engeli getirildi.

Açıklamada, sansür ve soruşturmaların gerçeğin ortaya çıkmasını engellediği ifade edilerek şu sözler kullanıldı: "Bu uygulamalar, sadece gazetecileri değil halkın haber alma hakkını da hedef alıyor. Tüm bu engellemelere rağmen gerçekleri açığa çıkarmak için var gücüyle çalışan gazetecilerin yanındayız. Gazetecilik suç değildir!" İSTANBUL

 

* * *

Dêrsim'de baskılara tepki

Dêrsim'de artan asker ve polis kontrol noktalarının ihlallere yol açtığına işaret eden İHD Dêrsim Şubesi, baskı ortamına derhal son verilmesini istedi. 

İnsan Hakları Derneği (İHD) Dêrsim Şubesi, Pulur (Ovacık) yolu üzerinde bulunan Kemerbel kontrol noktası önünde açıklama yaptı. Kentteki demokratik kitle örgütleri ve siyasi parti temsilcileri de katıldı. Şube Eşbaşkanı Nurşat Yeşil, şunları söyledi: "Dêrsim'in dört bir yanına yayılan kontrol noktaları, neredeyse her dağa kurulan askeri karakollar, gözetleme kuleleri, köy ve mezra girişlerine yerleştirilen kameralar ile ormanlık alanlardaki fotokapanlar, şehir ve köy yaşamını olağanüstü hal koşullarını aratmayacak bir duruma dönüştürmüştür. Kent merkezinde, mahalle aralarında, ilçe giriş ve çıkışlarında ve köy yollarında kolluk kuvvetlerinin sürekli varlığının halkın temel haklarından biri olan özel yaşamın gizliliği, seyahat etme özgürlüğü hakkını ciddi biçimde ihlal etmektedir."

Dêrsim'de bir yandan turizmin teşvik edilmesi, diğer yandan giriş-çıkışlarının beton bariyerlerle, yoğun güvenlik önlemleriyle kapatılmasının çelişki olduğunu kaydeden Nurşat Yeşil, "Bu tablo, şehrin doğal yapısına ve toplumsal huzuruna zarar vermektedir" dedi. Nurşat Yeşil, halkın günlük yaşamının sürekli kontrol altında tutulmaya çalışılmasının keyfi müdahalelere de zemin hazırladığını vurgulayarak, şöyle devam etti: "Araç ve kimlik kontrolleri, gözaltı riskleri ve fişleme uygulamaları, özgürlük ve özel yaşam hakkının açık ihlali anlamına gelmektedir. Ülkenin en düşük nüfus yoğunluğuna sahip bir şehirde, ciddi ve artan denetim yoğunluğuna rağmen, şehirde ve köylerde artan uyuşturucu kullanımı, sokak kavgaları, bireysel silahlanma ve çete benzeri oluşumların sürmesi, bu uygulamaların toplumsal güvenliği sağlamadığını; aksine, toplum üzerinde baskı ve denetim amaçlı bir mekanizma oluşturulduğunu göstermektedir."

"Kolluk kuvvetlerinin ve kontrol noktalarının fazlalığı, güvenliği artırmak yerine halkın yaşam hakkını, özgürlük duygusunu ve toplumsal güvenini zedelemektedir" diyen Nurşat Yeşil, sıkı denetim ve keyfi uygulamaların korku ve endişe ortamı yarattığını belirterek, şunları ekledi: "Dêrsim halkının yaşam hakkı, seyahat özgürlüğü ve özel yaşamının gizliliği vazgeçilmezdir. Kontrol noktaları ve keyfi denetimlerle oluşturulan bu baskı ortamına derhal son verilmelidir." DÊRSIM

 

* * *

İstanbul’da 9 genç gözaltında

İstanbul’da dün sabah saatlerinde Demokratik Gençlik Meclislerini hedef alan operasyon yapıldı. Demokratik Gençlik Meclisleri üyesi gençlerin evine baskın düzenlendi. Ev baskınlarının ardından en az 9 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. İSTANBUL

 

* * *

 

 

Van M Tipi’nde şüpheli ölüm

Van M Tipi Kapalı Cezaevi’nde 20 yaşındaki Cihan Talak’ın bir hafta önce şüpheli şekilde yaşamını yitirdiği ortaya çıktı. Talak'ın intihar ettiği ileri sürülürken, şüpheli ölümü sonrası koğuşta bulunan tutukluların da başka koğuşlara sevk edildiği; Cezaevi yönetimi tarafından olayın üstünün örtülmeye çalışıldığı belirtildi. Talak'ın İKİ ay önce tutuklandığı öğrenildi. WAN

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.