Mücadelesi, son nefesine kadar sürdü

Mehmet Emin Karatay’ın (Menal Mêrdîn)

Mehmet Emin Karatay’ın (Menal Mêrdîn)

  • Şengal'de suikast sonucu katledilen Mehmet Emin Karatay’ın (Menal Mêrdîn) ağabeyi Hüseyin Karatay, "Kardeşim yaşamının 43 yılını mücadeleye adadı. Mücadelesi, son nefesine kadar da sürdü" dedi. 

Şengal Özerk Yönetimi, 4 Ocak’ta yaptığı açıklamada, 43 yıldır devrim mücadelesi veren Mehmet Emin Karatay’ın 2 Ocak’ta Şengal’e bağlı Tilezêr kasabasında Türkiye ve KDP ortaklığında bir suikast saldırısı sonucu şehit düştüğünü duyurdu. Karatay, 1959'da Mêrdîn’in Nîsêbîn ilçesinin Tinatê köyünde doğdu. Köyde yaşayan ailenin bir kısmı, yaşadığı ekonomik sorunlardan dolayı 1970’li yıllarda İzmir’e göç etmek zorunda kaldı. Karatay da çalışmak için 1976'da İzmir’e geldi. Karatay, 17 yaşında geldiği İzmir’de, çalışarak ailesine katkı sundu.

İzne gelip dönmedi 

İzmir’de iki yıl çalıştıktan sonra zorunlu askerliğini yapmak için Kars'a giden Karatay, acemi birliğini tamamladıktan sonra İzmir’e geldi. Karatay’ın kardeşi Ramazan Karatay, Kürtlere yönelik asimilasyon ve baskı politikalarına karşı 1979'da PKK'ye katıldı. Mehmet Karatay da askerden 10 günlük izinle geldiği İzmir’de beraber büyüdüğü kardeşi Ramazan Karatay’ın PKK'ye katılmasından etkilenerek, katılım yaptı. Mehmet Karatay, 8 yıl sonra 1987'de Batman'da gözaltına alınarak, tutuklandı.

25 yıl tutuklu kaldı

Batman’da tutuklanan Karatay, daha sonra Diyarbakır Cezaevi’ne götürüldü. Bir işkence merkezine dönen Diyarbakır Cezaevi’nde günlerce işkence gördü. İşkenceciler tarafından parmakları kırıldı, tırnakları çekildi. Vücuduna verilen elektrik nedeniyle parmaklarını kullanamadı. Karatay, işkenceye ilişkin iç hukukta sonuç alamayınca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu. Karatay’ın AİHM başvuruları nedeniyle Türkiye tazminat ödemeye mahkum edildi. Karatay Êlih, Amed, Mêrdîn, Bursa, Çanakkale, Aydın, Nazili, Bergama, İzmir ve Amasya olmak üzere farklı cezaevlerinde tam 25 yıl tutuklu kaldı. 

Şengal'e 2016'da gitti

Karatay’ın kardeşi Ramazan Karatay 1987'de Mêrdîn’de; yeğeni Kerim Karatay da 2010'da Şirnex’te şehit düştü. Karatay, 2013'te tahliye olduktan sonra memleketi Nisêbîn’de yaşamını sürdürme kararı aldı ve 2016'ya kadar burada yaşadı. Fakat DAİŞ'in 2014'te Şengal'e saldırması ve Êzîdîlere yönelik katliam yapmasından etkilenen Karatay, ailesine Êzîdî halkıyla dayanışmak ve Êzîdî halkını daha yakından tanımak için Şengal’e gitmek istediğini söyledi. 2016'da Şengal'e giden Karatay, orada bulunduğu sırada Êzîdî halkının yaşadığı katliamların duyulması ve Ezîdî halkının inanç ve kültürlerinin unutulmaması için kitap çalışması yürütüyordu. Karatay, kitap çalışmasını tamamlayamadan yaşadığı evde suikast sonucu katledildi.

Karatay’ın ağabeyi Hüseyin Karatay 

Devrime adanmış hayat 

25 yılı cezaevinde olmak üzere 43 yıldır yaşamını mücadeleye adayan Karatay’ın ağabeyi Hüseyin Karatay ve yeğeni Mustafa Karatay, Mehmet Emin Karatay’ı, MA'dan Delal Akyüz'e anlattı. Hüseyin Karatay, “Kardeşim yurtseverdi. Fedakar bir insandı. Cezaevinde kaldığı süreçte birçok işkenceye maruz kaldı. 90’lı yıllarda cezaevindeki baskılara karşı açlık grevlerine girdi. Talepleri karşılanmayınca açlık grevini ölüm orucuna çevirdi. Biz cezaevini ziyarete gittiğimizde sürekli moralliydi. Arkadaşları tarafından da çok seviliyordu. 43 yıl boyunca hiç ara vermeden mücadele ile geçti. Son nefesine kadar da bu sürdü” dedi.

Karatay’ın yeğeni Mustafa Karatay

Hep morali yüksekti

Karatay’ın yeğeni Mustafa Karatay da amcasını cezaevinde tanıdığını söyledi. Amcası Karatay’ın görüşüne gittiğini belirten Mustaya Karatay, şunları ifade etti: “Amcamla Gaziantep Cezaevi’nde ziyaretine gittiğimde tanımıştım. Çocuk olduğum için koğuşa girebilmişti. Daha sonra ki süreçlerde ninemle, amcamın kaldığı tüm cezaevlerine gittim. Ne zaman görsem hep morali yüksekti. Bize de yaşamın karşısında moralimizin yüksek olması gerektiğini sürekli söylerdi. Kendisini geliştirmeye, okumaya çok merakı vardı. Bunun için sürekli bir uğraş içerisindeydi." 

Êzîdîlere zulme dayanamadı

Amcasının Êzîdîlere halkına yönelik zulme dayanamadığını ve gittiğini aktaran Karatay, "Ondan sonra haber alamadık. Amcam Êzîdî halkının yaşadıklarına ilişkin bir kitap çalışması yürütüyordu. Bu sırada suikast yapıldı. Faili henüz belli olmasa da biz bu saldırıyı kaleme, söze, insanın özüne ve halklara karşı yapılan bir saldırı olarak değerlendiriyoruz” şeklinde konuştu.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.