Akın: Başarısızlığı kabul ediyoruz

Yeşil Sol Parti Eşsözcüsü İbrahim Akın

Yeşil Sol Parti Eşsözcüsü İbrahim Akın

  •  Seçimlerde kendi paylarına düşen başarısızlığı kabul ettiklerini belirten Yeşil Sol Parti Eşsözcüsü İbrahim Akın, seçim sonuçlarını bütün kurullarda kolektif bir şekilde ortaya koyacaklarını açıkladıklarını hatırlattı. 
  •  Akın, "Bütün halkımızla; içeride dışarıda, cezaevlerinde bulunan arkadaşlarımızla birlikte bu tartışmaları kolektif olarak yürütmeye başladık. Hiçbir şeyin gizli kalmasını, üstünün örtülmesini istemiyoruz. Tartışmaları açık yürüteceğiz" dedi. 
  •  Akın, şunun da altını çizdi: "Bizi birbirimize düşürmek için yürütülen tartışmalara da pirim vermeyeceğiz. Kolektif tartışma, ortak akıl ve kurumsal yapımız konusunda herkesin görüşünü almak konusunda hiçbir sorunumuz yok.”

Tüm baskılara rağmen halkın onurlu bir direniş gösterdiğini belirten Yeşil Sol Parti Eşsözcüsü İbrahim Akın, özgürlük, eşitlik ve adalet için mücadeleyi daha güçlü bir şekilde yürüteceklerini söyledi. 

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclisi (PM) üyeleri, seçim sonuçlarını değerlendirmek, yenilenme ve dönüşüm sürecini ele almak; yeni mücadele hattını belirlemek üzere Dünya Ticaret Merkezi’nde bir araya geldi. Toplantının açılışında konuşan Yeşil Sol Parti Eşsözcüsü İbrahim Akın, Türkiye halklarının iki aşamalı seçimi birlikte yaşadığını belirterek, “Türkiye tarihinin en önemli seçimlerini geride bıraktık. Bu seçimler üzerinde çok konuları içinde barındırıyor. Hem seçimin sonuçları hem de bizim açımızdan yoğun bir tartışma süreci içerisine girdiğimizi birlikte götürüyoruz. Bir şeyin altını çizmek isterim, seçim sonuçları itibarıyla Türkiye tarihinde görülmemiş anti demokratik, adaletsiz, hukuksuz, kuralsız bir seçim süreci ile karşı karşıya kaldık. Devletin bütün olanakları partimize karşı harekete geçirildi, partimiz ve bileşenlerimiz ağır bir saldırı altında kaldı. Biz bunların her türlü saldırganlığını, ceberut olduğunu biliyorduk, buna karşı tedbirlerimizi almaya çalıştık. Sonuç itibarıyla ortaya koyduğumuz siyasal hedeflerimiz bakımından eksiklerimizle, zaaflarımızla yüzleşmemiz gerekir. Hedeflediğimiz gibi Saray rejimini değiştirmek için elimizden geleni yapmamıza rağmen bir bütün olarak muhalefetin başarısızlığı, kendi hanemize düşen başarısızlığı kabul ediyoruz” diye konuştu.

Halkın yarısı rejime karşı

Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yılında daha demokratik bir hayatı inşa etme ve demokratik cumhuriyeti ortaya çıkarma hedefini anımsatan Akın, “Güçlü bir şekilde parlamentoda yer almak istemiştik. Bu konuda eksiklerimizle karşı karşıya kaldık. Kısmen başarılı olmamıza rağmen bu konuda bir başarısızlık ortaya çıktı. Bütün bunlara rağmen şunları ifade etmek isteriz; Bunların altında kalacak bir durum söz konusu değildir. Türkiye’de bu kadar ağır eşitsiz ve adaletsiz seçim karşısında değişim isteyen iddiasını ortaya koyan iki kişiden birinin itiraz ettiği bir seçim gerçekleşti. Halkımızın yüzde 50’si sandıklara gitmeyenlerle birlikte daha fazlası bu rejimi değiştirmek için kararlı bir şekilde mücadele sahasında bulundu ve devam ediyor” dedi.

İflasın faturasını ödetmeyeceğiz

İktidarın politikalarına işaret eden Akın, şöyle devam etti: “Şu anda bir haftalık sonuç itibarıyla tek adam rejiminin yarattığı tahribatlar her şeyiyle açık açık ortaya dökülmeye başlandı. Bakanlar kurulu açıklandı, ekonominin iflas ettiği ve kurun rekor düzeyde yükseldiği saklanamadı. Bunların faturasını halka tahvil etmeye çalışan saray rejimine sesleniyoruz, bunu asla kabul etmeyeceğiz. Kendinizi, sarayınızı kurtarmak için yürüttüğünüz talan politikası iflas etti. Bu iflasın faturasını emekçilere, halka ödettirmeyi kabul etmeyeceğiz. Bugün yürüteceğimiz tartışmalarla, özgürlük, eşitlik ve adalet için mücadeleyi daha güçlü bir şekilde yürüteceğiz, muhalefetin ve toplumun sözcülüğünü sürdüreceğiz.

Kolektif tartışma, ortak akıl

Seçim sonuçlarını bütün kurullarımızda kolektif bir şekilde ortaya koyacağımızı açıklamıştık. Eşbaşkanlarımızla beraber ilk günde yürüttüğümüz tartışmalarla ortaya koyduğumuz tutumumuzla Türkiye halkına ve halklarımıza seslenmiş olduk.  Bütün halkımızla; içeride dışarıda, cezaevlerinde bulunan arkadaşlarımızla birlikte bu tartışmaları kolektif olarak yürütmeye kararlıyız. Hiçbir şeyin gizli kalmasını, üstünün örtülmesini istemiyoruz. Bu konuda açık bir tartışmanın yürütülmesinden yanayız ama altını çizerek şunu ifade etmek isterim; bizi birbirimize düşürmek için yürütülen tartışmalara da pirim vermeyeceğiz. Kolektif tartışma, ortak akıl ve kurumsal yapımız konusunda bizim destekleyen desteklemeyen herkesin görüşünü almak konusunda hiçbir sorunumuz yok.”  ANKARA

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.