• Almanya Anayasayı Koruma Örgütü, 2020 yılı iç istihbarat raporunu yayımladı. Kürt Özgürlük Hareketi’ne yönelik “geleneksel” kriminalizasyonun sürdürüldüğü raporda bir detay ise özellikle dikkat çekti: Örgüt, Kürdistan sözcüğünü tıpkı Türk devleti gibi tırnak içinde kullandı!

Anayasayı Koruma Örgütü’nün Dışişleri Bakanı Horst Seehofer tarafından kamuoyuna sunulan 2020 raporunda Kürt Özgürlük Hareketi, “Yabancıların güvenliği tehdit eden aşırıcı çabaları” başlığı altında işleniyor. PKK’nin “pandemi kısıtlamaları nedeniyle” faaliyetlerinin azaldığı ama topladığı bağışın arttığı tespitini yapan rapor, son on yılda ise bu bağışın miktarının üçe katlandığını iddia ediyor.

Kürt örgütlerinin yanı sıra Kürt gazeteciliğinin de konu edildiği ve hedef gösterildiği raporda, gazetemiz Yeni Özgür Politika’ya da bir bölüm ayrılıyor.

Rapora ilişkin bir açıklama yapan AZADÎ, Anayasayı Koruma Örgütü’nün ülkede sağın ve ırkçılığın giderek güçlenmesine rağmen esas olarak “Anayasa’yı korumak yerine göçmen ve sol hareketleri karalamak ve takibat altına almak” amacıyla hareket ettiğini belirtti.

Raporda “Kürdistan” sözcüğünün yalnızca tırnak içinde yazıldığı bilgisini de paylaşan AZADÎ, “Bu, nasıl da 90’larda ideolojik noktada kalındığını gösteriyor” dedi.

Kürtlerin Almanya’daki bütün politik çalışmalarının raporda kriminalize edilmeye çalışıldığını vurgulayan AZADÎ, aynı anda Türk devletinin işlediği insanlığa karşı suçların ise bahis konusu dahi yapılmadığına dikkat çekti.

Hepsi ‘üç beş Türk faşisti’ mi?

Anayasayı Koruma Örgütü’nün 2020 raporunda Türk faşistlerine de yer verildi. Raporda Almanya’da 11 bin civarında “ülkücü” olduğu tespiti yapılırken bunların çoğunun dernek veya federasyon gibi yapılarda örgütlü olduğuna dikkat çekiliyor. Raporda Türk faşistlerinin örgütlendiği kurumlar olarak ise yalnızca ATİB, ADÜTDF ve ATF gösteriliyor. “Türk İslamcılığı” veya “Türk devletinin istihbarat çalışmaları” başlığı altında başka Türk örgütlerinden de bahsedilse de rapor, Türk ırkçılığının Almanya’daki toplumsal ve fiziksel kapsamına dair gerçek bir analiz yapmaktan yine imtina ediyor.

HABER MERKEZİ