MKM’den Newroz şarkısı


İstanbul Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) sanatçıları, 21 Mart’ta Newroz Bayramı’nda yayınlanacak “Newroz” adlı bir şarkı hazırladı. MKM çalışanlarının kolektif bir çalışmayla hazırladığı şarkının sözleri şair Tengezer Marin’e ait. Dört bölümden oluşan şarkıda kadının rengi ön planda. Newroz’un tarihten günümüze geçirdiği aşamaları aktarıyor. Kürtlerin tarihsel trajedisi olan katliamlar gerçeğini yansıtarak başlayan şarkı, özgürlüğü için direnen bir halkın mücadelesinin anlatımıyla son buluyor. 1,5 ayı aşkın süredir şarkının üzerinde çalışmalar yürüten MKM sanatçıları şarkının oluşum sürecini anlattı.
21 Mart’ta yayınlanacak
Koma Çiya’dan tanıdığımız Genim, Newroz ile birlikte içinden geçtiğimiz süreci bir şarkıyla anlatıp halkımızın isteklerine cevap vermek istediklerini belirtti. Newroz şarkısının tarihsel ve günümüz koşullarını anlatan altı kıtadan oluştuğunu ifade eden Genim, “Şarkı Newroz’un nasıl başlayıp Kürdün tarihi, mücadelesi ve direnişine nasıl denk geldiğini, halkların kurtuluşu ile beraber toplumsal olarak işlevinin ne olduğunu imgesel bir anlatımla yansıtıyor” dedi.
Temennilerinin şarkının halkın acıları ve umutlarını, yarına ilişkin coşkusunu anlatması olduğuna değinen Genim, şarkının 21 Mart’ta sosyal medyada ve çeşitli televizyon kanallarında yayınlanacağını kaydetti. Müzisyen Zelal Gökçe de şarkının ağırlıklı olarak kadının rengini yansıttığının altını çizdi.
Amed’in surları inliyor
Tiyatro sanatçısı ve müzisyen Serhat Kural, Newroz’un özgürlük arayışı olduğu kadar bu sürece gelirken ortaya çıkan trajedilerin de bir ifadesi olduğunu belirtti. Şarkıda trajedinin içinden doğan özgürlük arayışının anlatıldığına dikkat çeken Kural, şunları belirtiyor: ‘Newroz yine gözyaşı, yine yasla geldi / Bir karabulut dolanıyor üzerimizde / Bu karabulut büyük ve kin doludur / Amed’in surları inliyor, hayatımız hayat değil / Feqiyê Teyran ve Melayê Cizîrî’nin yurdu yalnızdır / Cûdi çığlık çığlıya Zagros’u çağırıyor, hawar diyor, Nemrut’a Hemrin’e hawar diyor’ sözleriyle bir trajediyi anlattıktan sonra son söz olarak ise şunları ifade ediyor: ‘Newroz’u kutlayalım nazenin kadın ve gençler / Ovaları ve dağları sallayın / Mem û Zîn’in gönlünü hoş edin / Cegerxwîn ve Xanî mezarlarında rahat uyusunlar/ Köyler ve sokaklar bayraklarla donansın / Kürdistan özgür olacak ya barışla ya savaşla..’
Kawa’nın ateşi yakması
Şarkının düzenlemelerini yapan Nurhak Kılagöz de şarkının dört bölümden oluştuğunu belirterek şunları kaydetti: İlk başta flüdün olması Kawa’nın tek başına ateşi yakmasını sembolize ediyor. Ardından şiir bölümü geliyor. Bu bölümde kadınların gözünden Newroz’un gelmesi ile ortaya çıkan endişe ve halkın kendi arasında örgütlenmesi yer alıyor. Üçüncü bölüm olan dengbêj bölümünde de Kürtlerin yüreğinde hissettiği acı ile birlikte direnişini yansıtmaya çalıştık. Son bölüm marş bölümü. Bu bölümde Kürtlerin tüm alanlarda kadınlarla, gençlerle direnişini yükselteceklerini vermeye çalıştık. Şarkı geleneksel tınılardan çok güncel armonilerden oluşuyor.
Kobanê ruhu
Kürtlerin direnişinin artık dünyada karşılık bulduğunu sözlerine ekleyen Kılagöz, şarkının da bu ruha uygun olarak yapıldığını belirtti. ‘Şarkıya Kobanê’de var olan enternasyonalist ruhu yansıtmaya çalıştık’ diyen Kılagöz, şunları kaydetti: Kobanê’deki savaşta dünyanın birçok yerinden Kürtlerle aynı duyguyu paylaşıp Kürtlerle beraber omuz omuza savaşan insanların durumunu yansıtacak bir armonik bir şarkı yapmak istedik. Sadece Kürtlerin kendi enstrümanları değil de evrensel sayılan enstrümanlarla bu işi yürüttük.
ÖNDER ELALDI
Direnişe ses verecekler
Amed Newrozu’na katılacak sanatçılar, devrim marşlarıyla Kürdistan’daki direnişe ses verecek. Amed Newrozu’nda ilk kez sahne alacak olan Orkestraya Bajar a Amedê, tüm herkesi Newroz alanında direnişi büyütmeye çağırdı.
