AFAD'ı üç gün bulamadık

6 Şubat 2023 Depremi / Nurdağı / Antep

6 Şubat 2023 Depremi / Nurdağı / Antep

  • ”Babamı kurtarabilirdik. AFAD’ı üç günde bulamadık ki. AFAD’ı gördüm önüne atlayıp yalvardım gelin diye. Başvuru yapın, diyor. Olmadı. İlk üç gün yetişemediler. Üç gün sonra çalışmaya başladılar, zaten bitmişti her şey."

Mereş’te 6 Şubat günü meydana gelen depremlerde 11 kent, birçok ilçe ve köyde büyük yıkım yaşandı. Depremlerin ardından on binlerce insan yaşamını yitirdi, yüz binlercesi yaralandı. İlk üç gün boyunca arama ve kurtarma ekiplerinin olmadığı deprem alanlarında insanlar enkaz altında kalarak ya da soğuktan yaşamını yitirdi. Devletin değil, halkın yardıma koştuğu yerlerden biri de Dîlok’un (Antep) Nurdağı ilçesi ve köyleri.

JINNEWS'ten Dilan Babat'ın haberine göre; ilçede tüm binalar yıkılırken, kalan binalar ise ağır hasarlı. İlk iki gün boyunca diğer kentlerde olduğu gibi kaderine terk edilen Nurdağı’nda halk kendi imkanlarıyla enkaz altında kalanları kurtardı. İlk iki gün AFAD’a, Kızılay’a, devletin hiçbir organına ulaşamayan yurttaşlar, kendi imkanlarıyla sığınacak yer bulurken, bu sürenin ardından gelen arama kurtarma ekiplerinin günler sonra enkazdan çıkardığı insanlar, ihmal sonucu yaşamını yitirdi. Geriye sadece enkazların kaldığı ilçede, binlerce insan kenti terk ederek, başka yerlere gitti. Hayalet şehre dönen ilçeden geriye, “polis girilemez” şeritleri ile çevrili sokaklarda bulunan enkazların başına gelerek yakınlarından bir anı arayan gözler kaldı. İlçenin hemen hemen tüm sokak başlarında polis ve askerler konuşlandırılmış durumda. Enkazlar, polisler ve bizler dışında kimsenin olmadığı bomboş sokaklarda gezerken, “Nurdağı umudunu yitirme”, “06.02.23. 4/17 hayatın bitişi ve başladığı saniye” yazılı duvarlarla karşılaşıyoruz. Ardından konuşma sırasında 9 ve 10 yaşında iki çocuğunu kaybeden bir annenin yıkılan evinin enkazları altında kalan ve çocuklarına dair tek anı olan fotoğraf albümünü aradığına tanıklık ediyoruz.

Geç kaldılar…

Yönümüzü yeniden ilçeye döndürdüğümüzde ise yol üzerinde kurulan çadırlar, umutsuz bakışlar, bir an önce geçmesi istenen acılar, yol boyu gözümüze çarpıyor. İlçeye bağlı Gedikli Mahallesi’ne geçtiğimizde tüm mahallede yıkılan binaların enkazlarının hala ilk günkü gibi durduğunu görüyoruz. Enkazların yanında kurulan çadırlar, çadırların etrafından oturan ailelerin derin sohbetleri ile karşılaşırken, aslında “derin” diye söz ettiğimiz sohbetin tek konusunun, “geç kalmalar” olduğunu duyuyoruz. 11 hanesi bulunan Gedikli Mahallesi’nde ayakta sadece üç bina duruyor. Bu üç yapının da hasarlı olduğu mahallededen enkaz ve molozlar kalmış geriye. Mahallede yaşayanların, geçim kaynağı tarım ve hayvancılıkken, depremde birçok hayvanın da enkaz altında kalarak yaşamını yitirmesi, tarım için kullanılan traktörlerin kullanılamaz hale gelmesi, tüm geçim kaynaklarını da yok etmiş. Hayvancılığın ve tarımın bittiği mahallede, insanlar depremden sonra nasıl geçineceklerini düşünüyor.

AFAD’a yalvardım

Annesi Emine (61) ve babası Selahattin Yaşar (66) kaybeden Nesrin Arslan, babasını 4. gün enkazdan çıkarabildiklerini söylüyor. Cenazelerin kötü bir şekilde çıkarıldığını paylaşan Nesrin Arslan, ”Babamı kurtarabilirdik. AFAD’ı üç günde bulamadık ki. AFAD’ı gördüm önüne atlayıp yalvardım gelin diye. Başvuru yapın, diyor. Olmadı. Üç gün sonra çalışmaya başladılar, zaten bitmişti her şey. İlk üç gün yetişemediler. Kendi halimize dönebilir miyiz bilmiyorum. Nefes dahi alamıyorum. Dayım, eşi ve iki çocuğu, amcam, eşi ve iki çocuğu… Nurdağı bitti, yerle bir oldu. Köyüm bitti. Ölen öldü, ölmeyenin de evi başına yıkıldı” dedi. ANTEP

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.