Mücadeleye sanatsal yaklaşım

Forum Haberleri —

PKK Destanı

PKK Destanı

  • Geçen 50 yılda sanatsal üretim ve yaratımlarda yaşadığımız sığlık, darlık, yüzeysellik ve sıradanlığı önümüzdeki 5 yılda aşmak mümkün olabilir. 

Rênas BÊRîTAN

O önemli gün giderek yakınlaşıyor. Bu yılki Newroz’un anlamı bambaşka olacak. Bundan 50 yıl önce tam da Newroz günü atılmıştı ilk adım. Henüz ortada hiçbir şey yokken, umudun kırıntısı bile gezinmiyorken ortalıklarda, Çubuk barajında, adeta kulaktan kulağa fısıldarcasına o gizemli sözcükler düşünce dehlizlerinden dile doğru hücum ederek ses titreşimleriyle vücut bulmuştu. O ilk gizemli sözcüklerde kâinatın birikmiş o büyüleyici ruhu gizliydi. Nasıl ki büyük patlamayla bir toz zerreciğinden mikro ve makro kozmos oluştuysa ilk sözcükler de geçen 50 yıllık sürede benzer bir etkiyi yarattı.

Neredeyse hiçlik içerisinden ilk söz, ilk eylem, ilk örgütlenme, ilk kavga ve daha birçok ilk ile başlayıp ülkeyi, bölgeyi ve dünyayı etkileyebilecek, belki de önümüzdeki 50 yıla yön verebilecek bir düzeye gelinebildi. Bu çıkış muazzam etkileyici, cezbedici ve mucizevi bir karakter kazanarak birikerek büyüdü ve çoğaldı. Özlenen, beklenen ve umut edilen bu görkemli çıkışın temel yaratıcısı Önder Apo oldu. Bu nedenle çağdaş uygarlığın tanrılarının hışmına uğrayıp insanlığın umut ışığı haline gelmesinin bedeli olarak Prometheus misali İmralı kayalıklarına zincirlendi. Umudun kırıntılarının bile yok edilmek istendiği bir ortamda kimsenin bir türlü akıl sır erdiremediği o görkemli çıkışını büyüterek sürdürdü.

Geçen 50 yılın neredeyse her bir gününe binlerce inanılması güç muazzam olay sığdırıldı. Elbette ki geçen süre zarfında bu görkemli yürüyüş birçok yönüyle anlatılmaya çalışıldı. Bunun en son sanatsal anlatım biçimi “PKK Destanı” ve “Kobanê” filmi oldu. Sergilenen bu büyük mücadele birçok şarkıya, türküye, şiire, öyküye, romana, tiyatroya, sinemaya ve edebi anlatım biçimine konu oldu. Peki bu sanatsal anlatım biçimleri bu görkemli çıkışı ve mücadeleyi anlatmaya yetti mi? Elbette ki yetmedi ve eleştiriler ifade gücünün çok sınırlı ve dar kalması konusunda yoğunlaşıyor. Bu durumda her zamanki gibi ne yapmalı sorusu önem kazanıyor.

2023 Newroz’uyla birlikte Kürdistan Özgürlük Mücadelesinin 50. yılını geride bırakmış olacağız. 2028 yılında ise PKK’nin 50 kuruluş yıl dönümünü karşılamış olacağız. Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’nin 50. yılından PKK’nin kuruluşunun 50. yılına kadar 5 yıllık bir zaman dilimi önümüzde durmaktadır. Geçen 50 yılda sanatsal üretim ve yaratımlarda yaşadığımız sığlık, darlık, yüzeysellik ve sıradanlığı önümüzdeki 5 yılda aşmak mümkün olabilir. Güçlü bir yoğunlaşma, derinleşme, çözümleme ve hissetme daha etkili sanatsal anlatım biçimleri açığa çıkarılabilir. Bu özgürlük yürüyüşünün kalıcılaşması ve yüz yılları etkileyebilmesi güçlü üretim ve yaratımlara bağlı. Şiir, öykü, roman, şarkı, türkü, sinema, tiyatro, resim, belgesel ve daha birçok alanda bu özgürlük yürüyüşü daha güçlü ve nitelikli anlatılabilir. Önder Apo, şehitler ve gerilla öncülüğünde gelişen mücadele ile toplumda yaşanan muazzam değişim ve dönüşümü anlatmak mümkündür.

Elbette çağdaş firavun ve nemrutların sunduğu zeminden nemalanan ruhlar ve duygular böylesi bir anlatımın gücüne sahip olamazlar. Bu zeminden sıyrılabilenler, kopabilenler ve çirkin olanı kusabilenler, belki de yeteri kadar hissedebilenler ve gerekli derinleşmeyi yakalayabilmiş olanlar böylesi bir şansı elde edebilirler. Ruhu kurumuş olanlar ise ancak bu kutsal çalışmayı zehirleyebilirler. Tüm ilham perileri, üretim ve yaratım konusunda istekli ve gönüllü olanların can yoldaşı olmaya adaydır. Şu ana kadar sergilenen tüm kutsal emekler adına önümüzdeki 5 yılda güçlü sanatsal üretim ve yaratımlar için kolları sıvayalım…

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.