Mayıs’ın tanrıçasına

• Özgür toplum bir kök üzerinden tarihsel bir mirasa dayanarak inşa edilir. Tarih kahramanların bıraktığı değer, kültür, direniş ve gelenek sayesinde canlıdır. An’dadır, şimdidir ve yarındır. Yarınımızı, bugünümüzü inşa eden kutsallarımız kahramanlardır.

Eylem RONİ

Mücadele tarihimizde Mayıs, şehitler ayı olarak bilinir ve tanınır. Her halk kendini dününü, bugününü ve yarınını özgürlük uğruna kendini feda eden kahramanlar üzerinden inşa eder. Bu kahramanlar gelecek nesiller için kalıcı bir tarih ve yaşam felsefesidir. Özgürlük ve onur için mücadele eden tüm halkların direnişlerine ivme kazandıran tarihi karakterler vardır. Bu karakterler kendi toplumu için olduğu kadar dünya halkları içinde büyük bir mirastırlar. Özgür toplum bir kök üzerinden tarihsel bir mirasa dayanarak inşa edilir. Tarih kahramanların bıraktığı değer, kültür, direniş ve gelenek sayesinde canlıdır. An’dadır, şimdidir ve yarındır. Yarınımızı, bugünümüzü inşa eden kutsallarımız kahramanlardır. Kurdistan ve Türkiye Devrimleri açısından Mayıs şehitlerinin mirası halklara soluk vermiş, devrimci geleneğin ilklerini ve ilkelerini oluşturmuşlardır. Mayıs şehitleri hakikatli yaşamın direnişle sosyalist ayetlerle örülmesidir.

1981'deki PKK I. Konferansı, Mayıs ayını Şehitler Ayı, 18 Mayıs'ı da Şehitler Günü olarak ilan etti. Bunun nedeni de Haki Karer, Ferhat Kurtay, Necmi Öner, Mahmut Zengin, Esref Anyık ve Halil Çavgun gibi Kürt Özgürlük Hareketi'ne mensup öncü kadroların, 18 Mayıs günü şehadete ulaşmalarıdır. Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan ile İbrahim Kaypakkaya gibi Türkiye devrimci gençliğinin büyük önderlerinin şehit düştüğü bir ay olması nedeniyle de Mayıs ayı, Şehitler Ayı olarak ilan edildi. O günden bu yana her Mayıs ayı, yaşamını özgürlük mücadelesinde yitirenlere bağlılığın simgesi oldu. Bizler de her zaman ve her koşul altında Mayıs ayında tarihe altın harflerle ismini yazan şehitlerimizi anarak onlara layık olma sözümüzü yineleyeceğiz. Bu sözlerdir bizleri biz yapan, bizlerle Önderlik arasında ki kopmaz bağı güçlendiren. Mayıs şehitlerine bağlılık Önderliğe, insanlık değerlerine, ahlakına ve özgür yaşam ilkelerine bağlılıktır.

Kürtçede Gulan olarak bilinen Mayıs güller ayı anlamını içeriyor. Tüm toplumlarda güllerin kültürel bir anlamı vardır. Gül aynı zamanda sosyalizminde amblemidir. Doğadaki ve evrendeki en anlamlı karşılık. Çeşit çeşit renkler, mis kokular, envai bitki türleri capcanlı ve yeşilimtırak bir doğa. Baharın en güzel aylarından olan Mayıs insanlar için bir coşku havasında geçer. Bayram sevinci yaratır bayram neşesinde geçer. Doğanın bayramı insanda anlama, sevince ve ifadeye kavuşur. Toplumlar kutsal günlerini bayramlarla kutlayıp baharla özdeşleştirirler. Kutluluk, huzur, mutluluk, barış, yücelik ve zenginliktir bayram. Bu güzel kavramlar sömürgeciler tarafından her geçen gün daha fazla kirletilmektedir. Ne zaman ki doğa ve toplum bu ihanet çemberiyle karşılaştı işte o zaman toplumlar bu baskılardan kurtulmak için yeni kimliklerinin adını direniş koydular. Halklar artık direnişi bayram havasında kutluyorlar. Direniş haksızlığa, zulme ve egemenliğe karşı bir duruştur. Mayıs hesap sormadır, hak aramadır, meydan vermeyenlere meydan okumaktır.

Mayıs ayının en değerli şehitlerinden olan ve Kürt Kadın Özgürlük Mücadelesi’nde bir sembol haline gelen Mizgin Arkadaş; 11 Mayıs 1992 de Garzan Eyaleti’nde yaşanılan bir çatışma da düşmanın eline geçmemek için kendisini feda eder. Mizgin Arkadaş (Gurbet Aydın) bir değerlendirmesinde şöyle bir ifade kullanmaktadır;

“Coğrafyayı kalbimizde, halkın yurtseverliğini de ruhumuzda taşırız” der. Ozan Mizgin, 80'li yılların başında efsane komutan Agit arkadaş sayesinde mücadele ile tanışır. O komple militanlığa ulaşmanın kadınca adı ve kimliğidir. Dağda gerilla, halk içinde sanatçı ve bir halk öncüsü, yurt dışında devrimciliği ile tanınan Mizgin yoldaş, mücadele yürüyüşünde başarılı katılımı ile kadın komutanlaşmasının ve özgür kadın kimliğinin sembolü olur. Gerilla mücadelesinin amansız koşullarında ilk defa ülke zemininde Eyalet Komutanlığı görevini üstlenir. PKK’nin ilk ses sanatçısı ve Koma Berxwedan’ın ilk kurucu üyelerindendir. Mizgin arkadaş, sanatçı karakteriyle Kürt müziğine büyük katkılar sunmuş, sesiyle sazıyla, sesindeki dokunaklı ritimlerle herkesin yüreğine dokunmuş, halkın acılarına şarkılarındaki ezgilerle merhem olmuştur. Sımsıcak bir yoldaşlık, sanatçı bir üslup, kavratıcı bir dile sahip özellikleriyle herkeste saygınlık ve hayranlık uyandıran Mizgin arkadaş ciddi, resmi ve militan tavırlarıyla komutan bir önderdir. Deyim yerindeyse ‘’on parmağında on marifet’’; bir yanı ozan, diğer yanıyla dağda bir gerilla, ayrıca komutan ve halk içinde propagandacı, örgütleyiciydi. Aynı zamanda yazardı. Garzan Eyaleti’nin dergisini Mizgin arkadaş çıkarıyordu. Birçok yeteneğe sahip olmakla birlikte halk kitlesi içinde büyük etki yaratmada oldukça başarılıydı. İlişkilendiği herkesi etkileyip mücadeleye kazandırdı. Gerilla ortamında moral merkezi ve ruh kaynağıydı. İdeolojik ve örgütsel çalışmalara önem veren Mizgin arkadaş, bu konuda nerde bir ihmalkarlık görse hemen işe koyulan, uzun uzun anlatımlarla kavratıcı ve eğitici olmaya çalışan ayrıca bilim ve sanat çalışmalarına da büyük önem veren ender kadrolardan biridir.

Mizgin arkadaş "Kürt’ün yaratılış destanının bir sayfası da Garzan’da yazılır" demiştir. Bunun için Garzan yürüyüşü dair bestelediği şarkı sözlerini şöyle dile dökmüştü;

“Birlik rêket ji Botanê,

çek bi destan çûn Garzanê,

keç û xortên Kurdistanê” diye formüle ederek unutulmayan bir şarkı olarak dilden dile dolaştı. Bu üç mısradan da anlaşıldığı gibi Mizgin arkadaş, Kurdistan’ın her karış toprağına bağlılığını yürüdüğü her patikada o toprağın ve coğrafyanın güzelliklerini ruhunda ve yüreğinde hissederek anlam yüklemiş ve besteler yapmıştır. Bir yıldız gibi kaymıştı herkesin yüreğinde kızgın közler bırakarak. 11 Mayıs 1992 günü Tatvan da kuşatıldığı odada kendi tabancasını şakağına dayamadan önce üzerinde ne kadar örgütsel malzeme varsa imha edecek ve ardından şehitleri kervanına katılacaktır.

Şehitler ayına bir kahraman daha katılarak Mayıs’ı ölümsüzleştirdi. Mizgin'in ardılları onun ruhunu taşıyarak komutanlaştı, gerillalaştı. Zap'ta Nalin, Güven oldu saldırı kabiliyetleriyle düşman karşısında kadının yenilmez iradesinin temsili oldular. Metina'da Seren oldu. Serhat’ta Hejar Zozan. Mayıs ayının şehitler geleneği Hejar Zozan da gelenekleşti, tarihleşti, kök saldı Serhat topraklarına. Mizgin arkadaşın bıraktığı miras tüm kadın özgürlük savaşçılarını etkilediği gibi Kadın Özgürlük Hareketi içinde bir sembol haline gelerek günümüzde kahramanca düşman karşısında direnen nice ilkeli, iradeli ve savaşçı kadın gerillaların oluşmasına vesile olmuştur. Bu gerillalardan düşman karşısında tereddütsüzce amansız savaşan yaşamıyla yoldaşlığıyla komuta duruşu ile herkese örnek olan Hejar arkadaş bu gerçeğin en somut ifadesi en değerli en kıymetli Mayıs tanrıçasıdır.