Ailesi, Çiçek Botan'ı anlattı


Türk ordusunun 10 Ekim'deki hava saldırısında 6 arkadaşıyla beraber yaşamını yitiren HPG'li Çiçek Kıçi kod isimli Guhar Çağırga'nın yaşam öyküsü Kürt halkının 30 yıllık savaş içerisinde yaşadığı sosyal ve politik sürecin bir fotoğrafı niteliğinde. 1975 yılında Cizre'nin Cinibre (Yeşilyurt) Köyü'ne bağlı Kavirkir (Fıstıklı) Mezrası'nda dünyaya gelen Çiçek, koçer bir aşiretin kızıydı. Çiçek, yaşlıların çadırlarda toplanıp anlattıkları savaş öyküleriyle büyümüş.
Çocuk yaşta işkence ile tanıştı
Çiçek, henüz 11 yaşındayken ilk gözaltı ve ilk işkence ile tanışır. Mustafa Çimen adlı bir itirafçının ifadesi üzerine köye yapılan baskınla gözaltına alınır ve askerlerin işkencesine maruz kalır. Çiçek, yaşadığı devlet şiddetinin yanında küçük yaşta beşik kertmesiyle evlendirilerek toplumsal şiddetin de mağduru olur. Gördüğü ağır işkencenin ardından Çiçek, 1989 yılında Siirt'in Pervari İlçesi'ne bağlı Çeme Kare Yaylası'ndan PKK'ye katılır.
Aşiretten ilk kadın gerilla
DİHA'ya konuşan Çiçek'in ağabeyi Ali Çağırga, kardeşinin mensubu olduğu Kiçan Aşireti'nden PKK saflarına katılan ilk kadın olduğunu söyledi. Çağırga, o dönemlerde teyzesinin oğlu Piling'in PKK'ye katılması ile Çiçek'in de katılacağını artık tahmin ettiklerini belirtti. "Çünkü Guhar'ın aklı ve fikri sürekli partideydi" diyen Çağırga, "O zamanlarda şehirlerde partinin milisleri vardı. Onlarla tanıştı ve partiyi yakından tanıdı ve partiyi benimsedi. O dönemlerde yürüyüşler yapılıyordu. Newroz kutlamaları yapılıyordu, binlerce kişi katılıyordu. Kardeşim de onlardan biriydi" dedi.
'Ülkem için savaşmak istiyorum'
Çiçek'in, PKK'ye katılma kararı evlendirildiği kişinin ailesi ve aşiret arasında soruna neden olur. Yaşanan o sürece tanıklık eden ağabey Çağırga, bazı aşiret üyelerinin Çiçek'i kararından vazgeçirmeye çalıştığını belirtti. Çeme Kare Yaylası'nda aşiret üyelerinin de katıldığı bir toplantıda Çiçek katılma kararını şu sözler ile ifade eder: "Ben de hiçbir sorundan dolayı katılmadım. Sadece bir amacım var. Ben de bir Kürt insanı gibi partiye katılıp ülkem için savaşmak istiyorum."
Ablası ve ailesi de vuruldu
Çiçek'in PKK'ye katılmasının üzerinden 3 yıl geçmesinin ardından ablası Leyla Çağırga, eşi, çocukları ile torunlarının da aralarında bulunduğu 7 kişi Cizre ilçe merkezinde askerlerin attığı havan mermisinin evlerine isabet etmesi ile yaşamını yitirir. Ağabeyi Çağırga, devlete isyan ederek, "19 yıl önce Cizre'de şehrin ortasında ablam ve ailesi devletin hava mermisi ile katledildi. Bugün de canımızın bir parçası olan Guhar devletin hava bombardımanı ile yaşamını yitirdi. Bu yaşadığımız şunu gösteriyor. 19 yıl önce devletin zihniyeti ne ise bugün de aynısıdır" ifadesinde bulundu. Çağırga ailesini derinden üzen diğer bir olay ise, 1998 yılında gerçekleşir. Kardeşleri Kenan ve kuzenleri Reşit askere giderken Antep yolunda trafik kazası geçirerek yaşamını yitirir.
'Bu savaş değil de nedir?'
"'Bu ülkede savaş yok' diyenlere soruyorum. Peki, Çiçek ve arkadaşlarının üzerine onlarca ton bomba atarak katletmek savaş değil de nedir?" diye soran Çağırga, devletin adaletinin bomba ve atılan kazanlardan ibaret olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan'ın annesi için gözyaşı döktüğünü ifade eden Çağırga, duygularını şu sözlerle ifade etti: "Bu ölen insanların anneleri ağlıyor neden bunu görmüyor? Bunların vicdanı yok mu? Benim 12 kardeşim vardı. İkisi devletin bombaları ile biri askere giderken yolda trafik kazası ile yaşamını yitirdi. Bizler ne olursa olsun şehitlerimize söz veriyoruz ki, kanımızın son damlasına kadar şehitlerimizin izinde yürüyeceğiz. Benim de 7 oğlum ve kızım var. Biri gitse diğerini göndeririz. Bu dava bir çözüme kavuşana kadar bu böyle devam edecektir. Çiçek bütün Kürt halkının şehididir. Bütün Kürt halkının başı sağolsun. Bizler artık bir barış ortamının sağlanmasını istiyoruz. Ölümlerin artık son bulmasını istiyoruz. Ciğerimiz yandı başka kimsenin ciğeri yanmasın. Bizim istediğimiz budur."
'Kızım rüyalarımın misafiri'
Anne Fadile Çağırga ise, kızından söz ederken uzaklara dalan gözleriyle geçmişe yolculuk yaparak, "Kızım gittiği zaman benim haberim olmadı" diyor. Kızı ile birlikte 1989 yılında Çeme Kare Yaylası'na gittiklerini anlatan anne Çağırga, "Orda kızım bana, 'Anne ben gideceğim' dedi. Ben nereye gideceksin diye sordum. O da bana gideceğim dedi. Ben ağlamaya başladım. Bunun üzerine kızım bana 'Anne sana şaka yaptım' dedi. Sonra bir sabah duydum ki Çiçek gitmiş ve partiye katılmış. Bu haberi aldığımda hayırlı olsun dedim."
PKK'ye katılmasından sonra her gece kızını rüyasında gördüğünü gözleri nemlenerek dile getiren anne Çağırga, "Kızımın şehit olduğu haberini aldığımda Allah'a şükür ettim. Artık kızım sadece rüyalarımın misafiri olacak" dedi.
'Uğurlar olsun'
Abla Vesile Çağırga ise, ailesi olarak kardeşlerinin yolunda yürümeye devam edeceklerini belirtti. 23 yıl önce dağa çıkan kardeşine aile olarak "uğurlar olsun" dediklerini söyleyerek, "Bugün de şehit olduğu haberini aldık ve kardeşimize bir kez daha onurla uğurlar olsun diyoruz. Bütün Kürt halkının başı sağolsun. Dağların Koçer kızı Çiçek'i özleyeceğiz" diye konuştu.
Pirod’un cenazesi alındı
Malatya Adli Tıp Kurumu’nda tutulan HPG’li Nergiz Pirod’un cenazesi ailesi tarafından alındı.
Siirt’in Pervari İlçesi’nde 24 Eylül’de karakola yönelik eylemde hayatını kaybeden Güney Kürdistanlı Vejin Mijda kod adlı Pirod’un cenazesi DNA testi ardından dün ailesi tarafından alındı. Aile, Malatya’daki cenazeler için kente gelen STÖ temsilcileriyle birlikte Amed’e doğru yola çıktı. Pirod’un cenazesinin Federal Kürdistan Bölgesi’ne götürüleceği öğrenildi.
Öte yandan Bitlis’in Kayalıbağ Köyü kırsalında 22 Ekim’de yaşamını yitiren HPG’li Sinan Peköz’ün cenazesi de Malatya Adli Tıp Kurumu’na getirildi. Çatışma alanından ailesi tarafından alınan Peköz, Bitlis Devlet Hastanesi’nden otopsi yapılmak üzere Malatya’ya gönderildi.
VEDAT YILDIZ/JİHAT AKÇA - DİHA/ŞIRNAK
