Bir tutsak daha katledildi

• Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan ve 14 Mayıs’ta ameliyata alınan hasta tutsak Ergün Akdoğan, yaşamını yitirdi.  

27 yıllık tutsak Ergün Akdoğan Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan beyin kanaması gerçirmesi sebebiyle kaldırıldığı Başakşehir Çam Sakura Şehir Hastanesi'nde 9 gün sonra yaşamını yitirdi.

Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde bulunan 27 yıllık tutsak Ergün Akdoğan, 13 Mayıs'ta geçirdiği beyin kanaması sonucu Tekirdağ Şehir Hastanesi’ne kaldırıldı. Daha sonra İstanbul’da bulunan Başakşehir Çam Şakura Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. Beyin ölümü gerçekleşen Akdoğan, 10 günlük yaşam mücadelesinin ardından önceki gün hayatını kaybetti. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi, "Hastaneye sevk süresinde hem cezaevi idaresi hem kolluk kuvvetleri tarafından birçok zorluk çıkarılmış, ailenin hastanede mahpusu görmesi dahi uzun süre engellenerek insan onuruyla bağdaşmayan bir tutum sergilenmişti. Hapishaneler, hapishane idarelerinin, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün ve Adalet Bakanlığının sorumluluğundadır. Dolayısıyla hapishanede meydana gelen ölümler de idarenin sorumluluğundadır. Yetkilileri hapishanelerde yaşanan can kayıplarını engellemek amacıyla mahpusların sağlık ve yaşam haklarını koruyacak önlemleri almaya ve sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz” denildi.

 

 

Görmemize izin vermediler

Ergün Akdoğan’ın ağabeyi Cengiz Akdoğan, kardeşini hastanede görmelerine izin verilmediğini belirterek, yaşanan sürece dair MA'ya konuştu. Kardeşinin 2017'de cilt hastalığına yakalandığını ve sağlık sorunları olduğunu belirten Akdoğan, 13 Mayıs’ta cezaevi idaresi tarafından kız kardeşinin arandığını ve “Ağabeyiniz (Ergün Akdoğan) düştü, hastaneye kaldırıldı” denildiğini belirtti. Akdoğan, “Bu haber üzerine hastaneyi aradım ama bilgi vermediler. Daha sonra Tekirdağ’a geldiğimde ise bana Başakşehir Çam Sakura Şehir Hastanesi’ne sevk edildiğini, İstanbul’a geldiğimde ise kardeşimi ameliyata aldıklarını söylediler. Biz de bir defa görmek istedik fakat bize izin vermediler. Daha sonra doktorlar kardeşimin beyin ölümünün gerçekleştiğini söyledi. Bizi görüştürmediler ve ellerinden gelen zorluğu çıkartılar. Beyin ölümü gerçekleşmiş birisinden neden korkuyorlar?” diye sordu

İnfazını yakmışlardı

Kardeşinin birlikte kaldığı koğuş arkadaşına, “Eğer ben hastalanırsam organlarımı bağışlayın” dediğini belirten ağabey Akdoğan, “Kardeşim organlarını bağışlamış. Zaten biz de bunu isterdik. Kardeşime umut olmadı en azından birilerine umut olur. Tüm iyi niyetimize karşılık kardeşim ve beraberindeki birçok arkadaşının infazlarını yakıyorlardı. Bunun sebebi ise cezaevlerindeki açlık grevleri ve yapılan eylemlerdi. Tutsaklar protesto haklarını kullandıkları için infazlarını yakıyorlar” dedi.

Tutsaklara çifte standart

İktidarın politik hasta tutsaklara “çifte standart” uyguladığını belirten Akdoğan, bağımsız bir yasal düzenleme istediklerini söyledi. Maruz kaldıkları bu durumun başkalarının yaşamaması için duyarlılık çağrısında bulunan Akdoğan, şöyle konuştu: “Hasta tutsakların gerçekten bırakılması lazım. Bu bizim temel talebimizimdir. Benim kardeşim de hasta tutsaklardan biriydi, belki de bırakılmış olsaydı bu durumu yaşamayacaktık. Bizim başımıza böyle bir olay geldi. Başka ailelerin bu durumu yaşamaması için cezaevlerinde tutulan tüm hasta tutsakların biran önce serbest bırakılması gerekiyor.”

Gezi Katliamı'ndan sonra tutuklandı

Akdoğan, 12 Mart 1995’te Gazi Katliamı ardında başlayan ve 20’den fazla kişinin hayatını kaybettiği eylemler gerekçesiyle 1997'de, “Devletin birlik ve bütünlüğünü bozmak” suçlamasıyla yargılandığı Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) tarafından müebbet hapis cezası verilerek tutuklanmıştı. Tutsaklığı boyunca farklı kentlerdeki cezaevlerinde tutulan Akdoğan, en son Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’ne konulmuştu. 27 yıllık tutsak Akdoğan’ın tahliyesine üç yıl kala, infazı yakılarak tahliyesi 6 yıl ertelenmişti. İSTANBUL