30 yıllık tutsaklıktan sonra çetelere teslim edilir endişesi

  • Türk cezaevlerindeki 30 yıllık tutsaklığı önümüzdeki aylarda bitecek olan Rojavalı Dijwar Nesri İsmail’in oğlu, “Umarım devlet, babamı Suriye devletine ya da sınırdaki çetelere teslim etmez. Biz tahliyesinden sonra babamızın aile fertlerine teslim edilmesini istiyoruz” dedi.

 

M.ZAHİT EKİNCİ / HAMBURG

30 yıllık tutsaklık hayatı önümüzdeki aylarda bitecek olan Rojavalı Dijwar Nesri İsmail, “Bırakıldığımda güvenli bir şekilde aileme, çocuklarıma kavuşmak istiyorum” dedi.

Afyonkarahisar 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda hükümlü olan Dijwar Nesri İsmail, 1961’de Amûdê ilçesinde dünyaya geldi. 1991’de kapatılan Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi, kendisine müebbet hapis cezası verdi. Verilen ceza sonucunda 17 Eylül 1991’de cezaevine giren İsmail’in 5 Eylül 2021’de tahliye olması gerekiyor. Hükümlü olduğu 30 yıllık süreç içerisinde Van, Diyarbakır, Antep, Yozgat, Siirt, ve Bandırma cezaevlerinde kaldı. Şu an Afyon Cezaevi’nde tutulan İsmail, burada tahliye olacağı ve çocuklarına kavuşacağı günü bekliyor.

30 yılda bir kez görüş

Tutuklandığı zaman zarfında yaşadığı ağır işkenceler, avukatsız sürdürülen mahkemeler ve savunması alınmadan verilen müebbet ağır cezası bir yana, kaldığı 30 yıllık süre zarfında tanınmış olan yasal haklardan da yararlandırılmadı. Evli ve 6 çocuğu olan İsmail, tutuklandığı ilk günden bu yana ne çocukları, ne eşi ne de herhangi bir akrabasıyla görüştürüldü. Yasal olan görüş hakkı sadece 2013’te bir kez anne ve babasına tanındı. İsmail’in anne ve babası, sadece bir kez çocuklarını görebildi. Daha sonra hem annesi hem de babası vefat eden İsmail, 30 yıl boyunca ziyaretçi hakkından mahrum bırakıldı.

İHD’den destek istedi

Verilen müebbet hapis cezası 5 Eylül’de bitecek olan İsmail, bırakıldığında güvenli bir şekilde Amûdê’de bulunan ailesine kavuşmak istiyor. Bu nedenle vasisi Hüseyin Önder aracılığıyla 3 Mayıs 2021’de İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şubesi’ne başvuruda bulunan İsmail, başvuru dilekçesinde “Ailem Suriye’de oturmakta ve ben de Suriye vatandaşı olduğumdan, aileme kavuşmam için Suriye’ye gitmem gerekmektedir. Bilindiği üzere Suriye’de bir iç savaş yaşanmakta ve toprağımızın önemli bir bölümünde devletin hakimiyeti bulunmaktadır. Ailem Qamişlo ilçesine bağlı Amûdê’de oturmaktadır. Bırakıldığımda güvenli bir şekilde aileme, çocuklarıma kavuşmak için bir insan hakları kuruluşu olarak yardımcı olmanızı istiyorum” ifadeleriyle destek istedi.

‘Ciddi yaşam kaygılarım var’

Vasisi Önder’e aynı tarihte gönderdiği mektupta durumunu da anlatan İsmail, şunları yazdı: “Geçen 30 yıllık süre boyunca eşim ve çocuklarımın yüzünü göremedim. Anne ve babamı sadece bir kez görme imkanım oldu ve ondan sonra bir daha görme imkanım olmadan ikisi de vefat edip hakkı rahmetine kavuştu. Oysa ziyaret hakkı yasal olarak tanınan bir haktır. Aynı tarzda düzenlenen onlarca yasal düzenlemeden faydalandırılmadım. Suriye vatandaşı olduğumdan ve Suriye’de yaşanan iç savaştan dolayı bırakıldığımda nereye teslim edileceğim konusunda ciddi yaşam kaygılarım var. Bırakıldığımda İHD’nin de yardımıyla ülkeme geçmek istiyorum.”

Babasını sadece fotoğrafını gördü

Henüz dört yaşındayken babası tutuklanan Mazlum Doğan (34), babasını sadece fotoğraflarda görerek büyüdü, babasının sesini ise sınırlı olan telefon görüşlerinde duydu. Evli ve iki2 çocuk babası olan Mazlum Doğan, Almanya’nın Leipzig yakınlarında dönercilik yapıyor. Babası Dijwar Nesri İsmail’in, Mazlum Doğan’a olan hayranlığı nedeniyle kendisine bu ismi verdiğini dile getiren Doğan, büyüyüp Kürtlüklerinin farkına varınca babaları ve babalarının mücadelesiyle gurur duyduklarını anlattı.

‘Babam aile fertlerine teslim edilsin’

Babası gibi ailesiyle görüştürülmeyen birçok Rojavalı tutsağın olduğuna işaret eden Doğan, “Bunların da ailesiyle görüştürülmesi gerekiyor” dedi. Doğan, şunlarıdile getirdi: “Sadece onu hayal ediyoruz. Nasıl bir insan. Çıktığında neler olacak, diye düşünüyoruz. Telefonda, imkan olursa buraya gelmek ister misin, diye sordum babama. O da ‘gelirim ama seni ve çocuklarını da yanıma alarak ülkemize dönmek şartıyla’ diye yanıtladı. Ne biz baba sevgisini gördük ne de çocuklarımız dedelerini. Umarım devlet, babamı Suriye devletine ya da sınırdaki çetelere teslim etmez. Biz tahliyesinden sonra babamızın aile fertlerine teslim edilmesini istiyoruz” dedi.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.