Öcalan’ın ideolojisiyle özgürleştiriyorlar


GÜL GÜZEL / STUTTGART
Reqa’nın da, Kobanê gibi dünyanın en vahşi çeteleri DAİŞ’ten özgürleştirilmesi yankılarını bütün devrimci çevrelerin dikkatini ve sempatisini üzerine çekmeye devam ediyor. Gerçekleşen bu zaferin anlam ve önemimi değerlendirmek isteyen Arbeitskreis Solidarität, Revolutionäre Aktion Stuttgart ve Zusammen Kämpfen adlı 3 grup, Stuttgart Gasparitsch kurumunun salonunda 30 Kasım’da bir panel düzenledi. Saat 19.00’da başlayan ve 3 saat süren programda panelist ise Rojava’ya beş defa giden İsviçreli Barbara Anna’ydı. Çoğunluğu Alman olan katılımcılar sunum ve sonrası tartışma programına katıldılar.
Reqa’nın özgürleştirmesi tarihidir
Rojava Devrimini fotoğraflarla anlatan ‘Rojava Report’ adlı kitabını da derleyen Gazeteci-Yazar Barbara Anna, „Reqa’nın özgürleştirilmesi, tarihi bir devrimdir“ diyerek başlayarak Reqa’nın kurtarılmasının iyi tahlil edilmesi gereğini vurguladı. Anna, „Reqa’nın 2017 yılında 4 ay verilen mücadele sonunda özgürleştirilmesi, Kobanê’de başlayan başarının devamı ve yansımasıdır. Bu mücadelede ABD’nin hava desteği vardı, ama belirleyici olan Kürt Özgürlük Mücadelesi’ydi. ABD destek vermiş olsa da, Reqa’nın özgürleşmesinin Abdullah Öcalan’ın ideolojisi ve bu zaferin sahibi olduklarını göstermek için YPG/YPJ savaşçıları Reqa’nın özgürlük açıklamasını yaparken, Öcalan’ın kocaman posterini Reqa’ya astılar. O nedenle ABD ile stratejik ortak çalışması olsa da Kürt güçleri, ABD ideolojisini değil, kendi ideolojik yapısı ile Reqa ve Rojava’da mücadele veriyor. Ev-ev, sokak-sokak özgürleştirdiği her yerde, oradaki toplumu komünal sistemin içerisine alarak, kendi kendilerini yönetmelerini sağlıyor. Yani kurtardıkları yerlerin işgalcileri değil, özgürleştirenleri konumundalar. Onun için, havadan destekli olan ABD ile stratejik ilişkileri bitse de, sorunları olmayacaklarını ve bunun yerine siyasi stratejilerini sürdüreceklerini belirtiyorlar. Bizler de buna inanıyoruz“ vurgusunda bulundu.
‘Bu devrimin bir parçası olabiliriz’
Barbara Anna, önemli olanın Avrupa’daki devrimcilerin bu tarihi devrime nasıl çıkacakları olduğunu ifade ederek, „Rojava’ya eklenen Reqa Devrimi’nin büyüyüp, kalıcılaşması için yerinde ve içinde yer alınması gerekir. Ancak o zaman bu devrimin bir parçası olabiliriz. Orada bir çok enternasyonal devrimci gruplar var ve DAİŞ’e karşı savaşıyorlar. Bir çoğunun kendi karargahları bile yok. Ama oraya gittiklerinde ilk önce DAİŞ’e karşı nasıl mücadele edeceklerine dair eğitimler alıyorlar. Bu şekilde devrim mücadelesinde yer alan çok sayıda enternasyonel savaşçı şehit var. Bu şehitlere verilecek değer, devrime verilen değerin de sembolüdür. Bizler Rojava ve ardından özgürleştirilen Reqa devriminden çok şey öğrenebiliriz“ dedi.
PKK haklı çıktı
Programın tartışmaya açılan bölümünde oldukça ilginç ve dikkat çekici değerlendirmeler yapıldı. Bu değerlendirmeler arasında Suriye’nin Rojava’laşmaya doğru gittiğine işaret edilirken, Barzani ve Peşmerge güçlerinin PYD ve YPG/YPJ ile karşılaştırılamayacağı belirtildi: „Barzani her zaman emperyalistlere göre kendini ayarlayıp, işbirliği içinde oldu ve Kürt değerlerini çar-çur etti. Yaptığı referanduma PKK öneriler yaparak, bu şekilde yapılamayacağı uyarısında bulundu ve onay vermedi. Daha sonra PKK’nin bu tavrından dolayı ne kadar haklı olduğu ortaya çıktı.“
Tartışmaların ardından sanatçı Nikos Mazistis’in, piyano eşliğinde okuduğu Kürtçe ’Keç û Xortên Şoreşger’ ve Almanca benzeri devrim şarkılarıyla programa katkılarını sundu.
CELOX Kampanyası

Programın sunumu ve sonrasında Barbara Anna CELOX (Yara bandı) Kampanyası ve kullanımı hakkında bilgilendirme yaparak, bu kampanya ile cephede savaşırken, yaralanan devrimcilerin yaşamlarının desteklenmesini istedi. Rojava Devrimi’ne dair kitap, broşürlerin sergilendiği masada satılan kitaplarların satışında elde edilecek gelir ve bağışların CELOX kampanyasına gidecek açıklaması üzerine, panele katılan çok sayıda insan hem kitap alarak, hem de bağış yaparak CELOX kampanyasına destek verdi.
CELOX kampanyası 2016 yılında Arbeitskreis Solidarität ve Rote Hilfe’nin ortak çalışmasıyla başlatıldı. Yapılan ortak çalışma sonucu 16 bin Euro toplanarak, alınan CELOX’lar Rojava’da cephede savaşan mücadelecilere götürüldü. Çünkü cephedeki savaşçıların yüzde 60’ı kan kaybından şehit düşüyor. Bir yaralının cepheden bir hastaneye yetişmesi sürecindeki kan kaybından şehit olmamasını sağlayan CELOX bir sargı bezi. Yumak halinde olan bu sargı tülü kanayan yaraya bastırılıyor. Böylelikle yaranın dört saat boyunca kanaması önleniyor. Onun için, yaralının bir hastahaneye yetiştirilip, yaşamasını sağlıyor.
CELOX Sargı tülünün tanesi 80 Euro değerinde. Yani 80 Euro ile bir savaşçının hayatta kalması sağlanıyor. Bu yıl da toplanan para ile alınacak CELOX’lar yine sorumlu aktivistler tarafından Rojava’ya götürülerek, sorumlulara verilecek. Şart olarak CELOX’ların sadece cephede savaşan mücadelecilerin yaralanmasında kullanılması koşuluyor.
CELOX kampanyası hakkında bilgi edinmek veya bağış yapmak isteyenler „http://de.rojava.xyz internet sayfası ve info@rki-sri.org adreslerinden bilgi edinebilirler. Bu konuda bilgilendirme ve bağış çalışmalarını yürüten Arbeitskreis Solidarität ve Rote Hilfe Stuttgart ve Ludwigsburg şehirlerinde en kısa zamanda bilgilendirme panelleri düzenleyeceklerini ve bu konuda devrimcilerden destek beklediklerini belirtiyorlar.
