Suçu belgeledik, dünya sessiz

Kadın Haberleri —

Dilovan Asmîn

Dilovan Asmîn

  • Tişrîn direnişini takip ederken Türk devletinin saldırısında yaralanan gazeteci Dilovan Asmîn: Gazetecileri hedef alarak hakikat ışığını söndüremezler. Katliamların tümü belgelendi, insanların nasıl katledildiği objektiflerimize yansıdı ve dünyaya duyurduk. Ancak uluslararası toplum hâlâ sessiz.

Gazeteci Dilovan Asmîn, Tişrîn Barajı direnişini takip ederken, 21 Ocak’ta Türk devletinin saldırısı sonucu yaralandı. Yaralandığı ana kadar YPJ ve QSD savaşçılarının azimle sürdürdüğü mücadeleyi ve Türk devletinin savaş suçlarını kaydetti, devrimci halk savaşının ve direnen halkların sesi oldu.

Tedavisi süren ve durumu şu an iyi olan Dîlovan Asmîn, ANF’den Nûjiyan Adar’a Tişrîn Barajı’nın taşıdığı kritik önemi anlattı: “Tişrîn ve kırsalına yönelik çok yoğun saldırılar oluyor ve bu saldırılara karşı tarihi bir direniş sergileniyor. YPJ ve QSD savaşçıları, en zorlu koşullarda bile güçlü bir iradeyle saldırılara cevap veriyor. Savaşçılar, yalnızca aileleri için değil, tüm halklar için direniş mevzilerinde mücadele veriyor. Bu mücadelenin temelinde ise halkın sahip olduğu su ve enerji kaynaklarının korunması yatıyor. Baraj, milyonlarca insanın su ve enerji ihtiyacını karşılıyor ve bu nedenle buradaki direniş, bir varlık mücadelesine dönüşüyor. Dolayısıyla Tişrîn Barajı, halkın kimliği ve geleceği için kritik bir semboldür.”

Varlık yokluk mücadelesi

8 Ocak’tan bu yana baraja ulaşan halk, saldırılara rağmen büyük bir azimle nöbet tutmaya başladı. Dilovan Asmîn, halk konvoylarının büyük bir inançla baraja ulaştığını belirterek şunları söyledi: "Halklar suyunu, enerjisini ve toprağını korumak amacıyla Tişrîn Barajı’nda nöbet tutmaya başladı. Baraja ulaşan halklar, varlık ve yokluk savaşının merkezinde yer alıyor. Barajı korumak için nöbet tutan halk, havadan ve karadan gelen saldırılara maruz kalıyor. Yaşanan katliamlara rağmen direnişlerine devam eden bu insanlar, halklarının geleceği için sonuna kadar mücadele kararlılığını gösteriyor.”

Her şeyi göze alıyoruz

Tişrîn’deki gazeteciler, halkın ve savaşçıların sesini duyurmak, direnişi belgelemek için büyük bir fedakârlıkla çalışıyor. Dilovan Asmîn, gazetecilerin yaşadığı zorlukları da dile getirerek, “Savaşın en yoğun olduğu alanlarda gazetecilik yaparken şehadeti de yaralanmayı da göze alıyoruz. Gazetecileri hedef alarak hakikat ışığını söndüremezler” dedi.

Cihan ve Nazım’ın izinden

Dilovan Asmîn, 21 Ocak’ta işgalcilerin saldırıları sonucu yaralandığını ve meslektaşları Cihan ile Nazım’ın da 28 Aralık 2024’te hakikatin peşinden giderken şehit düştüklerini belirtti. “Onlar şehit düştü ama kalemleri ve kameraları yerde kalmadı. Tişrîn direnişi, hakikati duyurmaya devam ediyor” diyerek, direnişi gazetecilik perspektifiyle halka ulaştırmanın önemini vurguladı.

Suçu belgeledik, dünya sessiz

Türk devleti, halkı yanı sıra gazetecileri de hedef alırken, uluslararası güçlerin sessizliği dikkat çekiyor. Dilovan Asmîn, bu duruma ilişkin şunları söyledi: “Gerçekleşen katliamların tümü belgelendi, insanların nasıl katledildiği objektiflerimize yansıdı ve dünyaya duyurduk. Ancak işgalcilerin işlediği savaş suçlarına karşı uluslararası toplum hâlâ sessiz.” QAMIŞLO

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.