Rojbîn’den kadın şarkıları

Haberleri —

Sanatçı Rojbîn’in ilk albümü ‘Perwaz’ bir süre önce Kom Müzik tarafından müzikseverlerle buluşturuldu. Uzun süren hazırlık aşamasından sonra ilk albümünü çıkaran Rojbîn, “Perwaz’ı, töre ve namus cinayetlerinde yaşamını yitiren kadınlara adıyorum” dedi. Ailesinin müzikle uğraşmasından dolayı, kendisinin de küçük yaşta müzikle tanıştığını belirten Rojbîn, çalışmalarının ilk meyvesi olan ‘Perwaz’ için üç buçuk yıl çalıştı. 11 eserden oluşan albümde, öldürülen çocuklar Ceylan Önkol ve Canan Saldık ile yaşamını yitiren gerilla tiyatrocu Gafur Doğan anısına da besteler yer alıyor. Özellikle kadın konulu şarkıların yer aldığı albümünü sanatçı Rojbîn ile konuştuk.

Uzun bir süredir müzikle ilgileniyorsunuz. Fakat bu ilk albümünüz. Bu nedenle sizin için çok değerli olmalı. Albümün hazırlık aşamasından bahseder misiniz?
Profesyonel olarak üç buçuk yıldır Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM) bünyesinde çalışıyorum. Fakat daha öncesinde de yaptığım müzikal çalışmalarla albüm hazırlığı başlamıştı. Üç yıldır bazı teknik sorunlar nedeniyle bekletiyordum. Artık albümün çıkış zamanının geldiğini düşündük ve çıkardık. Üzerinden çok zaman geçmiş olsa da böyle çalışmalar, bir annenin çocukları gibidir. Asla değerlerini yitirmezler.

Albümün en dikkat çekici yönlerinden birisi de kadın şarkılarının yoğunlukta olması. Repertuarınızı oluştururken hassasiyet gösterdiğiniz konular var mıydı?

Son dönemlerde çok dikkat çeken kadın katliamları, ‘namus’ cinayetleri bir Kürt kadını olarak beni acıtan bir boyuttadır. Albümün içerisinde bulunan 8 şarkının da kadın şarkısı olmasından dolayı, bu albümü ‘namus’ cinayetlerinde yaşamını yitiren kadınlara adadık.
Albümde yer alan 8 şarkı da kadın şarkısıdır. İfade ettiğim şarkılarda kadın cinayetlerine çok yer vermemiş olabilirim. Fakat, ben kadının güzelliğini, aşkını anlatan şarkıları onlara adamayı daha uygun gördüm. Albümde yer alan iki şarkı var. Birisi Ceylan Önkol adına yazıp bestelediğim Xezalamin şarkısıdır. Diğeri ise 2010’da Wan’da devlet güçlerinin saldırısı sonucu hayatını kaybeden Canan Saldık için yaptığımız bir şarkıydı. Bu şarkılar, katledilen kız çocukları şahsında Kürt kadınları üzerindeki baskılara, katliamlara dur deme anlamı taşıyor aslında. Onun dışında, yöresel birkaç kadın şarkısı var. Aralarında benim de söz ve müziğini yaptığım şarkıların bulunduğu yeni ezgiler var. Bu albümün kadının rengini yansıttığını düşünüyor ve herkesin bu albümde kendi rengini bulacağına inanıyorum. Buradan da kadın arkadaşlara, albümü sahiplenmeleri konusunda sesleniyorum.

İlk klip çalışması yapılan şarkının “Dê û Dil” olmasının özel bir nedeni var mı?

Aslında ‘Dê û Dil’, klibin senaryosuna uygun olduğu için konulan bir isimdi. Gelerî (anonim) olan bu şarkının asıl adı ‘Dilber’dir. ‘Dê û Dil’ adını kullanmaktaki asıl amacımız, aşkın sadece bir kadın ve erkek arasında olmadığını, doğadaki varlıkların da birbirine aşık olabileceğini, bir annenin de çocuğuna aşık olabileceğini anlatmaktı. Bu klipte canlandırılan sahneler de MKM tiyatrocularının yazdığı ‘Keviren Gora Wenda/Kayıp Mezarların Taşları’ adlı senaryodan bir kesit. Bu senaryoya göre, eşi savaşa giden fakat dönmeyen bir Iraklı kadın, çocuğunu ve bir mezar taşını yanına alarak dağ taş dolaşıyor. Eşinin mezarını bulduğunda bu taşı dikmeyi düşünen kadın, arayış içerisindeyken dağlık bir alanda bombaların ortasında kalıyor. Iraklı kadın, çocuğunu korumak için üzerine atılıp sarıldığında, çocuk boğularak ölüyor. Ve kadın, eşinin mezarı için taşıdığı mezar taşını, evladının mezar taşı yapıyor. Klip de bu trajediyi anlatıyor.
Önümüzdeki dönem içerisinde klip çekmek istediğim şarkı ise, kadının güzelliğini, özgürlüğünü, doğayla bütünleşen yanını anlatan bir şarkı: Jin Jiyan Azadi... Bu ezginin klibini, doğayla kadının bütünlüğünü anlatan görüntülerle, özenle hazırlamak istiyorum.

Küçük yaşta müzikle tanışır
Rojbîn, Erzirom’un Qereyazî ilçesinde doğar. Aile içerisinde babası, amcaları ve halasının müzikle ilgilenmesi Rojbîn’in de küçük yaşlarda müzikle ilgilenmesini beraberinde getirir. Profesyonel müzisyen olan halasından yaklaşık 6-7 ay şan ve bağlama dersi alan Rojbîn, müziğe ilk adımlarını bu süreçle atar. Rojbîn’in “İlk amatör çalışmam” olarak değerlendirdiği ve 2002 yılında seslendirdiği “Heval Cuma”, uzun bir süre isimsiz bir şekilde internet üzerinden dinlendikten sonra, “Rojbîn” adıyla müzik kanallarında yayınlanmaya başladı. Hala Mersin MKM’de çalışmalarına devam eden Rojbîn, “Perwaz” isimli albümüyle adından sıkça söz ettiriyor.


GÜLŞEN KOÇUK / JINHA/AMED

paylaş

Haberler


   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.