Serdar Azad’dan ilk solo albüm: Rêya Çiya


Koma Berxwedan üyesi Serdar Azad, ilk solo albümü “Rêya Çiya” ile müzikseverlerin karşısına çıktı. Albümde yer alan eserlere ağıt ve direniş damgasını vuruyor. Azad albümünü, Kürt Özgürlük Mücadelesi’nde yaşımını yitiren abisi Azad ve onun arkadaşlarına adadığını söyledi.
Uzun yıllardır efsane Kürt müzik grubu olan Koma Berwxedan’da çalışan genç sanatçı Serdar Azad’ın ilk solo albümü olan “Rêya Çiya” geçtiğimiz günlerde Mir Müzik’ten çıktı. Albüm direniş, ağıt ve folklorik temalı 11 eserden oluşuyor. Kürt Özgürlük Mücadelesi’nde çocuklarını yitiren annelerin yaktıkları ağıtların etkisinde kalan Serdar Azad, albümünde annesinin gerilla da yaşımını yitiren abisi için yaktığı ağıda da yer veriyor. Yine YPG şahsında Kürt direnişinin motiflerinin işlendiği albüm, ağıt, direniş ve Kürt klasik müzik kültürünün içerisinde bulunduğu bir harmanlama olmuş... Sanatçı Serdar Azad ile albümü olan “Rêya Çiya” üzerine konuştuk.
Uzun yıllar Koma Berxwedan’ın üyesisiniz. Neden solo albüm çıkarma gereğini duydunuz?
Evet ben uzun yıllardır müzik ile uğraşıyorum. Albümlerin rağbet görmediği bir dönemde albüm çıkarmamın tek bir sebebi içimdeki duyguları müzik yoluyla kitlelere ulaştırmaktır. Bu albüm Kürtlerin özgürlük uğruna 30 yıldır verdiği bedellerin bir özetidir. Yıllardır yaşadığımız acıların dile getirilişidir. Albümde 9 parça, gerilla saflarında çeşitli tarihlerde yaşamını yitirenler üzerinde söylenmiş. Bu albümün temelini “şehitler” ve isimsiz kahramanlar oluşturuyor. Onu yansıtmaya çalıştım. 10 yıldır bu albüm üzerinde çalışıyorum. Albüm ismini taşıyan “Rêya Çiya” parçasını 2006 yılında, “Seranser”i 2008 yılında yaptım. Ondan öncede demolarını yapmıştım. Onun için klasik bir albüm olarak bakmıyorum. Benim için çok önemli. Bir borç olarak gördüğüm için çıkardım. Müzikal alt yapısı da oldukça zengin. Albümde bir çok enstrüman kullandım. Yine 5 aranjör ile çalıştım.
Neden “Rêya Çiya”
“Rêya Çiya” annemin bir ağıdıdır. Annem Azad’ın şehadetine kadar ve ondan sonra da sürekli bu ağıdı yakardı; “Rêya Çiya ji min dure”... Ben zaten hep ağıtlarla büyüdüm. Bu albümün bir çok sözleri o dönemde yakılan ağıtlardan derlemedir. Benim müziğe başlamamın nedeni de bu ağıtlardır.
Azad kim?
Tuncay Çağlayan (Azad) abim. 15 Ağustos 1992 yıllında gerillaya gitti. 2 temmuz 1995 yılında Bingöl’de bir çatışmada yaşamını yitirdi.
Abinizin ismini mi taşıyorsunuz?
Evet, onun ismini taşıyorum. Tabi albümde sadece abimi anlatmıyorum. Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’nde yaşamını yitirenler için söylenen parçalardır. Belki bunu abim şahsında yapıyorum ama nitekim verdiğim mesaj, geneldir. Azad ve bir çok akrabamız bu mücadelede yaşamını yitirdi. 1990’lı yılların sonuna kadar neredeyse her yıl bizim aileye bir “şehit” haberi geliyordu. Yine o yıllarda evimiz ve köyümüz yakıldı, sürgün yılları başladı. Bütün acılar, annem ve ailenin diğer kadınlarının ağıtlarına girdi.
Peki sizi müziğe iten yaşadıklarınız bu acılar mı?
Uzun yıllar söylenen ağıtlar, benim üzerimde büyük etki yarattı. Bende bu etkiyle acımı ve derdimi müzik yoluyla anlatmaya başladım. Onun için bu albüm benim ve benim gibi binlerce yakınını kaybedenlerin dili ve duygusudur. 30 yıllık mücadele sürecinde her Kürt sanatçı devrimin müziğini yapmaya çalıştı. Bu konuda iyi eserler de ortaya çıktı. Bende devrimin bu tarafına dair birşeyler söylemeye çalıştım
Bu kadar acı ve ağıt dolu parçaların içerisinde YPG ve Kobanê direnişini anlatan eserler de var...
Kürtlerin özgürlük mücadelesi sadece acılarla dolu bir tarih değil. Zafer, sevinç, acı ve ölüm iç içe bir tarihtir. Kobanê ve Şengal’de büyük zaferler elde edildi. Dünyayı kendisini hayran bıraktıran destanlar yazıldı. Bende bu albümde çocuklarını yitiren annelerinin ağıtlarının yanında o çocukların destansı direnişine yer verdim. Yine albümde Kürt geleneksel folklorik eserleride yer alıyor. Sonuçta bu albüm bir bütün olarak halkımızın kültürü ve içerisinde geçtiği süreci anlatıyor.
Evet biraz bu konseptten bahsedebilir misiniz? Direniş, ağıt ve folklorik eserlerin harmanlanmasının nedeni nedir?
Kürt halkının kültüründe folklor çok önemli bir yerdedir. Ben Varto’luyum. Serhad’ın 200 yıllık bilinen parçalarını insanlarla paylaşmak istedim. Bunlar yüzyıllarca halkımız tarafından dinlenen, ilgi gören parçalar.
İçerisinde Azad’ın sevdiği parçalar var mı?
Azad, Serhad’ın klasik ve folklorik parçalarını çok sever ve söylerdi. Azad’ın sesi çok güzeldi. Tabii Azad, bu klasik parçaların yanında özellikle Koma Berxwedan’dan sanatçı Xelîl Xemgîn’in “Ey Şehîd” olmak üzere parçalarını okurdu. Bir anlamda bu albüm o ve onun arkadaşlarının anısına yapılmıştır.
ALİ GÜLER
