Avukatlar, İmralı için İstanbul’da

• Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve İmralı’daki diğer tutsakları ziyaret etmek için Türk Adalet Bakanlığına başvuru yapan avukatlar, İstanbul’da bugün yapacakları basın toplantısıyla taleplerini bir kez daha dile getirecek. 

Avrupa’nın 22 ülkesinden 350 avukat, İmralı Cezaevi’nde ağır tecrit altında rehin tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş'la görüşme ve hukuki yardıma erişim haklarına ilişkin Türk Adalet Bakanlığına başvuru yapmıştı. Aralarında Avukatlar Birliği Eş Genel Sekreteri (EDHL) Thomas Schmidt’in de bulunduğu Avrupalı avukatlar bugün ÖHD İstanbul Şubesi’nde basın toplantısı düzenliyor. İmralı’da Öcalan ile görüşme için iç hukuk yollarını zorlamayı hedefleyen avukatlar, bir sonuç çıkmaması durumunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru yapmayı planlıyor. 

Sadece Avrupa ülkelerinden avukatlar değil, dünyanın dört bir yanından 2 bini aşkın avukat, İmralı’ya gitmek için başvuruda bulunmuştu. İlk olarak Türkiye ve Kuzey Kurdistan’da 20 baroya bağlı 775 avukat, Haziran'da Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulundu. Brüksel’de 14 Eylül’de yapılan basın açıklamasıyla ise 22 ülkeden 350 avukatın Türk Adalet Bakanlığına başvurduğu duyuruldu. 19 Eylüld'e Kuzey-Doğu Suriye ve Suriye’nin farklı bölgelerinden 691 avukat, Güney Kürdistan’dan 44, Mısır ve Arap ülkelerinden 15, Mexmûr’dan da 7 avukat, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşmek için Türk Adalet Bakanlığına başvurdu. Başvuruların daha sonra da devam etti. 

19 aydır haber alınamıyor

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, 24 yılı aşkın bir süredir ağır tecrit koşulları altında rehin tutuluyor. Bu süreçte bin 462 avukat görüş başvurusu ve 501 aile görüş başvurusu engellendi. Öcalan, bugüne kadar iki kez tek telefon hakkından yararlanabildi. 19 aydır ne avukatları ne de ailesiyle görüşebilen Öcalan en son 25 Mart 2021’de kardeşi Mehmet Öcalan ile telefonla görüşebildi. Yarıda kesilen görüşmeden bu yana Öcalan'dan haber alınamıyor. Tüm görüş başvuruları “disiplin cezaları" gerekçe gösterilerek, üç ya da 6'şar aylık yasaklarla engelleniyor.   HABER MERKEZİ