Suruç gazileri için kampanya
Almanya Göçmen İşçiler Federasyonu (AGİF), Suruç gazileriyle dayanışma amacıyla Almanya’da kampanya başlattı.
20 Temmuz 2015’te Suruç’ta gerçekleşen katliamın anlamı, sonrasında devletin yaptığı hamleleri yeterince Avrupa’daki Türkiyeli ve Kürdistanlılara anlatılmadığını ifade eden AGİF yetkilileri, Almanya’Nın 17 yerde Suruç gazileriyle dayanışma etkinliği yapıyor. Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) ve Rote Hilfe’nin (Kızıl Dayanışma) desteklediği etkinliklerde Rojava Devrimi de anlatılacak.
AGİF Eşbaşkanları Zeynep Diren ve Mesut Duman ile yürütülen kampanya ve çalışmaları hakkında görüştük.
AGİF olarak bir dizi etkiklik yapacağınızı açıkladınız. Bu etkinlikleri kısaca anlatabilir misiniz?
M. Duman: Bizler AGİF olarak Türkiye ve Kürdistan’da yaşanan siyasi gelişmelere yönelik burada kamuoyu oluşturmaya çalışıyoruz. Diğer yönü de oradaki mücadeleyi buraya, buradaki mücadeleyi de Türkiye ve Kürdistan’a taşımak. Onun dışında buradaki sınıf mücadelsinde yer alıyor. Sendikal faaliyetler yürütmekte. Grevlere aktif bir şekilde katılım sağlanıyor. Savaş gazilerine de destek sağlamaya çalışıyoruz.
Suruç gazileri için bir kampanya başlattınız. Bu kampanya ile neyi hedefliyorsunuz?
M. Duman: Suruç Katliamının yeterince buraya yansıtılmadığı düşüncesindeyiz. Bizler bu kampanyaya ilişkin farklı bir şeyler yapmak istedik. Çünkü yapılan kampanyaya ilişkin hep Kürtler ve Türkler dayanışma içerisinde oluyor. Bu sefer yürütülecek olan kampanyada Almanların da aktif bir rol almasını istedik. Onlara çağrıda bulunduk ‘Neden herhangi bir dayanışma içierisine girmiyorsunuz?’ sorusu üzerinden bir tartışma başlattık. Onlarda bu tartışma sonucunda 17 yerde etkinlik yapmaya başladık. Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF), Rote Hilfe (Kızıl Dayanışma) ve AGİF 17 yerde Suruç’u ve Rojava Devrimi’ni anlatacak.
Yıllardır burada göçmen örgütleri faaliyet yürütüyor. Fakat Avrupa’nın Türkiye ve Kuzey Kürdistan politikasında pek bir değişiklik yok. Bu durumu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Z. Diren: Diyarbakır ile başlayan Suruç ve Ankara ile devam eden katliamlara ilişkin Avrupa ülkeleri kör, sağır ve dilsizi oynadı. Orada yaşanan katliamları, insanlık dramlarını görmezlikten geldiler. Suruç’ta kaybettiğimiz gençler oldu. Birde onların ardından kalan yaralı gençlerimiz ve aileler kaldı. Kurulan Suruç Aileleri Platformu’da bunun bir örneği. Bizler burada, Türkiye ve Kürdistanlılara zaten sesimizi duyurabiliyoruz. Fakat burada Almanya kamuoyu hatta Avrupa’da kamuoyu yaratmak istiyoruz. Faşist AKP Hükümetinin SGDF’yi hedef alan bu katliamını teşhir edeceğiz. Bizler, Rote Hilfe ile birlikte Kobanê’den Suruç’a kadar olan süreci buradaki kitlelere aktaracağız. Örneğin Güneş Erzurumluoğlu, o katliamdan yaralı kurtuldu ve tedavi görmesi gerekmekte. Güneş’in tedavisi aylık 18 bin TL. Orada katledilen birçok insanın hala mezarları yapılamadı. Bu tür masraflarında giderilmesi için önemli bir kampanya.
Şuan Kuzey Kürdistan’da yürütülen bir kirli savaş var. Bu konu yeterince kamuoyu oluşturuldu mu?
Z. Diren: Suruç Katliamı hala devam ediyor. Şuan Sur’da, Cizre’de, Silopi’de ve İdil’de bu katliam devam ediyor. Bizler Kürdistanlılar ve Türkiyeliler olarak yaşadığımız katliamları çok çabuk unutuyoruz. Cizre’de insanlar bodrumda katledildiler. Mehmet Tunç katledilmeden önce bir çağrısı vardı. Hani İzmir’de kafeteryada oturanlara, Serhat halkına, tüm Kürtlere ve kendine insanım diyen herkese çağrısı vardı. Orada şunu söyledi: “Biz öldükten sonra cenazemize gelmeyin.” Bu artık bir haykırışın ve halka çağrının son aşamasıydı. Bu yüzden unutmamamız gerekiyor.
Bizler burada eylemlerimizi kendi kendimize yapıyoruz. Yapılan eylemleri, kamuoyuna, basına ve halka mal edemiyoruz. O yüzden kitlelerde artık eylem ve etkinliklere gelmiyorlar. Daha farklı eylem biçimleri bulmamız gerekiyor. Örneğin Strasbourg’da devam eden çok önemli. Tüm halkımız buraya destek vermeli. Bunun yanı sıra Kürdistan’a delegasyonlar göndermemiz gerekiyor. Biz göçmenler olarak bunu biliyor ve anlatıyoruz, ama daha aktif olmamız gerekiyor.
Alman örgütleri ile Türkiye ve Kürdistanlı örgütler arasında ciddi bir iletişim sorunu olduğunu düşünüyor musunuz?
M. Duman: Buradaki eylemler tekdüze olsada etkili olduğunu düşünüyorum. Kürtlerin yurtdışında belli bir kamuoyu oluşturmuş aslında. Buradaki eylem ve etkinlikler rahatsız ediyor Türk devletini. Burada bir duyarlılık var, fakat yöntemler bir sıkıntı var. Alman örgütler ile ortaklaşmada sıkıntılar var. Bizlerin Alman örgütlere bir plan ile gitmemiz lazım. Bu şekilde ortaklaşmamız gerekmekte. Bizler hep başımız derde girdiğinde onların yanına gidiyoruz. Yani sürekli bir ortaklık söz konusu değil. Alman burjuvazisinin ciddi engelleri var burada. Kaldı ki Alman devletinin kendi 12 vatandaşı İstanbul’da öldürüldü. Hiç bir şey yapmadı. Bu anlamda kalkıpta Kürtler için bir şey yapacaklarını sanmıyorum. Kürdistan’da yaşanan katliamlar Alman devletinin dış politikasına uyuyor. O yüzden de hiç sesini çıkarmıyor. Binlerce insan sokaklarda yürüyor ama Alman medyası bunu görmezden geliyor. Bizler Alman örgütlerin desteğini örgütlemek istiyoruz. Bu kampanyada bunun pratik bir adımıdır.
AGİF’in etkinlikleri bugün ve yarın şu adreslerde gerçekleşecek:
4 Mart Kiel
Deutsch-Kurdisches Gemeindezentrum / 18:30 Uhr Hermann-Weigmann-Str. 20 24103 Kiel
5 Mart Berlin
Babylonia e.V. / 19.30 Cuvrystraße 23a 2. Hinterhof Aufgang A 10997 Berlin
Kampanya katılmak için;
Kontoverbindung: Verein für internationale Freundschaft und Solidarität e.V. / IBAN: DE30 1001 0010 0656 3151 07
BIC: PBNKDEFF / Stichwort: SGDF
http://sgdfsoli.blogsport.dea
REHA SARI/HABER MERKEZİ
