Özgürlük eyleminin parçası olmak

Haberleri —

GÜL GÜZEL


Abdullah Öcalan Kütüphanesi, ‘Abdullah Öcalan ve tüm siyasi tutsaklara özgürlük’ otobüs turu planlandığı gibi, 9 Ekim uluslararası komplo gününde başladı. Yollara düşen yürekler, 33 noktada buluşacak. 

9 Ekim’de Strasbourg’da bir yürüyüş ile başlayan tura, Stuttgart ve Salzburg şehirlerinde eşlik edebilme heyecan ve mutluluğunu yaşadım. Çünkü ulaşılan her yerde otobüs tutu aktivistlerini bekleyen, yüreklerinin heyecanını gizleyemeyen yerellerdeki halkı görmek heyecanımızı ikiye katlıyordu. Otobüs turunda olan ve onları karşılayanlar aslında yüzlerce değil; “Öcalan, benim siyasi idaremdir“ diyen milyonlardı. 

Stuttgart Schlossplatz Meydan’ına yaklaşan otobüsün ön tarafındaki Abdullah Öcalan posteri ve üç renkli balonların ön camda duruşu ile bir o kadar göğsü kabararak direksiyonuyla otobüsü alana süren şoför Munzur Aslan, halkın heyecanını doruğa çıkarıyordu. Otobüsün her iki tarafına Yeşil, Kırmızı ve Sarı şeritler üzerine „Abdullah Öcalan’ın Kütüphanesi, Abdullah Öcalan ve tüm siyasi tutsaklara özgürlük’’ yazısı ve yine siyah beyaz renkli Abdullah Öcalan posterleri otobüse ‘Barış Güvercini’ görünümü veriyordu. Otobüsten inen aktivistleri, zılgıt, davul-zurna ve sloganlarıyla karşılayan halkın heyecanı doruğa çıkıyordu. Stuttgart şehrindeki basın ve sendikaların eylemi desteklediklerine dair eylem yerinde bulunmaları veya telefonlarla bizi arayıp bildirmeleri, aslında eyleme bizim dışımızdakilerin verdiği büyük değeri gösteriyordu ve bu konuda haberler de yapıldı.


Genç yürekli tur aktivistleri

otobüs içindeki yolculukta ve konakladığımız noktalarda KCDK-E Eşbaşkanı Fatoş Göksungur sürekli telefon vasıtasıyla televizyon ve benzeri yerlere mülakat veriyordu. Otobüs turuna çıkan aktivistlerin sayısı 20 civarında olduğu için, yolculuk ve konaklama yerlerinde sohbetler ve müzik dinletileriyle gündeme bağlı olarak zaman geçiriyorlardı. Bu sohbetler 1980 darbesi işkencelerinden, Önderlik Alanında yaşananlara kadar birçok anıyı ihtiva ediyordu. Mardinli Mehmet Seven üç renkli elle örülmüş atkısını ellerinin arasında sıkarak, zaman zaman anlattığı acıları sindirmeye çalışıyordu. İlerlemiş yaşının verdiği yorgunluğu, 15 yıl kaldığı Önderlik sahası heyecan ve gururu ile kapatıyordu. Çünkü, Diyarbakır Askeri Cezaevi direnişini Kemal Pir ve diğer arkadaşlarıyla yaşamıştı. O yüzden hem inancı, hem de Abdullah Öcalan’ı özgürleştirmekle mükellef tutuyordu kendini ve şöyle diyordu: „Önderliğimizi esaretten kurtarmak için sıra bize gelmiş. Kürt halkı varolduğu sürece mücadele ederek, ‘Serok’unu o esaretten çıkarak. Onun için bu tura katıldım. Çünkü biz Önderliğimizin anlaşılması ve özgürleşmesi için, O’nun kitaplarını ve ideolojisini bütün Avrupa kamuoyuna ulaştırmak istiyoruz. Bu sefer başaramazsak bir daha, bir daha bu eylemlerimizi tekrarlayacağız. Muhakkak ama muhakkak biz kazanacağız!’’ diyor. 

Hozan Cömert ve Garip Nurhak yol boyunca saz ve sözleriyle otobüs yolculuğuna ezgileriyle eşlik ederken, ‘Oy Kürdistan Kürdistan’ ezgisini alkış ve zılgıtlarıyla eşlik eden aktivistlerin dillerine tespih ediyorlar. Şengê Ana ise kendi diktiği kıyafetleriyle, yüzündeki eylem heyecan ve bilincine tebessümlerini katarak, otobüsün renksiz havasına sıcaklığını serpiştiriyor. Hele TV çalışanı Cuma arkadaşın kendisiyle röportaj yapmak için ısrar ile Şengê Ananın gözlerinin içine bakması da yolculuğun farklı bir rengi. 


‘Önüme bir otoban açtı’

Şengê Ana konakladığımız her yerde sürekli bir şeyler yapmak, organize etmek, hazırlamakla meşgul oluyor ve büyük bir heyecan, gurur ile „Ben 1989’da örgüte katıldım. Kadın olarak çok heyecanlanmıştım. Ama o günkü heyecanım hiç eksilmedi. Bugün de aynı heyecanı yaşıyorum“ diyerek, sözlerini Önderlik ile bütünlemeye çalışıyor „Önderlikle aynı ortamda olabilme mutluluğunu hala o günkü gibi yaşıyorum. O günkü sevinç ve heyecanımdan hiçbir şey kaybetmedim. Çünkü benim öğretmenim O. Önüme bir otoban açtı. Ben de hiçbir yola sapmadan bu otobanda yoluma devam ediyorum“ derken gözlerinin içindeki ışık ve canlılık yüzüne gülücükleri seriyor.  

Avrupa Êzîdî Cemaati üyesi Ali Saçık ise, sohbetleriyle ortamda siyasi bir hava estiriyor. Ortadoğu inanç ve halkları konusundaki bilgece sohbetleri sevilerek, dinleniyor. Hatta CİK temsilcisi Bedran Akdeniz, Şengal Meclisi’nden Berxwedan Şengal, PYD aktivisti Ahmet Abdullah ve tura katılan Hacı Ekrem Yavuz sohbetlerin sessiz dinleyicileri bazen de tartışmacıları oluyorlar.


Gençlerin ortak hedefi

Halaylarla bir araya gelen Kürdistanlı gençler Abdullah Öcalan konusunda hepsi birbirinden hassas. Kürtçe dillerindeki lehçe farklılıklarını zenginlikleri olarak gören gençler „Bê Serok jiyan na be’ dediklerinki duruş ve heyecanları eylem alanlarına yansıyor. Önderlikleri etrafında buluşup, onun için slogan atabilme, Posterlerini taşıyabilme ve halaylara birlikte durma heyecanı Stuttgart meydanında olduğu gibi Salzburg Park/Ride meydanını da dolduruyor. Hep bir umut ve heyecan var sürgünde yaşamak zorunda bırakılan bu gençlerin ortak duruşunda. 

Çünkü Abdullah Öcalan, verdiği mücadele ve ideolojisi ile milyonların kimliği, dili, gözü, kulağı olmuştu. Ezilen, sömürülen, inkar ve katledilenlerin özgürlüklerinin mimarının 9 Ekim uluslararası komplo sonucu hala İmralı Adası Cezaevinde tecrit altında tutuklu olması, o milyonların tutuklu olması anlamına geliyor. O nedenle hepimizde oluşan ortak düşünce, Abdullah Öcalan özgürleşmedikçe, bizim özgür olmamızın anlamsızlaştığı; daha çok mücadele etme zorunluğunun perçinleşmesi.




‘Öcalan Kütüphanesi’ Viyana’dan geçti



Fransa’nın Strasbourg kentinden 9 Ekim’de yola çıkan „Öcalan Kütüphanesi-Öcalan ve tüm politik tutsaklara özgürlük“ otobüsünün dünkü durağı Avusturya’nın başkenti Viyana’ydı. Saat 12.00’de miting yeri olan Schwarzengerplatz’a gelen otobüs Kürdistanlılar ve Avusturyalı Kürt dostları tarafından karşılandı. Eylem yerinde Almanca/Türkçe bildiriler ve güller dağıtıldı. Eyleme çevredekilerin yoğun ilgisi vardı. Viyana DKTM Eşbaşkanı Nurcan Güleryüz tarafından 9 Ekim Uluslararası  Komplosu ve otobüsün amaçlarına yönelik bir açıklama yapıldı. Kürdistanlılar çalınan stranlar eşliğinde halaylar çekti. Komployu kınayan sloganlar atıldı. Otobüs, saat 15.30’da eylem sona erdikten sonra bir sonraki durağı olan İsviçre’nin başkenti Zürih’e doğru yol aldı. 


VİYANA

paylaş

Haberler


   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.