ARGEŞ SERHAT: Destê te sax be!
Dağlarda yaşamak, her babayiğidin harcı değildir. Dağlar yüksektir. İklim koşulları serttir. Onun için çoğu gerillanın baş ağrısı dişlerdir. Gerillada diş ağrısına tutulmak savaştan bile zordur!
Şehirli insan doğal koşullardan, organik yaşamdan söz etmekten çok hoşlanır. Ama mevzu diş ağrısı olunca iş değişir. Çünkü burada gerilla kar suyu ile yaşamını sürdürüyor. Eritilen sulardaki mineral eksikliği diş çürümelerini kaçınılmaz kılıyor.
Hal böyle olunca gerilla bunun çaresini de bulmuş. Gerillada ne kadar diş teknisyeni, dış doktoru varsa toplamış, sonra dış hastanesini kurmuş.
Bêrîtan Fecir, bunlardan biri… Gerillaya 2008 yılında katılmış bir kadın. “Örgütün ihtiyaçları temelinde bu çalışmaya katıldım ve kendimi geliştirdim” diyor Beritan. O zamanın koşullarını anlatırken, bir hayli zorlukla karşılaşmış Bêrîtan. Bize dağdaki sağlık sorunlarını anlatırken heyecanlıydı. Şimdi ona Doktor Beritan diyorlar yoldaşları… İlk gerilla yıllarından başladı anlatmaya:
Sistemden gelen hastalıklar
“Gerilla’da kronikleşen, yani sistemden gelen hastalıklar dışında çok fazla bir hastalık yok aslında. Ancak diş rahatsızlığı gerillada kapanmayan yara gibidir. Dağa ilk geldiğimde aşırı diş ağrısı yaşayan arkadaşlarla kaldım. Birebir yaşamadım ama o arkadaşlar sabahlara kadar uyuyamıyorlardı. Hallerine çok üzülüyordum. O yüzden sağlık alanına geldiğimde, belli bir yetkinlik kazandıktan sonra isteğimle diş hastahanesine geçtim.
İlk dönemler çok heyecanlıydım
2012’de Zap’ta diş hastahanesine geçtim. Zap-Zagros hattı yüksek ve mevsim koşulları da bir hayli ağır olan bir alan. Bir aylık teorik eğitimden sonra aldığım anatomi eğitiminin de getirisiyle kısa bir sürede tedavi yapmaya başladım.
İlk dönemlerde diş problemleri oldukça ilerlemiş arkadaşlar geliyordu. O zaman çok heyecanlıydım. ‘Acaba bu arkadaşların ağrılarına son verebilecek miyim’ kaygısı yaşıyordum. Ama yaptığım tedavilerden sonuç aldığımı görünce ve yoldaşlarımın o ağrılardan kurtulduğunu hissettiğimde çok huzurlu oluyordum. Her tedaviden sonra büyük mutluluk duyuyordum.
Destê te sax be
Hastaneye gelen arkadaşların hemen hepsi uzun yıllar o ağrıları yaşamış kişiler. Bazen çok uzun süreli bir tedavi sürecine tabii tutuyoruz. Mümkün mertebe arkadaşların dişlerini çekmemeye dikkat ediyoruz. Dağda kendimizin geliştirdiği doğal ilaçlar da var. Uzun süren tedavilerde arkadaşlara çok alışıyoruz. Gittiklerinde, “Destê te sax be”(eline sağlık) dediklerinde çok mutlu oluyorum. Çünkü biliyorum, bu cümleyi duyduğumda yoldaşlarım yaşadıkları diş ağrısını atlatmış oluyorlar.
Gerillaya katıldığım ilk dönemlerde gerillanın bu dağlarda kurumsal faaliyetleri olduğunu biliyordum ama bu kadar gelişkin olduğunu tahmin etmiyordum. Gerillada bütün arkadaşlarımız yaşamlarını sürdürmek için ya da yoldaşlarının yüklerini hafifletmek için sürekli bir çaba içerisindedir. Biz buna öz yeterlilik diyoruz. Zaten yaşamımızı güzel kılan budur.
Yoldaşa hizmet
Kurumsal çalışmalardan ziyade her alanda yoldaşımıza hizmet edebiliyorsak, bu bizim için en gurur verici şeydir. ‘Devrime hizmet yoldaşlığa hizmettir’ sözü, en çok etkilendiğim sözdür. Bir de diş konusunda yoldaşlarıma yardımcı olduğum içinde ayrıca gururluyum.
Aslında dağda özellikle tekniki konuda da kendimizi bayağı yetkinleştirdik. Şimdi sistemde kullanılan ve uygulanan tüm tekniki araçlar ve tedavi imkanlarını dağda oluşturmuş bulunuyoruz. Kanal tedavisinden tutalım, dolgu işlemine, köprü gibi bütün faaliyetleri burada uygulayabiliyoruz.”
