Sosyal medyayı da teslim alma hazırlığı

  • AKP-MHP iktidarı, zapturapt altına alamadığı sosyal medyayı tamamı teslim almeye hazırlanıyor.

AKP ve MHP’nin hazırladığı, “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlandı. Sosyal medyaya kısıtlamalar getirmeyi öngören teklifle, Türkiye’de günlük erişimi bir milyondan fazla olan ağ sağlayıcılarına temsilci belirleme yükümlülüğü getiriliyor. Temsilci bulundurma yükümlülüğüne uyulmadığı takdirde, beş aşamalı bir ceza öngörülüyor. Bir kişi mahkemeye gitmeden kişilik haklarıyla ilgili bir ihlal düşünüyorsa bir başvuru mekanizması oluşturuluyor ve ağ sağlayıcılarının başvuruya 48 saat içinde cevap vermesi isteniyor.

Mevcut kanunda “kişilik haklarını ihlal edici içerikler ile kişinin adının ilişkilendirilmemesi” kararı verilebileceği ve böylece bahse konu içeriğin erişiminin engellenmesine ek olarak, kişiyi ve içeriği ilişkilendiren tüm veriler de arama motorlarından kaldırılacak.

Muhalefet karşı

AKP, yasa teklifini Meclis Başkanlığı’na sunduktan sonra CHP, HDP ve İYİ Parti’den de destek istedi.

CHP’nin Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada, ifade özgürlüğüne dönük bir çok hüküm bulunduğunu ve sansüre yol açacağını belirterek, ”Kişilerin ifade özgürlüğü, toplumun haber alma özgürlüğü kısıtlamaları var” dedi.  Adıgüzel, yasa teklifi ile getirilen ”unutma hakkının” ise ”kolektif hafızanın” silinmesi yolunu açacağını kaydetti.

Paylan: Son nefes borusu kesilecek

Yasa teklifi ile sosyal medya ağlarına yüzde 90’a varan trafik bandı daraltma yetkisi verildiğine işaret eden HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, iktidarın bu yolla muhalefetin halka ulaşma yolunu kesmek için kullanacağına dikkat çekti: ”Böylece, muhalefetin son nefes borusu kesilmiş olacak. Öyle bir girdaba gireriz ki herhangi bir eleştiri noktasında bu 5 kademe de çok kolay geçilebilir. Örneğin şu anda Halk TV, Fox TV son aşamaya gelmiş durumda, lisansları her an iptal edilebilir. Gençler sosyal muhalefet sosyal medya üzerinden haberleşiyor, bu son nefes borumuz kesilirse propaganda imkanımız iyice daralacak, zaten siyaset yapma imkanımız daraltılmış durumda. Aslında bu kısa veya orta vadeli bir dönemde gidilecek erken seçimin, bir baskı rejiminin ön hazırlığı.”

Arşivler silinecek

Yasa teklifini BBC Türkçe’ye değerlendiren İnternet Hukuku alanında uzman olan Prof. Dr. Yaman Akdeniz, yasa teklifinin en sıkıntı yaratacak hükümlerinden birisinin de ”unutulma hakkı” olduğunun altını çizdi. İnternet erişiminin yanı sıra düzenlemeyle ”içeriğin çıkarılmasının” istenebileceğini kaydeden Prof. Akdeniz, bu durumun ”arşivlerin yok edilmesi” sonucu doğurabileceği uyarısında bulundu. Türkiye’de zaten son derece kısıtlayıcı bir internet düzenlemesi olduğunu ve halen 400 bin dolayında siteye erişim engeli olduğunu hatırlatan Prof. Akdeniz, teklif ile sosyal medyanın kullanılamaz hale gelebileceğine işaret etti.

Mutlak biat sistemi

MA’dan Zemo Ağgöz’e konuşan Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden ihraç edilen Barış Akademisyeni Doç. Dr. Tezcan Durna, AKP’nin hem konvansiyonel medya hem de sosyal medyada istediği başarıya ulaşamadığını hatırlatarak, şimdi sosyal medyayı da zapturapt altına almaya çalıştığını söyledi.

Düzenlemenin Meclis’ten geçmesiyle birlikte Türkiye’de temsilcilik bulundurması gereken söz konusu ağ sağlayıcı şirketlerin, kullanıcıların bilgilerini gizli tutup tutmayacağına dair garantinin söz konusu olmadığını kaydeden Durna, “Türkiye gibi bir hükümetin o temsilciliğin tepesine binip binmeyeceğini bilemiyoruz. Daha önce yapıldı bunlar. Gazetelerin kişisel ve kurumsal arşivlerine el konuldu” dedi.  

AKP’nin temsilcilik açılmadığı takdirde bir tahakküm uygulayıp, uygulamayacağına ilişkin ise Durna, “İktidar freni patlamış bir kamyon gibi yokuş aşağı gidiyor. Gerçekten bu koşullarda irrasyonel kararlar alması olası ama düzenleme Meclis’ten geçerse iktidar kendi bindiği dalı kesmiş olur. Basit bir şekilde ‘Wikipedia’yı kapattım’ demeye benzer bir sonuç doğurmayacaktır” şeklinde konuştu.

İktidarın mutlak bir biat istediğini belirten Durna, şunları ekledi: “Türkiye’deki denetim altına aldığı tüm medya organlarından elde ettiği biati küresel çapta faaliyet gösteren bu sosyal medya şirketlerinden de istiyor. Bunu elde etmesi çok zor. Bu şirketler en fazla ‘biz çıkıyoruz, buradaki kardan feragat edeceğiz’ derler.”

Meclis’ten geçmemeli

Değişikliğe ilişkin konuşan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Kampanyalar ve İletişim Direktörü Tarık Beyhan ise özetle şunları söyledi: “Türkiye yetkililerinin internetteki içerikleri sansürlemek için halihazırda kullandığı yöntemler göz önünde bulundurulduğunda, bu zorunluluk, şirketlerin yasal temsilcilerinin yüksek miktarda para cezalarıyla, hatta cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalabileceği anlamına geliyor.

Öngörülen değişiklikler, aynı zamanda, sosyal medya şirketlerinin kullanıcı verilerini Türkiye’de depolamasını gerektiriyor. Meclis’ten geçmesi halinde yasada öngörülen değişiklikler, hükümetin uluslararası insan hakları hukuku ve standartlarına aykırı şekilde internetteki ifade özgürlüğü hakkını ihlal ederek sosyal medya şirketlerini online içerikleri sansürlemeye zorlama yetkisini büyük ölçüde artıracak.

Ayrıca, bu değişiklikler, sosyal medya platformlarını, online içerikler paylaşan kişilerin kimliğini açıklamaya zorlayarak, bu kişileri adil olmayan ve haklarını ihlal eden gözaltı, tutuklama, yargılama ve mahkumiyet riski altına sokacak.

Hükümetin, uluslararası insan hakları hukuku ve standartlarına aykırı şekilde internette ifade özgürlüğü hakkını ihlal ederek sosyal medya şirketlerini online içerikleri sansürlemeye zorlama yetkisini büyük ölçüde artıracak kanun teklifi meclisten geçmemelidir.”  ANKARA

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.