Birlik olmadan başarı olmaz
Kadın Haberleri —

Barış ve Demokratik Toplum
- Birlik Konferansı delegesi Hanım Avcı: “Artık kapımıza şehit cenazeleri gelmesin, anneler ağlamasın. Kürt halkı olarak birlik olmadığımız sürece başaramayız.”
Demokratik Birlik İnisiyatifi tarafından “Birlik amacıyla barışa doğru” şiarıyla Agirî’nin (Ağrı) Bazîd (Doğubayazıt) ilçesinde “Kürt Ulusal Birliğinin Önemi Konferansı” düzenlendi. Konferansa bölgenin birçok yerinden katılım sağlandı. Konferansta, Kürt birliğinin önemine ve kazanımlarına dikkat çekilirken, sürecin öncüsünün kadınlar olduğuna vurgu yapıldı. Konferansa katılan kadınlar, Jinnews’e konuştu.
Katliamlara şahit olduk
Yaşanan tüm katliamlara şahit olduklarını ifade eden konferans delegelerinden Emine Tartış, konferansa yönelik memnuniyetini dile getirerek, “Bu güzel günde burada bir araya geldik. Bugüne kadar çok hakarete, zulme maruz bırakıldık. Bugüne kadar Ağrı dağının eteklerinde zorluklar altında yaşadık. İnsanlardan hayvanlara varana kadar katliamlara şahit olduk. Evlerimizi talan ettiler, yıktılar. Yerimizden, yurdumuzdan edildik. Gözaltına alındık. Şükür ki bugün Abdullah Öcalan sayesinde güzel günler yaşanıyor” dedi.
Tek yaramız barış
Kürt halkının birliğine ve barışa dikkat çeken Hanım Avcı, “Artık kapımıza şehit cenazeleri gelmesin, anneler daha fazla ağlamasın. Kürt halkı olarak birlik olmadığımız sürece başaramayız. İçimizde ihanet olmamalı, kendi aramızda ayrım yapmamalıyız. Yıllardır tek derdimiz, tek yaramız barıştır. Her şeye rağmen barış istiyoruz” şeklinde konuştu.
Beklentilerimiz var
Konferansın büyük bir anlama sahip olduğunu vurgulayan Makbule Andıç, “Konferansın var olan sürece katkısı olacağını düşünüyorum. Özellikle bu, öncelikle bizim kendi aramızda barışı, birliği sağlamamıza yönelik yapılan bir konferanstır. İçerisinde bulunduğumuz sürece dair beklentilerimiz var. Hala cezaevlerinde olan binlerce arkadaşımız var. Demokratik siyasetin önünü açabilecek ve yer alabilecek çok insan var. Umarım bu konferanslar bunun önünün açılmasına vesile olur” sözlerini kaydetti.
Özgürlüğü hak ediyoruz
Makbule Andıç, sözlerine şöyle devem etti: “Barış dediğimiz zaman farklı şeyler hissediyoruz çünkü söylemine bile özlem duyuyoruz. Yıllarca çok kan döküldü, insanlar katledildi, köyler yakıldı, insanlarımız bodrumlarda katledildi bunları hiçbir zaman unutmayacağız. Kendi topraklarımızda unutulabilecek şeyler yaşamadık. Beklentimiz büyük, güzel şeylerin olacağını umuyorum. Bir yandan da aslında sisteme güvenemiyoruz. Bu ilk değil çünkü. Defalarca böyle süreçler yaşandı ve hep yarıda kaldı. Bu defa devam etmesi ve sonuca varmasını umuyoruz. Artık kan ve gözyaşı istemiyoruz. Gençlerimiz, çocuklarımız daha özgür bir ülkede yaşasın istiyoruz. Biz bunu hak ediyoruz. Yıllarca sömürüldük, yok edildik, yok sayıldık, dilimiz, kültürümüz, inancımız yok sayıldı. Biz buna karşı mücadele verdik. Mücadelemiz başarıyla tamamlanacaktır. Birlik sağlamazsak kaybeden biz olacağız. Umarım bu konferanslar birliğe vesile olur.”
Samimiyet ve inanç gerekli
Barış için herkesin sorumluluk olaması gerektiğine dikkat çeken Hatice Ünal ise şunları söyledi: “Barışa doğru gidiyoruz. Herkesin yüreği barış için çarpıyor. Bu konferansın güzel şeylere vesile olacağına inanıyorum. Tarihi bir süreçteyiz. Kürt halkı için 50 yılı aşkın bir savaşın son bulması demektir. Barış için herkesin elinden geleni samimiyet ve inançla yapması gerekiyor.” AGIRÎ













