Türkiye sana kim inanır!
Alınan bilgiye göre, Avrupa'dan Suriye’ye savaşmaya gidenlerin yolunu izleyen 26 yaşındaki Hayat Boumeddiene, Akçakale’den Tel Abyad’a elini kolunu sallayarak geçmiş. Türk istihbarat örgütü MİT'in açıklamasındaki bilgilerle sunulan habere göre, Boumeddiene, 23 yaşındaki Mehdi Sabri Belhouchine isimli bir kişiyle birlikte 2 Ocak’ta İstanbul’a gitti. Bir gün İstanbul'da turist gibi gezen Boumeddiene ve Belhouchine’in 4 Ocak’ta 'IŞİD’in aktif şekilde varlık gösterdiği bilinen, Suriye sınırındaki Urfa'ya hareket ettiklerinin' belirtildiği haberde, Boumeddiene’in Türkiye’deyken 18 kez Fransa’yı aradığı bilgisine yer veriliyor.
Son sinyal 8 Ocak’ta
Gazete, Boumeddiene’in telefonundan Türkiye’den alınan son sinyalin Urfa’nın Suriye sınırındaki Akçakale ilçesinden geldiğine ve bu görüşmenin Coulibaly’nin bir kadın polisi öldürdüğü 8 Ocak Perşembe günü gerçekleştirildiğine dikkat çekiyor. Haberde, Boumeddiene’in Türkiye’de kullandığı telefonundan alınan son sinyalinse geçtiğimiz Ocak ayından bu yana IŞİD’in kontrol ettiği Tel Abyad’dan alındığının belirtilerek, "Bu bölge, Suriye’ye geçmek isteyen yabancı savaşçıların geçiş noktası olarak biliniyor" ifadelerine yer verildi.
Sınırda DAİŞ'in muhbirleri var
Akçakale’de çok sayıda Suriyeli sığınmacı olduğuna dikkat çeken Times, buradaki sınır geçiş noktalarının sığınmacıların, Suriye’ye dönmelerini sağlamak amacıyla haftada birkaç gün açıldığını hatırlatıyor. Haber şu ifadelerle sonlanıyor: “Çevrede yaşayanlar, sınırın Türkiye tarafında IŞİD’in (DAİŞ) muhbirleri olduğunu söylüyor. Boumeddiene de Tel Abyad’dan, IŞİD’in Suriye’deki kalesi olan Rakka’ya araçla iki saatte varmış olabilir."
MİT takibi niye bıraktı?
Türk istihbaratı MİT Boumedienne'in Suriye'ye geçiş yaptığı bilgisini Fransız makamlara bildirdiğini açıklamıştı. Ancak MİT'in Sabiha Gökçe havalanında şüpheli davrandıkları için izlediği Boumeddienne ve Belhouchine'yi takip etmeyi bırakması soru işaretlerine neden oldu. Bu konuda MİT ve Türk yetkililer, "Fransa bize arandığına dair bilgi vermedi" diyerek, kendilerini savunuyor.
Çavuşoğlu da doğruladı
En son dün Türk Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Fransa'da 17 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırıların aranan zanlılarından Hayat Boumeddiene'in, saldırılar gerçekleşmeden önce Türkiye üzerinden Suriye'ye geçtiğini doğruladı. Çavuşoğlu da MİT'in bir gün önce açıkladığı bilgileri paylaşarak, "2 Ocak'ta Madrid üzerinden Türkiye'ye gelmiş. Havaalanında görüntüleri var. Daha sonra beraberinde başka bir insanla Kadıköy'de bir otelde kalmış. Sonra 8 Ocak'ta da Suriye'ye geçmiş. O da telefon kayıtlarından belli oluyor" dedi. Dışişleri Bakanı, Boumeddiene'le ilgili bilgileri Fransa'yla paylaştıklarını da belirtti: "Daha Fransa sormadan, biz bu bilgeleri elde eder etmez paylaştık. 'Bakın aradığınız şahıs gelmiş, burada kalmış ve Suriye'ye kaçak bir şekilde geçmiş' dedik."
Davutoğlu savunmaya geçti
Konuya ilişkin dün Almanya'da açıklamalarda bulunan Türk Başbakan Ahmet Davutoğlu da Fransız istihbarat birimleri ile işbirliği ve dayanışmanın olduğunu savundu. Davutoğlu, Alman mevkidaşı Angela Merkel ile Berlin'de yaptığı ortak basın toplantısında gazetecilerin soruları üzerine aranan Hayat Boumeddiene'iyle ilgili istihbari bilgilerin Fransız makamlarına verildiğini belirtti. Davutoğlu, turist görünümüyle ülkelerine gelmiş birine yönelik istihbari bilgi olmadan yapabileceklerinin sınırlı olduğunu ve kadının Madrid'ten İstanbul'a giriş yaptığını belirterek, "Türkiye'nin suçu Suriye'nin komşu olması mıdır" diye sordu.
DAİŞ 'terörist' değil mi?
"Sınırlarını teröristlere değil, savaştan ve Esad'ın bombardımanlarından kaçan masum insanlara açtıklarını" savunan Davutoğlu'nun "Türkiye hiçbir terör örgütüne müsamaha göstermemiştir" demesi ise, Türkiye sınırlarından elini kolunu sallayarak geçerek Kürt kenti Kobanê'ye saldıran "DAİŞ'liler kim o zaman?" sorusuna neden oldu.
Türkiye DAİŞ'in suç ortağı
Coulibaly'in de üyesi olduğunu açıkladığı DAİŞ ile Türkiye'nin ifşa olan ortaklıkları gözönüne alındığında Türk yetkililerinin "Fransa ile her türlü istihbaratı paylaşıyoruz" meailine gelen açıklamaları pek de inandırıcı bulunmuyor.
Bu nedenle Davutoğlu'nun Pazar günü Paris'teki yürüyüşe katılması da tepki çekmişti. Ayrıca Türk Başbakan'ın 17 insanını menfur saldırılarda kaybeden Fransızların acısını paylaşmak yerine açıklamalarında "Biz görevimizi yaptık. Fransa ve Avrupa'dan da Filistin ve Gazze'deki olaylara, Müslümanlara dönük saldırılara da aynı tepkiyi vermesini bekliyoruz" demesi de en hafif tabiriyle "nahoş" bulundu.
Merkel yarın Berlin’de Pegida'ya karşı yapılacak gösteriye katılacağını duyururken, Davutoğlu'nun sürekli Avrupa'da yükseldiğini iddia ettiği İslamfobi'ye vurgu yapması ve Türk yetkililerin üç günde Paris'te 17 kişiyi katleden saldırganları "ama" diyerek savunur pozisyona düşmesi de büyük tepkiye neden oldu.
Coulibaly de DAİŞ bağlantılıydı
DAİŞ bayrağı altında, yanında bir silahla video görüntüleri ortaya çıkan Amedy Coulibaly, Paris'te 8 Ocak Perşembe günü kadın bir polisi öldürmüş, Cuma günü Yahudiler için koşer ürünler satan bir markette 19 kişiyi rehin almış, aynı gün dört rehineyi öldürmesinin ardından polis tarafından vurulmuştu. Fransız polisi Coulibaly'nin suç ortağı olduğunu düşündüğü dini nikahlı eşi Hayat Boumeddiene'i arama çalışmalarını sürdürüyor. Amedy Coulibaly ile Hayat Boumeddiene’in 7 Ocak'ta Charlie Hebdo dergisinin Paris'teki merkezi basarak 12 kişiyi öldüren Yemen El Kaide'sinden Cherif ve Said Kouachi ile de bağlantılı oldukları ortaya çıkmıştı. Fransız savcı Francois Molins, Cherif Kouachi'nin eşi ile Boumeddiene arasında 2014 yılında 500'den fazla telefon görüşmesi yapıldığını belirtiyor.
Boumeddien silah kullanmış
Le Monde gazetesi ise Coulibaly ile Boumeddiene'in birlikte göründüğü bazı fotoğraflar paylaştı. Bir fotoğrafta Boumeddiene'in fotoğraf makinesine doğru yaylı tüfek tuttuğu iddia ediliyor. Associated Press haber ajansı Boumeddiene'in, Fransız istihbaratı tarafından da izlenen 'radikal İslamcılara' çok yakın olduğuna dair resmi verilere ulaştığını aktardı. Ajans, Boumeddiene'in bir keresinde El Kaide'nin gerçekleştirdiği saldırılara nasıl tepki verdiğiyle ilgili Fransız yetkililer tarafından sorgulandığını bildirdi. Bazı Fransız yayın organları saldırı öncesinde, Çarşamba günü Coulibaly ve Boumeddiene'in birlikte göründüklerini iddia etti.
HABER MERKEZİ
