Kutsalı bilmek
Forum Haberleri —

Mısır'da kutsal semboller
- Asıl çıkış noktası, amacı, nedeni ve ne içini sorgulansa kabul ve ret konusunda kutsallara yüklenen anlam ve amaçlarından sapmalar bu denli olmazdı.
HATİCE KAVRAN
Varlığı ortada olan bir durum ya da nesnenin her hangi bir nedenle asıl amacı kaybedilirse, veyahut unutulursa başka başka anlamlar yüklenir ve bir süre sonra yüklenen anlamlara hizmet etmeye başlanır. Örneğin Mısırlıların eski çağlarda doğa ile olan münasebetleri bütün yaşamlarını etkileyecek boyuttadır. Aynı şey inançlarına da yansımıştır. Özellikle o dönemlerde hakkında bilgi edinmek istedikleri en önemli şey hayatlarını onun koşullarına göre düzenledikleri doğadır. Hakkında bir takım sorulara yine doğanın kendisinden cevaplar bulmaya çalışırlar. Nil'in taşma ya da kuruma durumlarına göre pozisyon almaları, gökcisimlerinden bir takım anlamlar çıkararak inançlarını, beklentilerini ve yaşamlarını bu anlamlara göre düzenlemelerine neden olurdu. Bütün bunları da bir takım tecrübeler sonucu elde etmişlerdi. Her dönemin kahin ve rahipleri yaşadıkları dönemlerin alim ve bilim insanlarıydı. Onların doğayı anlamlandırıp yorumlamaları Mısırlılar için hayati önem taşırdı. Bütün davranış kalıplarını bu tecrübeli insanların söylemleri ile şekillendirirlerdi. Astronomi bilgileri, mumyalama tekniklerini, doğal afetler ve hayvanlarla olan ilişkilerini doğa koşulları belirlemiştir.
Günümüzde ise geçmişteki bir takım yaşanmışlıklara bakış açımız günün koşulları ve zemininden bağımsız düşünülünce bazı şeyler anlamsız ve saçma, bazen de gizemli ve ilginç gelir.
Bu günden geçmişe bakınca bir çok konuda çözemediğimiz, nedenini ve ne içinini anlamlandıramadığımız uygarlıklardan biri Mısır ülkesinin uygarlığıdır. Mısır, dünyanın en eski medeniyetlerinden biri olarak kabul edilir. Devasa bir kültür ve medeniyet birikimiyle geçmişten günümüze ışık tutmaya devam ediyor. Misal piramitleri, onca araştırmaya rağmen gizemlerini korumaya devam etmektedir. Sahip oldukları geometrik şekiller, o tarihlerde güneşin doğup batışının hesaplanmasının etkileri günümüz teknolojisiyle bile inşaatlarının böylesine kusursuz yapılması dahi zorken, o dönemlerde bunların inşa edilmiş olmaları insan zihnini şaşırtıcı derecede yorar niteliklerdir. Mumyalama işinin ileri teknikleri ile bilinmesi, ölümden sonra ruhun dolaşıp dönüp kendi bıraktığı bedene tekrar dönüş yapacağı inancın sonucudur.
Mesela bir dönem Mısırlılar için kedi kutsal varlık mertebesindeydi. Neden başka bir hayvan veya unsur değil de kedi kutsaldı? Kedi, tarihte bilinen ilk evcilleştirilen hayvandır. Çünkü Mısırlılar ilk zamanlarda kediyi tahıl ambarlarını farelerden ve yılanlardan korumak için evcilleştirdiler. Uzun zaman sonra farelerin ve yılanların tahribatından ve bunlar hakkında yeterince bilgi sahibi olmayan nesiller kedinin de neden evcilleştirildiği hakkında bir bilinmezlik yaşamaya başladılar ve ataları için kedinin önemini kutsallıkla açıklamaya çalıştılar. Böylelikle kedi onlar için kutsal bir varlık haline geldi. Hatta bazen bir kedi öldüğü zaman kedi sahipleri kaşlarını kazıtıp yas tutarlardı. Bazıları ölen kedilerini mumyalayarak gömerlerdi. Kediler yasalarla korunurlardı. Bir kediyi öldürmek öldüreni ölüm cezasına kadar götürürdü. Daha sonraki süreçlerde ise kediler tanrıça Bastet ile özdeşleştirildiler. Tanrıça Bastet ilk başlarda aslan başlı bir tanrıça iken sonradan kedi başlı olarak tasvir edildi ve kedinin de kutsallığı bu tanrıçaya atfedildi. Tabii bunun yanında kedilerin başka özellikleri de gizemli bulunarak kutsallıkları artırıldı.
Aynı durum Tanrı ile ilişkilendirilip kutsallık değeri atfedilen bütün kutsallar için de geçerlidir.
Kutsal: Dokunulmaz, saygıdeğer, ilahi ya da olağanüstü bir güçle ilişkili olduğuna inanılan şeydir. Mircea Eliade (dinler tarihçisi) 'kutsal' kavramını insanın evrende anlam ve bağ kurma' durumu olarak açıklar.
Günümüzde ise evrenle bağ kurmanın yerine, sorgulamanın önüne bir set çekilerek atalar veya lider kabul ettikleri insanlar, kutsal demişlerse sorgulanmaz "kutsaldır"a indirgemişler. Sadece itaat edilir. Oysa asıl çıkış noktası, amacı, nedeni ve ne içini sorgulansa kabul ve ret konusunda kutsallara yüklenen anlam ve amaçlarından sapmalar bu denli olmazdı. Çünkü bu kutsallara sadece kutsallık atfedilmiyor, onlara bazı görevler veriliyor, yükler bindiriliyor. Kutsallara kendileri uymalıyken kutsalları kendilerine uyduruyorlar. Yani kutsallara şunu yaptırmaya çalışıyorlar. 'Hükümleri biz veririz ama hükümlerin meşruluk fetvasını sizden alacağız'. Yani birilerini yok sayma, inkar etme ya da öldürme işi bizde, ama sizden bunun kutsal bir görev olduğuna dair fetva alacağız. Bununla yığınlar nezdinde ilahiyet ve meşruiyet kazandırmış oluyorlar. Kanuni'nin öldürdükleri için şeyhülislamdan fetva alıp kefenine koydurması gibi.







