Kürt aşkı ve Ali Yaşa
Forum Haberleri —
- Genç Xelil gibi, bir aşk karşılığında başkalarının askeri ve memuru olmayı reddetti Ali Yaşa. Hayat arkadaşı F. Yaşa’yla önce özgürlük aşkına bağlandılar. Çünkü bunu yapmasalar ikisinin de aşkı ölecekti.
Ali Yaşa şahsında zindan şehitleri anısına
EZDA DENİZ
"Biz öldürülmüş Kürt aşkının yaratıcılarıyız’’ A. Öcalan
Genç Xelil ve Hefsê Xan’ın trajik aşkı benim için en incitici edebiyat metnidir. Çünkü Genç Xelil bir kahraman değil, anti kahramandır. Nedenini açıklayayım: 19.yüzyıl Kürtler için tarihin en acımasız sürecinin başladığı dönemdir. Burada kast ettiğim acımasızlık isyan ve bastırılma olayları değildir, ki savaş, isyan, direniş ve ölüm sadece Kürtlere has bir olay da değildir, tüm uluslar direniş ve savaş içinde olmuş ve özgürlük için çok ağır bedelleri vermiştir. Direniş ve isyanları arabeske etmemek ve kaderciliğe saplanmadan mantıklı sonuçlar çıkarmak gerektiğini düşünenlerdenim. 19. yüzyılın Kürtler için kahredici ve Genç Xelil-Hefsê Xan hikâyesinin incitici edebi metin olduğunu vurgulamamın nedeni, önemli bir Kürt egemen sınıf üyesinin Osmanlı Hamidiye Alayları’na katılması ve başkasının askeri olma gerçeğini bir hançer gibi bağrımıza saplamasıdır. Bu döneme kadar sadece ortak çıkarlar gerektirdiği zaman bağımsız ordularıyla devletler ve Osmanlı ile ittifak gücü olan Kürt beylik ve mirlikleri Hamidiye Alayları ile artık politik statü talebi ve duygu gücünden düşmüş, Osmanlı’nın birer memuru olmuştur. Bir mevki ve bir miktar servet karşılığında Kürt yiğitliğini ve savaşçılığını Osmanlı’ya sattılar ve çürüttüler. Osmanlı’nın askeri olmak Kürt aşkının da, yiğitliğinin de resmi ölümüydü. Günümüzün KDP ve korucularının temeli de bu Hamidiye Alayları’na dayanır. Tam da bu süreçte yaşanan ve bu süreci sarsıcı biçimde aktaran Genç Xelil hikâyesinden bahsederek Ali Yaşa arkadaşı sonra anlatmak istiyorum.
Genç Xelil savaşçılığı, cesareti ve gözü karalığı ile nam salmış bir Kürt gencidir. Bölgenin en güçlü Mir’i bir gün rüyasında Genç Xelil adında bir yiğidin yedi ülkeyi feth edeceğini görür. Genç Xelil’in bulunmasını emreder. Genç Xelil Amed’de bulunur, Mir’in huzuruna çıkarılır ve Mir ona “bundan sonra benim zabitim olacaksın, seni Osmanlı paşasının yanına göndereceğim” der. Genç Xelil bir şart ile Mir’in teklifini kabul edeceğini söyler; amcasının kızı Hefsê Xan’a âşıktır ama yoksul olduğu için paşa olan amcası, kızının onunla evlenmesine izin vermemektedir. Mir hemen devreye girer, evlenmelerini sağlar ve genç Xelil düğününden 3 gün sonra savaşa gider. Yemen’e kadar ülkeleri fetheder. Bir süre sonra Genç Xelil’den haber alınamaz. Genç Xelil bir savaşta yaralanmış, savaşamaz haldedir; eskiden şanı yüceltilen Genç Xelil artık Osmanlı ordusunda küçümseniyor ve alay konusu olmuştur. Hefsê Xan, Genç Xelil’in yaralandığını, kimsesiz ve perişan halde olduğunu seferden dönenlerden öğrenir ve kız arkadaşları ile Genç Xelil’i aşağıdaki ağıdı yakarak aramaya başlar.
"Genç Xelil kur mamem li welate xeriban u xurbetê geleki nexweşe. Dilemin gelek wane, weze rabim livina rayexim ket kete naz balifa bidim li ber pale. Eze rabim kembera ji pişta xwe bişkinim bo hespe genç Xelil re bikim nale, bazine xwe bişkinim bikim hürde bizmare, keziye xwe bilirim bikim sereşma serçav u bikime dox li serhevsare, Genç Xelil binim siwar bikim li kimêteki tale. Bele bila ev nişan di nav Osmaniyan de béte xware. Nav kesmam u kurmamê min nekin, bila nebêjin siwareki Kurde, çendi bê kar u bare.”
Hefsê Xan Kürt yiğitliği ve savaşçılığının düştüğü bu güçsüzlük ve çaresizlikten utanç duymuş ve Osmanlı askerliğinin kaybettirdiği yiğitliği, aşkı bulmak ve onu ayaklandırmak için yola çıkmış cesur Kürt kadınıdır. Bu yüzden stranda der ki "Belimde ki kemeri kırıp Genç Xelil’in atının nalına yapacağım çivi, her iki saç örgümü yapacağım ona kuşak ve dizgin. Osmanlılar demesin Kürt süvaridir, işsiz, güçsüz ve sahipsizdir.’’
Hefsê Xan sonunda Genç Xelil’i tanınmayacak halde yolun kenarında ölmek üzereyken bulur. Genç Xelil Hefsê Xan’ı tanımaz ve ondan son bir dilek diler, bir stran söylemesini ister. Hefsê Xan da Genç Xelil’e kim olduğunu söylemez ve yukarıdaki ağıdı yakar; o sıra Genç Xelil Hefsê Xan’ı tanır ve hiçbir şey demeden bir damla gözyaşı akıtır ve ölür. Gerçekte Genç Xelil’in yiğitliği Osmanlı için askerlik yaparken ölmüştür, çünkü o başta Osmanlı’ya asker olmak için tek şart olarak sevdiği kadın ile evlenmeyi koşar. Bir evlilik, bir aile için başkasına asker olanın yiğitliği ve saygınlığı önce düşmanın nezdinde biter. Bu nedenle Hefsê Xan’ı tanımayacak kadar birbirlerine uzaklaşmışlardır ve birbirlerini anımsadıklarında da bunu birbirlerine söyleyemeyecek kadar utanmaktadırlar. Geriye kalan anı utanç, suskunluk ve ölen Kürt aşkıdır.
Kahraman Ali Yaşa ve arkadaşlarıdır
Ali Yaşa arkadaşı işte tam da bu nokta da anmak ve anlatmak istiyorum. Başkasının askeri olan anti-kahraman Kürt’e karşı kendi halkının savaşçısı olan kahramanlar gerçeğidir bu. Gazetede Ali arkadaşının şehadete ulaştığı haberini okuduktan sonra aklımda hep dönüp dolanan şey Kürt aşkının ölümü ve yaratıcıları oldu. Bir yandan Genç Xelil, diğer yandan Ali Yaşa aklımda dönüp dolandı. Onur duydum, gurur duydum Ali arkadaş ile. Ali Yaşa arkadaş 94 yılında büyük bir aşk ile bağlı olduğu eşi F. Yaşa ve oğulları Şerzan ile cezaevine girdi. F. Yaşa arkadaş tutuksuz yargılanmak üzere tahliye oldu ve oğlu için sürgüne gitti, Ali Yaşa arkadaş da müebbet ceza aldı. 30 yıl boyunca görüşemediler. 30 yıl birbirlerini beklediler. 30 yıl özgür bir ülkenin düşünü büyüttüler. Bazı kıymetli sözler vardır bazılarına çok yakışır; Ali ve F. Yaşa arkadaşa Abdullah Peşew’in şu sözleri "Ger axe ki dagirkiri yi, tu beje min da poste xwe ji te re bikim ala. Ger wek min qereçiyek i, sinoreki ji min re bikişine, min ji xwe re bike welat" yakışır ve bu sözler Ali arkadaşın yoluna çiçekler gibi dökülmelidir.
Kendi ülkesinin ve halkının askeri, savaşçısı ve yiğidi olmak, Kürt aşkının dirilişidir. Ali ve F. Yaşa arkadaş kadar birbirini çok ve doğru seven iki kişi görmedim. Doğru aşk nedir diye sorsalar onları örnek gösteririm. İkisi de bu aşkı mücadele ve özgürlük aşkı ile onurlandırdılar. Öğretmendiler ve dünya tatlısı Şerzan’ları vardı, ama en yüksek düzeyde devrime katıldılar. Genç Xelil gibi, bir aşk karşılığında başkalarının askeri ve memuru olmayı red ettiler ve önce özgürlük aşkına bağlandılar. Çünkü bunu yapmasalar ikisinin de aşkı ölecekti. Bu öyle bir şeydir ki ancak özgür ruhlar bu duyguyu anlar. Ölmeden birkaç ay önce eşine ve oğluna kavuşan Ali Yaşa arkadaş için şunu diyebilirim, O öldürülmüş Kürt aşkının savaşçısıydı ve yeni Kürt aşkının yaratıcısıydı.
Bazen zindanda 30 yıl kalan ya da zindanda şehadete ulaşan arkadaşların haberlerine yapılan yorumlara bakıyorum. Acıma ve hayıflanma seziyorum ve hepsine aşk olsun diyorum. Gerçekte yaşamak ve ölmek nedir sormak lazım kendilerine. Ölürken yaşayanlar mı, yaşarken ölenler mi? Asla acıma olmamalı, asla! Bu bedeller düşünülerek, seçim yapılarak ödenmiş bedellerdir. Sadece bu yaşamların ödediği bedeller örnek alınır ve onlar yürürken saygı duruşuna geçilir.
Aşk içinde uyu Ali Arkadaş...
* Kanser hastası tutsak Ali Yaşa, Malatya T Tipi Kapalı Cezaevi’nde 30 yıllık infaz süresini tamamlamasına 74 gün kala, 16 Şubat 2024 tarihinde tahliye edildi. Yaşa, Temmuz ayı başında tedavi için gittiği Finlandiya’da yaşamını yitirdi.