'Kent Uzlaşısı'na saldırı, Kürt düşmanlığıdır

Kent uzlaşısı açıklama
- CHP ile DEM Parti arasında yapılan ve adına 'Kent Uzlaşısı' denilen sürece yönelik açılan davanın 2. duruşması İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşma öncesi açıklama yapan DEM Parti Eşbaşkan Yardımcısı Mehmet Rüştü Tiryaki, "Bu hukuksuzluk değil, açıkça Kürt düşmanlığıdır, Kürt’ün iradesinin yok sayılmasıdır" dedi.
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve DEM Parti Eşbaşkan Yardımcısı Mehmet Rüştü Tiryaki, 10 kişinin yargılandığı 'Kent Uzlaşısı' davası öncesinde Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önünde açıklama yaptı. İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davaya dikkat çeken Özgür Çelik, şunları söyledi: "Mevcut siyasi iktidarın arkasına hizalanmadıkları için 7 aydır cezaevindeler. Gerçek sebebin ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Kent Uzlaşısı, meclis üyeleri ya da belediye başkanlarının da tutuklandığı savcılığa sevk yazılarında bir ifade vardı. Savcılık, hakimliğe sevki yaparken ‘Kürtlerin batı illerinde yerel yönetimlerde söz sahibi yapılması’ üzerinden bir suçlamada bulundu. Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer sadece Kürt olduğu için 330 gündür cezaevinde. Sadece Kürt kimliği olan bir akademisyen olduğu için 330 gündür cezaevinde. Resul Emrah Şahan, Şişli Belediye Başkanımız süreçle ilgili cezaevinde. Belediye meclis üyelerimizin bugün tahliye edilmesi, serbest kalması gerekir. Türkiye’nin bütün illerinde kayyum uygulamalarının sona ermesi gerekir. Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk’ün de Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in de Şişli Belediye Başkanımız Resul Emrah Şahan’ın da bir an önce görevine dönmesi gerekir ve diğer kayyum atanan yerlerde de bu kayyum uygulamalarının bir an önce sona ermesi gerekir. Siyasi parti ayrımı yapmaksızın demokrasinin yanında olan, adaletin yanında olan, özgürlüğün yanında olan tüm siyasi partiler, tüm sivil toplum kuruluşları, tüm meslek örgütleri ve en önemlisi halkımızla birlikte, hep birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz."
Bir Kürt seçilemezmiş!
DEM Parti Eşbaşkan Yardımcısı Mehmet Rüştü Tiryaki ise iktidarın muhalifleri mahkeme mahkeme dolaştırarak sindirebileceğini düşündüğünü ifade etti. Tiryaki, şöyle konuştu: "Kent Uzlaşısı kapsamında bugün tutuklu olarak yargılanan arkadaşlarımıza yöneltilen esas suçlama şu: CHP listelerinden Kürt kimliğiyle seçilmiş olmak. Tek suçlama bu. Bir Kürt, CHP listesinden kendi kimliğiyle belediye meclis üyesi seçilemezmiş. Eğer seçilirse bu yerel yönetimlere sızma anlamına gelirmiş. Bu yerel yönetimleri ele geçirme anlamına gelirmiş. Çok açık söyleyelim. Bu muhalefet düşmanlığı değil, bu hukuksuzluk değil; bu açıkça Kürt düşmanlığıdır, Kürt’ün oyunun yok sayılmasıdır, Kürt’ün iradesinin yok sayılmasıdır. Bunu kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. Bugüne kadar pek çok badire atlattık. Pek çok şeyle karşı karşıya geldik ama bugün bu mahkemede yaşadığımız, emin olun başka hiçbir şeye benzemiyor. Bu, çifte standardın ötesinde bir halka açıkça düşmanlıktır. Umuyoruz ve temenni ediyoruz ki; o cumhuriyet savcısının fezlekelerde, iddianamede yazmış olduğu cümleler sadece kendisine ait olsun. Bu ülkede adalet teşkilatını bağlamıyor olsun. Adalet Bakanlığı bu iddianın arkasında duruyorsa bu ülkede ne çözüm ne demokrasi ne de Kürt sorununun çözülmesinden söz edebiliriz." İSTANBUL













