Ateş olacağız, intikam alacağız

• Zap savaş alanında kalmış bir gerilla, yoldaşlarını anlattığı bir yazı kaleme aldı. Beraber savaş alanlarında kaldığı ve şimdi şehid düşen yoldaşları anlattığı yazısını paylaşmak istiyorum. Gerîla Jînda Sîpan’ın kaleminden Zap’ta ve Avaşîn’de savaşıp şehit düşen gerillalardan bazıları.

ARYA NÛDA* / BEHDİNAN
2020 yılında çok güzel, değerli ve fedai yoldaşlarla tanıştığım Zap’a geçtim. Zap’ın tanımlanamaz güzelliği, insanın nefesini açan tertemiz havası, her saniyesi emek içinde geçen pratiği, tarif edilemez yoldaş sıcaklığı bende bir bağlılık yarattı. Bu bağlılığı hiçbir sözcük ifade edemez. Şerda Sosın, Bager Gever, Rohat Çelê, Delal Dilxweş, Viyan Botan, Mizgin Ronahi, Bawer Deyndar yoldaşları tanımak, onlarla aynı topraklarda, aynı zaman diliminde, aynı amaç uğruna mücadele etmek benim için bulunmaz fırsat, şans ve mutluluk oldu. İnsanlığın en barbar düşmanına karşı verdikleri büyük direnişleri ile tarihin sayfalarına altın harflerle yazılan bu yoldaşları anlatarak yoldaşlık borcumu ödemek istedim. Elbette ne kadar yazılırsa yazılsın onların tarihi, destan niteliğindeki direnişini anlatmaya yetmez. Fedaileri bir nebze de olasa anlatmak, PKK’nin yetiştirdiği kahramanları dünyaya hatırlatmak isterim. 

Coskusuyla düşmanı çıldırtanlar
Öncelikle Çiyayê Reş’te şehit olan tüm yoldaşlarımı sevgi, saygı ve minnetle anıyorum. H. Şerda Sosin PKK tarihine büyük fedai olarak geçen yoldaşlardan biri oldu. Belli bir süre beraber kaldık, daha sonra düzenlemesi Werxelê tepesine oldu.   Onunla cihaz üzeri diyaloga geçme şansım oldu. Savaş başladığında gerilla düşmana birçok eylem yapıyordu. Heval Şerda’nın muhbereye gelip eylem tekmillerini verişi adeta düşmanı çıldıtıyordu. Her eylem tekmilini zılgıtlarla verirken düşman deliye dönüyor yoldaşlar ise daha çok moral alıp motive oluyorlardı. Zaten Heval Şerda’yı yaşamdaki fedakar duruşu, morali tanırdık. Tabi şakaları da eksik olmuyordu. Şakaları hem eğitici hem de eleştireldi. Şikeft çalışmalarına tüm gücüyle katılır, yoldaşlarının daha fazla yorulmasının önüne geçerdi. Her dış görevde Heval Şerda’yı görebilirdiniz. Heval Şerda Werxele’de bir süre kaldıktan sonra düzenlemesi Çiyayê Reş’e oldu. Orada faşist düşmanın kullandığı kimyasal gazlar sonucu şahadete ulaştı. 
Bölge komutanımız Rohat Çelê’de yoldaşlığın bir başka yönüne tanık olurduk. Heval Rohat saygı abidesiydi, kadın arkadaşlara karşı çok saygılı bir duruşu vardı. Her yanımıza geldiğinde yoldaşların durumunu tek tek sorar durumların iyi olduğuna kesin ikna olduğuna yoldaşları rahat bırakırdı. Kendisi her daim moralliydi, moralsiz bir yoldaşı gördüğünde moralini düzeltinceye kadar onunla ilgilenirdi. Hiçbir görevden eksik kalmayan, kimin nerde ne ihtiyacı varsa iki eli kanda bile olsa yetişen bir yoldaştı. Şahadeti de yine böyle bir an da gerçekleişiyor, yoldaşlarının durumunu sormak için gittiği Çiyayê Reş’te, Şerda yoldaşlarla birlikte kimyasal silah saldırısında şehit düştü. 

Net ve keskindiler
Pratikte heval Delal Dilxweş, Viyan Botan arkadaşlarla beraber kalma şansım fazla olmadı. Ancak düşmanın Ertûş bölgesindeki saldırsı karşısında direnişlerini duyduğumda çok etkilendim. Düşman Ertûş bölgesine saldırdığında geçit vermeyip amansız, eşi görülmemiş bir direniş sergilemişler.  Her iki yoldaş, Ertuş’ta helikopterin alana girmemesi için eyleme gidiyorlar. Başarılı eylemlerinden sonra, geri çekilmede hava saldırısı sonucu şahadete ulaşıyorlar. Her iki komutan yoldaşımız da paylaşımcı, fedakar ve savaş pratikleri ile etkili komutanlarımızdı. Heval Delal’in bir sözünü hatırlatmak isterim, arkadaşlar heval Delal’e soruyorlar; ‘neden hamlenin ismi Bazên Zagros’ê’dir’ diye. Heval Delal şöyle cevap veriyor; Çünkü Baz keskindir, hedefinde nettir, bir şeyi aklına koydu mu hedefine ulaşana kadar durmaz. Düşmana karşı hamlemizde aynen böyledir’ evet bu cümleler orada yaşanan intikam ruhunu ve kararlılığı anlatıyor. Yoldaşlarımız hedefinde net, düşüncede en arı şekilde savaştılar.  
 
Özgür iradenin ordusu
Heval Bawer Deyndar yoldaş da öncü komutanlarımızdan biriydi. 2021’in 23 Nisan’ında düşman operasyon yapmıştı. Heval Bawer Deyndar da Küçük Cilo’da birlik komutanıydı. Ben arkadaşı bir görev için geldiğinde ilk defa o zaman gördüm, sanki yıllardır tanışıyormuşuz hissi uyandırıyordu yoldaşlarda içtendi ve sade. Bana, ‘arkadaşlara söyle sen de küçük Cilo’ya gel’ demişti. Kaldığı alanı çok seviyor sürekli oradan bahsediyordu. Doğaya olan sevgisinin yaşamının bir parçası olduğunu dile getirirdi çoğu kez. O Küçük Cilo’yu anlattığında sanki yıllardır aradığın savaşacağın yer orasıdır hissi uyanırdı insanda. Bazen cihaz üzeri konuşurduk. Düşmanın gerçekleştirdiği operasyondan bir gün önce suyu hortumla içeri getirmişlerdi. Bu müjdeli haberi bize cihaz üzeri verdi. Bizi çağırdı, heval me av aniye noqtê (yoldaşlar suyumuzu içeri getirdik) dedi. O an anlatılmaz bir sevinç içerisindeydi. Bunu görmesek de duyuyor, hissediyorduk. Sanki cihazın içinden çıkıp tüm yoldaşlara sarılacak gibiydi. Operasyonun 3. gününde hava saldırısı sonucu su hortumları zarar gördü ve su kesildi. Cihaz üzeri haber verdi; ‘namert düşman suyumuzu kesti fakat moralimizi asla kesemeyecek. Gerçekten de morali hiç düşmemişti. 
Operasyon esnasında dışarıda olan arkadaşların şikefte gitmesi için talimat veriyor. Kendisi düşmanın konumunu, hareket tarzını anlamak için dışarıda kalıyor. Düşman heval Bawer’i fark edince ateş ediyor. Yoğun ateş altında taştan seken bir mermi başına isabet ediyor. 4-5 günden sonra arkadaşlar onu hastaneye ulaştırabiliyorlar. Bir kaç gün sonra hastanede şehadete ulaşıyor. Bawer yoldaş, hiçbir zaman fedai duruşundan taviz vermedi. Yaşamı ve mücadelesinin esası hayata bağlı ama özgürlük ilkesinden taviz vermeyen bir fedai oldu.   
 Heval Mizgîn Ronahî komutanımız da Kurojahro’nun sembolü, hiçbir zaman solmayan kızıl bir güldü. Heval Mizgîn’in kişiliği insana bir meleği andırıyordu. Tanrıça gibi bir yoldaştı.  Yoldaşlarına büyük saygı, sevgi beslerdi. Eğitici özelliği ile denetiminde olan yoldaşları güçlü bir militan, komutan yapabilmek için büyük çaba gösterirdi. Savaşçılarının düşmana karşı profesyonel savaşabilmesi için sürekli bir mücadele içindeydi. 

Tek kollu bir gazi savaş tünellerindeydi
Ş. Bager Gever’i anlatmak ise daha da zor.  Ş. Şahin’in unutulmaz komutanı olarak tarih sayfalarındaki yerini çoktan aldı. Gazi bir yoldaş olmasına ragmen bir an bile en sıcak savaş alanlarından geri durmadı. 2019 yılında hava saldırısında elinden yaralanmış, eli işlevsiz kalmıştı. Arkadaşlar onun bu durumundan ötürü ön cephelere göndermek istemiyordu. Ancak savaş alanına geri dönüyor, mücadelesini tamamlamak için hiçbir engeli tanımadan Zap alanına geri dönüyor.  Karargah’ta birlikte kaldığımız sürede günlük yaşamdaki işlerden, dışardaki bir göreve kadar hiçbir işten geri durmayan emekçi bir yoldaştı. Yoldaşlığa bağlılığını emeği ile gösterirdi. Yaşamı anlam doluydu. Savaş tünellerinde öncü olarak savaşırken, yoğun kimyasal silah kullanımına ragmen, aralıksız eylemleriyle düşmana geçit vermeyenlerdendi. Yaratıcı savaş taktikleriyle düşmana sürekli darbeler vuruyor, deliye döndürüyordu. Böylesine etkili bir yoldaştı. Heval Bager’in yaşam ve savaş tarzında Önderliğe, halka, yoldaşlığa olan bağlılık netti. Hele o son görüntüsünde şehid yoldaşlara layık olabilme ve bu uğruda mücadele etmenin çabasındaydı. Eylem tekmillerini onun ağzından dinlediğimizde silahımızı alıp savaşa gitme isteğimiz on kat artıyordu. İnsana huzur, güven veriyordu. Hakikat yoluna kendini adamış tek eliyle düşmanı büyük yenilgi ve hezimet yaşatan biriydi.  
Evet, heval Bager’in dediği gibi, düşmanla değil, tekniğin acımasız, hiçbir savaş ahlakına uymayan, insanlık dışı yöntemlerle saldırıldığı bir savaş yaşanılan. Teknik derken aslında insanın da ne kadar teknikleştiğini vurguluyorum. Tabi bunun karşısında yüreğini, iradesini, inancını, moralini, insanlığını büyüten gerillanın olağanüstü direnişinin yaşandığı bir savaş. Çok çetin savaş koşullarında bu olguları daha da büyütmeyi özellikle de moralimizi korumayı şehidlerimizden öğreniyoruz. Ve sürekli büyüyen yoldaşlığı…  
Savaş alanında bulunan birkaç fedai yoldaşımızı anmayı bir görev biliyorum. Bu yoldaşlarımızın duruşları, düşmanın henüz savaş başlamadan nasıl kaybettiklerinin en açık örnekleri.   Heval Bager, bu yolda bedel vermiş tüm yoldaşlarımız ve şimdi mevzilerde savaşan kahraman yoldaşlarımız bize tek şeyi öğretiyorlar. Kötülüğün tüm hücrelere sindiği bu yüzyılda, tükendiğinden bihaber yaşayan insanlığın tüm değerlerini koruma savaşını büyük bedel veren gerillalar yürütüyor. Önderlik felsefesi ile insanlık için direniliyor, faşizmi yenip yeni bir dünya yaratmak bize nasip olacak.  
Bizler de gerillalar ve halk olarak yoldaşlarımıza layık olacağız. Bazên Zagros’ê, Cenga Xabûr ve Ş. Savaş Maraş Devrimci Hamlelerinde şahadete ulaşan fedaileri gördük her gün ordumuz HPG açıklıyor. Kurdistan ana utandırmasın, sözümüz pratiğimiz olsun. TC ordusu bunu çok iyi bilmelidir ki, yalnız bir gerilla olarak kalsak bile ateş topu olup yine de yoldaşlarımızın intikamını alacağız. 

* Başûrê Kurdistan’da savaş muhabiri.