30 yıldır tandır başında

• Turunç Kılıç, 10 yıldır pişirdiği ekmekleri satarak hem ailesinin ihtiyaçlarını karşılıyor hem de kadınlara çalışması için ön ayak oluyor. Kılıç’ın isteği ise kadınların bağımsız ekonomisini kazanması.

Turunç Kılıç, 20 yıl ekmek yaptıktan sonra artık ekmeği kendi fırınında pişirerek satmaya karar verdi ve 10 yıldır satış yapıyor. Halkın, “Emekçi kadın” diye hitap ettiği Kılıç, Xarpêt’in (Elâzığ) Dep (Karakoçan) ilçesinde yaşıyor.

Geçimini sağlamak için önceleri hayvancılık yaptı ancak bu da ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyince, pişirdiği ekmekleri satmak için kolları sıvadı. Kılıç, Jinnews’e işini şöyle anlattı: “Çocuklarımızın hepsi evlenip gitti. Eşimin de işi yoktu, katkım olsun istedim, burada çalışmaya başladım. Günde 200, 500 ya da 700 ekmek yapıyorum. Hem benim hem de eşimin sigortası veya başka işi yok. İşimden memnunum, halk da memnun. Burada çok iyi karşılanıyorum, herkes takdir edip saygı duyuyor.”

 

 

Peynir satışından ekmeğe

Hayatı boyunca çalışan 54 yaşındaki Kılıç, 5 çocuğunu büyütürken de köyde peynir, çökelek yapıp sattığını ve kendi ayakları üzerinde durmaktan mutlu olduğunu söyledi.

“Çocuklarım bana hep, ‘Bizi sen büyüttün’ deyip teşekkür ediyor. Kadınlara çalışmalarını tavsiye ediyorum, çalışıp çabalasınlar. Çalışmak güzel ve sağlıklıdır. Çalışan kadınlara gurur duyuyorum.”

Bir kilo et alamıyorum

İki kişilik bir aile olmalarına rağmen ekonomik olarak zorlandığını belirten Kılıç, şöyle devam etti: “Masrafımızı zor çıkarıyoruz. Ev ve dükkân kirası bizi etkiliyor. Önceden daha iyiydi, bir ekmek 80 kuruş, 3 torba un 40 TL idi. Şimdi bir torba un 800 TL, bir ekmek 8 TL. Her şey pahalı, çoğu kişi bir şeyler alıp götüremiyor. Önceden burada alışveriş çoktu ama şimdi neredeyse yok. Eskiden sabah 04.00-05.00’te gelip akşam 21.00’de eve dönüyorduk, bir tane bile ekmek kalmıyordu. Şimdilerde 2 kasa ekmek pişiriyorum, kalıyor. 2 kişi olmamıza rağmen zor geçiniyoruz, 4-5 kişi olsak yapamazdık. Daha önce 4 çocuk evlendirdim, her şeylerini ben aldım. Şimdi eve 1 kilo et alamıyorum. Ne varsa kiraya, elektriğe, yemeğe ve içmeye gidiyor.” XARPÊT