Newroz ateşine karşılık 28 yıldır bitmeyen zulüm

Antep’te yaşayan 70 yaşındaki Asya Özmen, devlet baskısı, işkence, ölüm, göç, yoksulluk içinde bir ömür geçirdi. Bir oğlu  katledilen, bir oğlunun akıl sağlığı alınan, gelini ile birlikte tutuklanan dört oğlundan ikisi hala cezaevinde olan Özmen’in, aklı açlık grevindeki çocuklarında. 28 yıldır devam eden bu zulmün başlangıç gerekçesi ise Newroz ateşi yakmak...

Siirt’in Pervari ilçesi Tal köyünde dünyaya gelen Asya Özmen (70), yaşamına Kürt sorununun kaynaklık ettiği acıları sığdıran binlerce anneden sadece biri. Yaşadığı topraklardan koruculuğu reddettikleri için ailesiyle birlikte yıllar önce göç etmek zorunda kalan Özmen, gittiği kentlerde de tutuklanan oğullarını görmek için cezaevlerinin yollarına düştü.

 Eşi ve çocuklarıyla birlikte köyde hayvancılıkla uğraşan Özmen’i yaşadığı topraklardan göç ettiren baskıların ilki, 21 Mart 1993’teki Newroz Bayramı’nda yaşandı.

İşkencede akıl sağlığını yitirdi

Ateş yaktığı için askerin işkencesine uğrayan küçük oğlu ölümden döndü. Üç ay boyunca kendine gelemeyen oğlunun o günden sonra akıl sağlığını yitirdiğini dile getiren anne, sonrasında nasıl göç yollarına düştüklerini MA’dan Arjin Dilek Öncel’e şu sözlerle anlattı: “Baskılardan kaynaklı artık köyde kalamıyorduk, tehdit ediliyorduk. Olaydan bir yıl sonra bize korucu olmak için baskı yaptılar. ‘Eğer korucu olursanız köyde kalabilirsiniz, kabul etmezseniz köyü terk edin’ dediler. Biz de silahlarını kabul etmedik ve çıktık. Köyde kimse silah almayı kabul etmedi. Eşim korucu olmadığı için ameliyatlı olmasına rağmen işkence gördü. Daha sonra Siirt merkeze taşındık.” 

Sait askerlerce katledildi

 Ailesiyle köyden Siirt’e taşınsalar da "Bir gün köyümüze döneriz" umuduyla hayvanlarını satmadıklarını belirten Özmen, çocuklarından Sait’in hayvanlarını otlattığı askeri bölgede katledildiğini söyledi. Özmen, “Kimse gidip onu yerden kaldırmadı, ben gittim. O olaydan sonra 1994’ün son aylarında hayvanları sattık ve Antep’e taşındık” diye konuştu.

Baskı ve yoksulluk kıskacında

27 yıldır Antep’te bir yanda devlet baskısı diğer yanda yoksulluk içerisinde yaşam mücadelesi verip, en çok köylerine geri dönmeyi isteyen annenin bu hasretine çok geçmeden bir de tutsakların çocuklarının hasreti eklendi. 

Eşi, dört oğlu ve gelini tutuklandı

Önce ailesine bakabilmek kağıt toplayıp satan eşi Ahmet Özmen cezaevine konuldu. Bir gün tartıştığı polislerin şikayeti ile “polise mukavemet” suçlamasıyla tutuklanan eşi, 40 gün sonra serbest kalabildi. Eşinin ardından ise bu defa farklı zamanlarda dört oğlu ve gelini siyasi gerekçelerle tutuklandı. Çocuklarından Abdülkerim ve Zübeyir ile gelini yaklaşık bir yıl süren tutukluluktan sonra serbest kalırken, diğer çocukları Tahir 3 yıl 2 ay, Ramazan ise 4 yıl 3 aydır Antep H Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu.

Eşini yitirdi

Yaşadıklarını artık kalbi dayanmayan eşini Şubat 2020’de yitiren Özmen, şimdi de açlık grevinin sürdüğü cezaevlerindeki çocukları için endişeli.  Anne Özmen, “Salgından önce tutuklu çocuklarımı gidip görüyordum. İkisini de çok özledim. Telefonda seslerini duymak, camın arkasından görmek özlemimi bitirmiyor. Çocuklarım daha önce yapılan açlık grevlerine de katıldı” diyerek, eylemdeki tutukluların talepleri bir an önce karşılanmasını istedi. ANTEP

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.