Kürt yurtseverliği

Forum Haberleri —

yurtseverlik

yurtseverlik

  • Yurtseverlik, yalnızca toprak mücadelesi değildir; bir halkın dili, kültürü ve tarihi de onun varlığının temelidir. Bugün Kürt dili üzerindeki yasaklar, kültürel asimilasyon politikaları ve tarih çarpıtmaları, sömürgeci güçlerin Kürt kimliğini yok etmeye yönelik en büyük saldırılarından biridir.

RIZGAR ZAG

Kürt halkı, tarihin en uzun soluklu direniş mücadelelerinden birini vermektedir. Bu mücadele, salt bir kimlik ve toprak mücadelesi olmanın ötesinde, insanlığın özgürlük arayışına da öncülük eden ideolojik bir savaştır. Kürt yurtseverliği, sadece bir sevgi ve aidiyet duygusu değil, bizzat mücadelenin içinde olmayı gerektiren bir bilinç ve eylem biçimidir. Kürt halkı açısından yurtseverlik, halkını ve toprağını savunmayı, bulunduğu her alanda mücadeleyi büyütmeyi ve Kürdistan özgürleşene dek kesintisiz bir direniş içinde olmayı zorunlu kılar.

Kürt yurtseverliği, bireyi devletin kulu haline getiren ulus-devletçi milliyetçiliğin karşısında yer alır. Milliyetçilik, devletlerin sermaye ve iktidar tekellerini korumaya yönelik, bireyin iradesini devlet otoritesine teslim eden bir ideolojidir. Oysa yurtseverlik, bireyin özgür bir özne olarak halkının kolektif mücadelesinin bir parçası olmasını ifade eder. Kürt yurtseverliği, demokratik ulus bilinciyle halkın kendi özgür kimliğini inşa etmesi ve iradesini egemen sistemlere teslim etmeyerek mücadeleyi büyütmesi anlamına gelir.

Ancak Kürt yurtseverliğinin en temel ölçütü, Önder Apo’yu sahiplenmek ve onun özgürlüğü için mücadeleyi esas almak olmalıdır. Çünkü Kürt halkının özgürlük ve demokrasi mücadelesi, Önder Apo’nun geliştirdiği ideolojik paradigma üzerinden şekillenmiştir. Bugün Kürdistan’ın dört parçasında ve dünyanın birçok noktasında sürdürülen direnişin ortak paydası, Önder Apo’nun fikirlerinin yaşamsallaştırılmasıdır. Onun esareti, yalnızca bir bireyin tutsak edilmesi değil, Kürt halkının iradesinin tutsak alınmasıdır. Bu nedenle Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlamak, Kürt yurtseverliğinin en büyük görevidir.

Gençliğin özgürlük mücadelesindeki rolü

Kürt gençliği, halkın özgürlük mücadelesinin öncü gücüdür. Her devrim ve direniş, gençliğin cesareti, fedakârlığı ve devrimci bilinciyle büyümüştür. Kürt mücadelesinde de gençlik, işgalci sistemlere karşı en büyük direniş dinamiği olmuştur. Gençlik, yalnızca bir destek gücü değil, doğrudan özgürlük mücadelesinin bizzat içinde olan bir öncüler topluluğudur.

Ancak gençliğin rolü sadece teorik bir bilinçle sınırlı kalamaz. Gerçek yurtsever genç, mücadeleyi destekleyen değil, onun içinde aktif bir savaşçı olan kişidir. Kürt gençliği, bulunduğu her yerde örgütlenmeli, mücadeleyi büyütmeli ve halkının özgürlüğü için pratik olarak sahada yer almalıdır. Bugün düşman, özellikle gençliği yozlaştırarak, onu mücadeleden koparmak ve özgürlük bilincini köreltmek için büyük çabalar harcamaktadır. Uyuşturucu, asimilasyon, kültürel dejenerasyon ve bireyciliğin teşvik edilmesi, işgalci sistemlerin gençliği etkisiz hale getirme politikalarının bir parçasıdır.

Bu nedenle her Kürt genci, yurtsever olmanın gereğini yerine getirmeli ve özgürlük mücadelesinin saflarına katılmalıdır. Bu katılım, yalnızca sözlü destek vermekle değil, bizzat devrimci pratik içinde yer almakla mümkündür. Gençlik, Kürdistan’ın her alanında mücadele içinde olmalı, savaş cephelerinde, halk meclislerinde, akademik alanlarda, medya ve kültür çalışmalarında öncü olmalıdır. Bugün Kürt halkının özgürlüğü için gençliğin en büyük sorumluluğu, özgürlük saflarında yerini almak ve mücadelenin aktif bir öznesi olmaktır.

Kadının mücadeledeki stratejik rolü

Kürt mücadelesi, özgür kadın mücadelesi ile iç içedir. Önder Apo’nun paradigması, kadın özgürlüğünü toplumsal özgürlüğün temeli olarak ele alır. Kadının özgür olmadığı bir toplumun gerçek anlamda özgür olamayacağı gerçeği, Kürt mücadelesinin en temel ilkelerinden biridir.

Bugün Kürt kadınları, Özgürlük Hareketi’nin her alanında öncü bir rol oynamaktadır. YPJ’den gerilla saflarına, halk meclislerinden akademik alanlara kadar Kürt kadın hareketi, dünyanın en güçlü kadın direniş hareketlerinden biri haline gelmiştir. Bu durum, Kürt mücadelesinin yalnızca ulusal kurtuluş değil, aynı zamanda kadın özgürlük devrimi olduğunu göstermektedir.

Kürt yurtseverliği, kadın özgürlüğünü temel bir mesele olarak ele almalıdır. Her yurtsever, bulunduğu her alanda kadın mücadelesine destek vermeli, patriyarkal zihniyetle hesaplaşmalı ve kadınların özgürleşmesini toplumsal devrimin bir parçası olarak görmelidir.

Yurtseverliğin ekonomiye yaklaşımı

Ekonomi, yurtseverlik mücadelesinin en önemli boyutlarından biridir. Kürdistan'ın doğal kaynakları, tarımsal üretimi ve yerel ekonomisi, işgalci devletler tarafından sömürülmekte ve halkın kendi ekonomik gücünü geliştirmesi engellenmektedir. Yurtseverlik, halkın kendi ekonomisini inşa etmesi ve işgalcilerin ekonomik sömürüsüne karşı alternatif bir ekonomi geliştirmesi anlamına gelir.

Kürt yurtseverliği, kapitalist modernitenin tahrip edici ekonomi anlayışına karşı, kooperatif sistemine dayalı, dayanışmacı ve ekolojik bir ekonomiyi savunmalıdır. İşgalcilerin dayattığı bağımlılık ekonomisine karşı, özgün ve bağımsız bir ekonomik model yaratmak, Kürt halkının özgürlüğünün temel taşlarından biridir.

Dil, kültür ve tarihe sahip çıkma

Yurtseverlik, yalnızca toprak mücadelesi değildir; bir halkın dili, kültürü ve tarihi de onun varlığının temelidir. Bugün Kürt dili üzerindeki yasaklar, kültürel asimilasyon politikaları ve tarih çarpıtmaları, sömürgeci güçlerin Kürt kimliğini yok etmeye yönelik en büyük saldırılarından biridir.

Gerçek bir yurtsever, dilini yaşatmalı, kültürünü korumalı ve tarihini sahiplenmelidir. Kürtçenin kamusal alanda yaygınlaştırılması, çocukların anadilinde eğitim görmesi ve Kürt edebiyatının geliştirilmesi, yurtseverliğin temel sorumluluklarındandır. Tarih bilinci, halkın özgürlük mücadelesinde yol gösterici bir rol oynar. Kürt halkının direniş tarihi, bugünkü mücadelenin kaynağıdır ve her yurtsever, bu tarihe sahip çıkmalıdır.

Gerçek bir Kürt yurtseveri, bulunduğu her yerde mücadeleyi büyütmeli, direnişi kesintisiz sürdürmeli ve halkının özgürlüğü için her türlü bedeli göze almalıdır. Çünkü yurtseverlik, yalnızca sevmek değil, savunmak ve savaşmaktır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.