Önce en kötüyü gönderelim

•  Yeşil Sol Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya, rakiplerinin bir siyasi parti değil, tüm organlarıyla devlet olduğunu hatırlatarak,  bu kadar baskı ve adil olmayan bir yarışın içerisinde gelinen noktanın küçümsenemeyeceğini söyledi.

Yeşil Sol Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya, "İlk turda sarstık ve kazanamadı. İkinci turda onlara kaybettireceğiz" dedi. 

Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerin sonucunda Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Meclis’e en çok kadın milletvekili gönderen parti oldu. MHP’nin 40, AKP’nin 34, İYİ Parti’nin 22, CHP’nin 21 ilde kadın aday göstermediği seçimlerde, Yeşil Sol Parti yüzde 43,50 ile 31 kadın vekil çıkardı. MA'dan Eylem Akdağ ve Cengiz Özbasar'a konuşan Yeşil Sol Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya, baskı politikaları, ekonomik kriz, savaş gerçekliği karşısında halkın net bir şekilde kimi istemediğini gösterdiğini söyledi. Özellikle Kürtlerin yaşadıkları kentlerde oyların Erdoğan’ın artık iktidardan gitmesi yönünde kullanıldığını söyleyen Kaya, “Biz ilk turda bitirme iddiasıyla çalıştık. Sarstık, durdurduk, kazanmadı”  dedi.  

Gelinen nokta küçümsenemez

“Bu bir yandan ‘iyi ile kötüyü’ oyladığımız bir seçim” diyen Kaya, 14 Mayıs’ın ilk saatlerinde Amed başta olmak üzere birçok kentten yansıyan usulsüzlüklere, hilelere dikkat çekti. Kaya, “Bunlar bize gösteriyor ki çok sinsi ve sistematik politikalar yürütüldü ve yürütülüyor. Şu çok önemli; biz sahadayken rakibimiz bir parti değildi, devletin bütün organlarına, kurumlarına, kolluğa, yargıya karşı bir kampanya yürüttük. Dolayısıyla bu kadar baskı ve adil olmayan bir yarışın içerisinde geldiğimiz nokta hiç küçümsenecek bir nokta değil. Onları biz durdurduk” şeklinde konuştu.

Kadın mücadelesi taşıdı

Kürt kadın hareketi ve Türkiyeli feminist kadın hareketinin mirası olarak yola devam ettiklerini söyleyen Kaya, partilerinin geleneğinin çok uzun zamandır bütün mekanizmalarıyla eşit temsiliyet için mücadele ettiğini dile getirdi. Kaya, şöyle devam etti: “Diğer bütün partilerden farklı olarak kendi içimizde kadın erkek eşitliğini sağlamış durumdayız. 31 kadın olarak parlamentoya gidiyoruz. Bu kadınların hepsi uzun yıllardır eşitlikçi, kadın özgürlükçü paradigmaya inanan ve bunun mücadelesini yürüten, kadın örgütlerinin içerisinde, sahadaki kadın çalışmasında, yani farklı şekillerde ama mutlaka bir şekilde kadın mücadelesinin içerisinde yer almış kadınlar. Dolayısıyla biz ısrarla şunu söylüyoruz; evet, 31 kadın olarak sayısal anlamda orada olabiliriz ama arkamızda örgütlerimiz ve kadın mücadelemiz var. Biz orada nitelik olarak bambaşka bir mücadele vereceğiz." 

Niteliksiz sayısal üstünlük

Meclis aritmetiğinin “niteliksiz” olduğunu söyleyen Kaya, “Irkçı ve radikal İslamcı kesim oldukça niteliksiz bir sayısal üstünlük yakalamış durumda. Bu nedenle mücadele de oldukça çetin olacak. Biz yıllardır hem sahada hem de önceki parlamenter arkadaşlarımızın yürüttüğü mücadeleyi büyütmeye kararlıyız. Biz varlığımızla oradan çıkacak her yasayı kilitleyebiliriz. Bunu kadın örgütleriyle birlikte yapacağız. Biz topluma dönük yapılacak bütün çalışmaları, eril anlayışların hepsinin önünde dimdik duracağız. Amacımız oradaki erkek, dinci, faşist, ırkçı anlayışı durdurmak ve geriletmektir” şeklinde konuştu.  

En çok kadınlar için

AKP iktidarının kadın ve çocuklara yönelik politikalarına dikkat çeken Kaya, iktidarın her fırsatta kadını “aile” üzerinden tanımladığını, İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çekildiğini ve şimdilerde de kadın haklarını yasal güvence altına alan 6284 sayılı yasayı hedef aldığını söyledi. Çocukların çeşitli yasalarla erken yaşta evlendirildiğini ve kadınların nafaka hakkına göz dikildiğini belirten Kaya, ikinci turun en çok kadınları ilgilendirdiğinin altını çizdi. “Faşizmi geriletmek biz Kürtler ve kadınlar açısından çok önemli” diyen Kaya, şunları ifade etti: “En kötüyü göndereceğiz. Biz kendimize inanıyoruz, başka kimseye değil. Burada meselemiz aslında 21 yıllık bu rejimi, sistemi oylamak. Bunun içerisinde zindanlardaki siyasetçilerimiz, şafak operasyonları, savaş, özel savaş politikaları, yoksullaştırma, bütün kaynakların sermaye gruplarına aktarılması, doğa talanı, kadın kırımı var. Biz bu kötücül olanın gitmesini istiyoruz, önce bunu göndereceğiz, daha sonra ‘daha iyiyi nasıl yaratabileceğimizin’ zeminini oluşturacağız.” 

Sistem değişikliğini oylayacağız

“Bu oylama, mücadeleyi büyütmenin zeminini kazanma oylamasıdır” diyen Kaya, kadınlara ve halklara şu çağrıda bulundu: “Daha iyi yaşamak, şiddetsiz bir yaşam içerisinde olmak, savaşın olmadığı bir coğrafyada yaşamak bizim hakkımız. Nitelikli ve ana dilde eğitim almak gençlerin hakkı. Bütün bu hakları yaratabilmenin zeminini kazanmak istiyoruz. Biz adaletin, hukukla buluşmasını, yargının bağımsız olmasını, evrensel insan hakları değerlerinin tecelli etmesini amaçlıyoruz. İyiyiz, haklıyız, mücadelemiz çok meşru ve biz kazanacağız, onlara kaybettireceğiz. Herkesin oy kullanması, bir önceki seçimde oy kullanmayanları da oy kullanmaya ikna etmesi gerekiyor. Bir sistem değişikliğini oylayacağız. Hayatlarımızı cehenneme çeviren anlayışların hepsini hep beraber göndermemiz gerekiyor.” AMED